Acı çekmek özgürlükse...

1.8K 121 9
                                    

Emir' i gördüğüm de küçük bir kalp krizi geçirmiştim. Yok olmasını dileyerek gözlerimi bir an kapatıp açtım ama hala orada duruyor ve gözlerini dikmiş bana bakıyordu.

Tedirgin bir halde karşımda duran adama baktım. Ağzımdan uzun bir "offff" çıkmıştı.

Fazıl gözlerini bana dikmişti. "Bu kadar çabuk mu sıkıldın yoksa?"

"Hayır, hayır işi düşünüyordum sadece. Bir kaç aksilik çıktı da. "

"Ne kadar iş kolik olduğunu biliyorum. Ama bence biraz hayattan ve andan zevk almalısın Nisan. "

"Evet, deneyeceğim ."

Bu sırada Emir' in yanına gelen garson bardağını yenilemişti.

Eyvah! çok içiyor. Umarım bir olay çıkarmaz. "

Kendi kendime içimden konuşurken yüzüm nasıl bir hal aldıysa Fazıl beni incelemeye başlamıştı. "Çok gergin görünüyorsun?"

"Dedim ya stresli bir gündü. Hala üzerimden atamadım. "

"Bence senin bu işlerden biraz uzaklaşıp kafa dağıtmaya ihtiyacın var. "

"Ben çalışmadan yaşayamam . Çalışmak benim için yaşam enerjisi gibi bir şey. "

"Enerjini vereceğine, alıyormuş gibi geldi bana. "

Sahte bir şekilde gülümsedim.

"Beni bırakalım da sen neler yaptin görüşmeyeli ? "

Fazıl ordan burdan anlatırken ben çaktırmadan Emir' e bakıyordum. Çok içiyordu. Bu gecenin sonu iyi bitmeyecek gibiydi. Fazıl konuşmaya devam ediyordu ama ben konudan tamamen kopmuştum.

"Sonra arkadaşlarla atladık uçağa gece yarisi Meksika ya gittik... Nisan, sen burdamisin?"

Bir anda toparlanmıştim. "Evet seni dinliyorum. "

Fazıl güldü.. "Bana hiç öyle gelmiyorda.. Sanki biri tarafından gözetleniyor gibi bir halin var."

"Ne! Buda nereden çıktı. "

Fazıl tekrar gülmüştü. "Sadece şaka yapmıştım. "

Derin bir nefes alıp gülümsemeye çalıştım gerçekten çok sakacısın. "

"Nisan ben açık konuşmak istiyorum seninle. Gerçekten beni arayacağına dair umutlarım tamamen kaybolmuşken bir anda senin aradığını görünce uzun zamandır hissetmedigim bir heyecan duydum. "

"Ne mutlu bana."

Bir anda dilimi ısırmıştım. Gerçekten şuan ne dediğinin farkında değildim. Konuşmasam daha iyi olacaktı.

Fazıl yine güldü... "Aynı şeyleri hissetmedigimiz belli fakat zamanla senin de bana karşı heyecan duyacağını düşünüyorum. Ben çok renkli bir adamım. "

"Orası kesin. "

"Çok enteresansın... "

Emir içmeye devam ediyordu.

Bu sırada garson gelip siparişleri almıştı. Fazıl' ne istiyorsa ondan istemiştim. Fazla zaman kaybetmeden buradan ayrılmak istiyordum .

Emir sessizce içmeye devam ediyordu. Olay falanda çıkaracak gibi durmuyordu . Yüzünde garip bir ifade vardı. Onu öyle gördükçe anlamsızca vicdan azabı çekiyordum. Sonra silkelenip kendime geldim.

Emir, artik hayatımda olmadığına alışmalı, zor olsada dayanmaliyim. Aslında buraya gelmesi iyi oldu. Zaten amacım Emir' den kopmak degilmiydi? Oldu işte... Bana acı çektirmek için buraya geldi ama onun tuzağına düşmeyeceğim.. Yeterince acı cekiyormusun Emir. Yoksa daha fazlasınımı istiyorsun? O yüzden mi buradasın..

Bu sırada yemekler gelmişti. Sosların arasında küçük bir et parçası duruyordu. Bu küçük eti bile yiyecek iştahım yoktu. Fazıl bana doğru uzattığı eliyle, "başla lütfen dedi. Bıçakla kestigim etten bir parça ağzıma atmıştım.

Fazıl bu sırada çiftlikten bahsediyordu...

