30. Bölüm

617 34 1.8K
                                    

30. Bölüm: Hasta

Medya: Dilber 🥵🖤

Ve evet Berke'nin modeli giyinik fotoğraf atmıyor hala... 

Bu arada ne ara 30. Bölüme geldik? Zaman su gibi akıp geçiyor :')

İyi okumalar Bücürler 💚💜

***

"Ay Alkın'mış değil mi? Bak ben dedim!"

Deniz'in dedikleri bir kulağımdan girip diğerinden çıkıyordu ve ona cevap vermeyip mesajı atan kişiye bakıyordum öylece. Nasıl ya?

"Gösterecek misin artık? Çatladık kızım burada." Deniz, resmen kulağımın dibinde bağırırken yüzümü buruşturup telefonun ekranını kilitledim ve omuz silktim.

"Her kimse hesabı kapatmış. Alkın değil demiştim sana."

Deniz pek tatmin olmamış gibi kaşlarını kaldırıp yüzüme bakarken gözlerimi ondan kaçırmadan edemedim. Biri bana birkaç saniyeden fazla bakınca ister istemez gözlerimi kaçırasım geliyordu ve şu an da tam o isteğimin zirve yaptığı andı. Deniz'in inanmayan bakışlarını görmek istemiyordun.

"O zaman neden gerildin? Alkın değilse hesabı göstersene kızım."

Derin bir nefes alıp güldüm. "Hesap yok ki. Silmiş işte hesabı. Alkın olmadığını böylece kanıtlamış oluyoruz." Deniz'e göz kırpıp Bartu ve Aden'e bakın. "Hem çok saçma olurdu yani Alkın'ın çıkması. Öyle bir şey olsaydı Bartu kesin bilirdi."

Bartu kafası karışmış bir şekilde bana bakmaya devam ederken bu kadar kişinin bana bakması pek iyi hissettirmediğinden oturduğum yerden kalktım. "Hadi neyse ya ben gidip Berke'ye bakayım. Yeter bu kadar sigara içmek. Aklıma koydum ona sigarayı bıraktıracağım ben."

"Kolay gelsin kanka da biraz nah yani." Deniz'in yorumuna karşılık dudak büktüm ve onlara el sallayarak kantinde ilerlemeye başladım. Minik, minicik bir yalan söylemiş olabilirdim. Mesela şu an Berke'nin yanına gitmiyordum ama o masada daha fazla oturacak kadar aklım başımda değildi.

Belki yanlış görmüşümdür diye hesaba tekrar girip sınıfımızın önünde, karanlık koridorda yine mesajlar arasında gezinmeye başladım. Bir sürü mesajı geçtikten sonra yıllar önceki mesaja gelebilmiş ve yazanlara bakmıştım.

"Nasıl olur ya?" Başımı duvara yasladım ve derin bir nefes aldım.

"Neden karanlıkta duruyorsun?" Duymak istemediğim sesi bir anda duyduğumda korkuyla sıçrayıp başımı duvardan çektim ve hızla normal bir duruşa geçip sınıftan çıkan Alkın'a baktım.

"Bir şeyi merak ediyorum," diye mırıldandım. Sınıfın kapısını kapatıp elindeki telefonu siyah kot pantolonunun cebine yerleştirerek tamamen bana döndü. Yüzündeki merakı ve sarı kaşlarını usulca kaldırışını görebiliyordum.

"Neden Berke'ye çıkıştığımı mı?"

Başımı iki yana salladım. Bu şu an merak ettiğim şey değildi. "Az önce Deniz garip bir teori attı. Yıllar önce bana açılan sarışın bir çocuk vardı. O çocuğun sen olduğunu söyledi ama ben inanmadım ve mesajlara girdim." Alkın cevabın ne olduğunu biliyordu bu yüzden burun kemerini sıktı.

"Yol ortasında konuşmasak mı?"

"Sınıfa geçelim o halde," diye mırıldanıp derin bir nefes aldım. Ne tepki vermem gerektiğini gram bilmiyordum. Yıllar önce reddettiğim çocuğun Alkın çıkması ve şu an sevgilimin en yakın arkadaşlarından biri olması beni ister istemez geriyordu. Ne bok yiyeceğimi de bilmiyordum ki.

YeşilliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin