Zümrüt Prens

Aile Dostları ile Tanışma

Harry'nin Cygnus ile konuştuğunu gören öğrenciler şaşkınlığını gizleyemiyordu. Slytherin binası umursamıyor gibi görünse bile diğer 3 bina meşhur seri katilin çocuğuyla, ünlü ve kahraman Harry Potter'ın yakın ilişki kurmasını şaşkınlıkla karşılıyorlardı. Yine de kimse Harry Potter'a bir şey söyleyecek cesareti kendinde bulamıyordu. Şayet geçen sene sinirlendiğinde neler yapabildiğini herkes görmüştü. Son sınıf öğrencileri bile Harry ile ters düşmekten çekinirlerdi.

Harry, bütün bunların farkında olsa bile umursamamayı tercih ediyordu. Kendisine bulaşılmadığı sürece hakkında konuşulanları göz ardı edebilirdi. Sonuçta kendisi büyücülük dünyasının en ünlü 3 ismi arasında olduğundan hakkında söylenecek sözlerin asla bitmeyeceğinin bilincindeydi.

Harry, Cygnus ile derin bir sohbet içerisindeyken önüne düşen kağıt ile sustu ve kağıttaki yazıyı okudu: "Şölenden sonra Cynus'u da al odama gelin. Sana her şeyi anlatacağım. -Remus"

Harry, yazıyı okuduktan sonra bakışlarını öğretmenler masasındaki Remus'a çevirdi. Ne kadar ona kırgın olsa da kafasını sallayıp onayladı. Tekrar Cynus ile sohbet etmeye hazırlanıyordu ki bu sefer de Profesör Dumbledore'un ayağa kalkmasıyla dikkat kesildi. Profesör Dumbledore, şöyle bir etrafa baktıktan sonra konuşmaya başladı:

"Hoş geldiniz!" dedi. "Hogwarts'ta bir başka yıla hoş geldiniz! Sizi söyleyecek bir kaç şeyim var ve içlerinden birisi çok ciddi. İzininizle ilk başka onu söylemek istiyorum."

Dumbledore boğazını temizleyerek devam etti: "Hepimizin Hogwarts Ekspresi'ndeki aramalardan sonra farkına varmış olacağı gibi, okulumuz şu an Sihir Bakanlığı'nın bir işi için burada bulunan birtakım Azkaban Ruh Emicilerine ev sahipliği ediyor."

Harry Ruh Emicilerden bahsedildiği için bir irkildi. Hayatında daha korkunç bir yaratık göreceğini sanmıyordu. Dumbledore'a bakınca onun da bu durumdan pek memnun olmadığını gördü.

Dumbledore "Arazinin bütün girişlerine mevzilendiler." diye devam etti, "ve bizimle birlikte oldukları sürece, kimsenin okuldan izinsiz ayrılmaya kalkışmaması gerektiğini açıklığa kavuşturmak zorundayım. Ruh Emiciler numaralara, kılık değiştirmeye kanmaz - hatta Görünmezlik Pelerinleri'ne bile," Harry bu sözden sonra Dumbledore ile göz göze geldi. "Rica ya da mazareti anlamak bir Ruh Emici'nin doğasında yoktur. Bunun için her birinizi uyarıyorum, size zarar vermeleri için neden yaratmayın. Ruh Emiciler söz konusu olunca hiçbir öğrencinin kural dışı davranmamsdı için Sınıf Başkanları'na ve kız ve erkeklerin iki yeni Öğrenciler Başkanı'na güveniyorum."

Harry, Gryffindor masasına doğru baktığında Percy'nin göğsünü şişirip hayranlık belirtisiyle etrafına baktığını gördü.

"Mutlu olay ise," dedi Dumbledore, "bu yıl aramıza iki yeni öğretmenin katıldığını söylemekten mutluluk duyuyorum."

Harry, Remus ile göz göze gelince onun heyecanlı olduğunu anlayabiliyordu. Onu gördüğü için mutlu olsa da belli bir mazereti yoksa bunu onun bilmesine izin vermeyecekti.

"Önce, Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmenliği görevini almayı kabul etme lütfunda bulunan Profesör Lupin."

Dağınık, coşkudan hayli uzak bir alkış duyuldu. Harry kendisi kızıyor olsa bile başkasının yok saymasına asla izin vermezdi. Bu yüzden ıslık çalarak alkışlamaya başlayınca bütün salon Harry'ye katıldı. Remus da parlayan gözleri ve yüzündeki gülümsemesi ile Harry'ye baktı.

O anda Snape'in Remus'a bakışları Harry'nin dikkatini çekti. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersini istediğini herkes biliyordu ama Snape'in kimseye bu kadar açık bir nefret ile baktığını görmemişti.