İş alanım olduğu için biraz daha konuya odaklanmıştım. Bu hafta sonu gidip bakmak için sözlesmistik ki..

Emir sendeleyerek yerinden kalktı. Bize doğru gelecek sanırken bana doğru bile bakmadan arkasını dönüp gitmişti.

İçim de bir yer cızzz sesi vermişti. Önüme bakarak bir kaç saniye durmuştum.

Onun peşinden gitme isteği tüm bedenimi ele geçiriyordu. Yine bir iç savaşın içine düşmüştüm. Bu aşk benim kendimle baş etmemi güçleştiriyordu.

Ya bu şekilde araba kullanırsa... Zil zurna sarhoş. Morali de bozuk... Kesin kaza yapar. Ya ölürse.. Hayır, hayır buna dayanamam..

Fazıl "bana doğru eğilerek,"Nisan, dediğin de başımı kaldırıp dünyaya dönmüştüm.

Yine kendime yeniliyordum... Hemde bile, bile... Çantamda ki telefonumu alıp ekranı kurcaladım.

"Nisan buradan sıkıldıysan başka bir yere geçelim..

"Yok hayır sıkılmadım ama benim acil gitmem lazım"

Aniden yerimden kalkmıştım. " Bir arkadaşım zor durumda onunla ilgilenmem gerekiyor"

Fazıl şaşkın bir surat ifadesiyle yüzüme bakıyordu.

"Nisan bende gelebilirim istersen?"

"Yok hiç gerek yok . Hoşçakal. "

Hızlı adımlarla dışarıya çıkarken ben, ben değildim. Dışarıya çıktığım da Emir ortada yoktu. "Allah kahretsin gitmiş." Elimle boynumu tutup kendime destek vermiştim. Bu sırada vale arabayı getirmeye gitmişti. Arkadan bir ses gelince oraya doğru baktım. Bir sokak satıcısı karanlıktaki adamla konuşuyordu. Gayri ihtiyari yaklaşınca Emir' i gördüm. Emir adama bir kaç yüzlük vermişti. Beni fark etmemiş bir hali vardı. O kadar içtikten sonra önüne bile görmesi zordu.

Satıcı paraları görünce sevinçle, "Allah sevdiğine kavuştursun abi." deyip başka birilerinin yanına gitmek için uzaklaşmıştı.

Bu sırada Emir' in arabasını vale getirmişti. Emir arabaya doğru sendeleyerek yürüyünce hemen ona yetişip koluna girmiştim. Dönüp bana baktı ama hiç bir şey söylemedi. Arabaya doğru bir adım daha atınca,"Emir! Bu halde araba mı kullanacaksın?"

"Sen randevuna dön Nisan."

"Ah Emir ah.. "

Bu sırada benim arabamda gelmişti. Vale' ye arabayı otoparka çekmesini yarın aldıracağımızı söyledim.

Emir'i kolundan çekerek kendi arabama götürdüm. Vale kapıyı açtığında Emir' e"benimle geliyorsun. Seni bu halde bırakamam, dedim. "

"Ben taksiyle giderim Nisan. Benim için endişelenmene gerek yok . "

Emir' in ayakta durmaya hali yoktu. Hiç cevap vermeden valenin yardımıyla onu arabanın önüne oturtmuştuk...

Bu sırada restorattan çıkan Fazıl' ı farketmistim ama görmemiş gibi yaparak gaza bastım.

Benim evin otoparkına geldiğimiz de Emir sızmıştı. Arabadan inip kapısını açtım. Emir' biraz dürttum gözlerini açıp bana baktı. "Haydi Emir gel eve gidelim. "

Emir arabadan inince onun kolunu boynundan geçirip arabayı kilitledim. Asansöre bindiğimiz de sessizdik. Evin kapısın da Emir' i duvara yaslayıp çantamdan anahtarı çıkardım. Bu sırada Emir yine gözlerini kapanmıştı. Onun tekrar kolunun altına girip eve soktum. Kenepeye yatırdığım da tamamen sızmıştı. Ayakkabılarını çıkarıp yanına oturdum. Uzun uzun yüzünü incelerken düşüncelere dalmıştım.

Onun yanında olması tüm endişelerimi susturmuştu. Odama gidip pijamalarımı giyip yatağa uzandım. Sebepsizce huzurluydum. Biraz sonra uykuya dalmıştım.

Sabah alarmla zorla gözlerimi açmıştım. Hemen aklıma Emir gelmişti. Yataktan fırlayıp salona gittim.

"Emir!"


MANYAK KARIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin