Marcus V.

3K 380 581
                                    

Bu bölüm @EsraSytma için gelsin 😘

Şarkımız da bu olsun 😉

Tüm bu süre boyunca Eva'yı bir şekilde unutacağımı düşündüysem kesinlikle yanılıyordum. Her gün bir şekilde aklıma geliyor ve aldığım kararı sürekli sorguluyordum.

Ancak bu yükle yaşamaya alışmıştım, omuzlarımdaki ağırlık hep ordaydı ve artık bir parçam olmuş gibi hissettiriyordu.

Bu süre içerisinde Kuhn'Tiras'da ki hareketlilik iyice artmış, Mahnzaru'yu tutan sınırların yaydığı tehdit edici dalgalanmaları daha çok hissetmeye başlamıştık. Bir şeyler yolunda gitmiyordu ve buna sebep olan her neyse Mahnzaru gittikçe daha çok güçleniyordu... Ya da belki binlerce yıl süren sessizlikten sıkılmış, hatta unutulmadığından emin bile olmak istiyor olabilirdi.

Bu durum bize bir zarar vermezdi. Ağaçların sınırlarında oluşturduğum büyüyü Mahnzaru asla aşamazdı. Bizim hayatımızda, artık Avesta'ya kolay kolay giremeyecek olmamız dışında hiçbir değişiklik olmazdı. Ancak insanlar ve diğer ölümsüzler için aynı şeyi söylemek zordu ve buradan yola çıkarak nedense aklıma sürekli tek bir isim geliyordu... Eva.

Neden onun varlığına bu şekilde takılıp kalmıştım?

Her sabah uyandığımda yaptığım ilk şey hala yaşayıp yaşamadığını kontrol etmekti. Onu çok uzun zamandır görmemiştim.

Artık Fangorn'a gidiyor olmamızın esas sebebi daha çok Kuhn'Tiras'ı gözlemlemek olup çıkmıştı. Askerlerin konuşmalarını dinliyor, Kuhn'Tiras etrafında ki ormanlık alanda sıklıkla ogre ve impleri ilk karşılayan biz oluyorduk.

Bu benim işim değildi. Yıllarca sınırı elimizden geldiği kadar korumaya çalışmıştık ancak Kuhn'Tiras sınırında en fazla bir, ya da iki kez bulunmuş, onda da sadece hareket ettirilemeyecek kadar yaralanmış birini iyileştirmek için gitmiştim. Ancak bir süredir burada kendi grubumu kurmuş Ogre ve Imp, hatta şansım yaver giderse ara sıra nadirende olsa devleri avlıyordum. Bu garip bir şekilde kendimi Eva'ya yakın hissetmemi sağlıyordu. 

Bir süre sonra Imp, ya da ogre öldürmek benim için günlük bir aktivite haline gelir olmuştu. Onları öldürmek için kılıcımı bile kaldırmama gerek yoktu.

İçimde sürekli dışarı çıkmak isteyen o baskıcı gücü serbest bırakmanın bedenime ve düşüncelerle dolu zihnime iyi geldiğini hissediyordum. Öfkemi bastırmaya çalışmaktan çok daha iyiydi.

Hava, toprak, ateş ya da su... O an hangi elementi kullanmak istiyorsam, hangi kadim büyüyü fısıldıyorsam seçimi ruh halime göre kendim yapıyordum.

Her seferinde Eva'yı koruduğumu düşünüp hazla dolduğum için akıl sağlığımın pek de yerinde olmadığını söyleyebilirdim.

Ya da onu bunlardan koruyor olsam bile geçmişte başına gelen hiçbir şeyden koruyamadığımı düşünüp öfkelendiğim için.

Hatta her öldürdüğüm Imp, ogre, ya da devde geçmişte onu yalnız bıraktığım için tutunduğum kızgınlığımı serbest bıraktığım için...

Birkaç ayda bir Fangorn'a gelip dikkat çekmemek için sanki para kazanmaya ihtiyacımız varmış gibi ufak tefek işler yapıyor, bu sıra da ortamı kolaçan ediyor ve rahatlıkla etrafta dolaşabiliyorduk.

Biz; Parker, Aeron, Rita ve Haley ile beş kişilik bir gruptuk.

Biz yokken Kuhn'Tiras'da görevlendirdiğim diğer bir beş kişilik ekibin başında ise en az Parker kadar güvendiğim Caleb vardı.

ALEX +18 (Avesta Serisi 2. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin