"Emir."
"Efendim."
"Daha çok yolumuz var mı?
"Hayır, boğaza geldik sayılır."
"Zaman olarak söyle, sıkıldım."
"Trafik yoksa yarım saat falan."
"Anladım."
"Sevindim."
Cevap vermeyip ona öldüren bakışlarımı yollamıştım. Pencereden dışarıyı izlemeye devam ettim. Uzun ışıklı köprüyü geçerken manzara olağan üstüydü.
***
Evin bahçesine girdigimiz de bu evi çok beğenmiştim gerçekten muhteşem görünüyordu. Sevimli sıcak bir havası vardı. 3 katlı ev büyük ve modern görünüyordu. Arabayı park yerine bırakıp arabadan inmiştik. Yine büyük bir havuz evin önünde boy gösteriyordu.
Evdeki görevli valizleri taşırken bizde yavaş yavaş merdivenleri çıkıyorduk. Bedrettin bey ve Aydan hanım uçakla dönmüşlerdi. İkinci kata cıktığımız da Aydan hanım'la karşılaşmıştık. Emir'i öpüp "hoş geldin" dedi. Beni herzamanki gibi görmezden gelmişti. Artık bu duruma alışmıştım aslında pekte umurumda değildi. Çakma kaynanamı kafama takacak değildim. Bir gün herkes yoluna gittigin de onu hayatımda bir daha görmeyecektim nasıl olsa.
Üçüncü kata çıkmıştık. Bu kata girmeden geniş kapıdan girince tamamen Emir'e özel döşenmiş odaya hayranlık la bakmıştım.
Kendimi yatağa atıp uzandığım da bir sorun olduğunu fark etmem fazla uzun sürmemişti. Yatağın karşısın da iki tekli koltuk vardı ama Emir'in yatacağı bir yer yoktu. Emir odaya girer girmez banyoya girmişti. Biraz sonra üzerindeki şortla gelip yatağa oturdu. Ona ters ters baktıktan sonra "sen burada mı yatacağını zannediyorsun?" Diye sordum.
"Zannetmiyorum, zaten yatıcam, bak şimdide yatıyorum."
Yataga uzanıp ayak ucunda duran pikeyi üzerine çekmişti. Sırtını da bana dönmüştü. Çıplak sırtını dürtüklemeye başlamıştım ama tepki vermiyordu. Onunla ugraşamayacağımı anlayınca banyoya gidip duş almaya karar verdim.
***
Yatağa tekrar döndüğüm de Emir sırt üstü gözleri kapalı bir vaziyette yatıyordu. Sanırım uyumuştu . Saatte epey geç olmuştu. Çok yorgundum. Uyumak istiyordum ama Emir'le aynı yatakta nasıl uyuyacaktım. Işığı kapatıp yavaşça Emir'in yanına uzandım. Ona dönüp baktığım da çok masum görünüyordu. Kirpikleri uzun ve siyahtı. Uyurken daha da belirgin olmuşlardı. Gözlerimi kapatıp uykuya dalmayı beklemeye başlamıştım biraz sonra Emir'in eli üzerime düştüğün de anlık bir şok yaşamıştım. Hemen kolunu tutup geri fırlattım. Ama tekrar üzerime geri düşmüştü. Tekrar ittirdim. Tekrar düştü. "Emir! Çek şu elini." Emir gözleri kapalı gülmeye başladığın da "Seni sapık! Demek uyuyor numarası yapıyorsun!" Kolunu tutup dişlerimi geçirdim. Emir bağırdığın da bırakmıştım. "Nisan kafayı mı yedin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANYAK KARIM
Teen FictionSayın Emir Ulusoy, Nisan Soydan'ı eş olarak kabul ediyormusunuz? " Evet." Sayın Nisan Soydan, Emir Ulusoy'u eş olarak kabul ediyormusunuz. Hayıııır Kalbim deli gibi çarparken hala bu olanlara inanamıyordum. Seneler önce bu adamla evleneceksin desele...