Bir Kız Kardeş Meselesi

359 31 3
                                    

Dumbledore'un odasına giderlerken Snape hem bakanlığa hem de Marlene'e bir patronus gönderdi. Hermione, Ron'u hastane kanadına götürürken Sirius da Ron'dan bacağı için özür diledi. Hermione ve Ron gözden kaybolurken Harry, Cygnus, Sirius ve Snape Dumbledore'un Odası'na doğru ilerlemeye devam ettiler. bir de Peter var tabii ki. O da kabın içinde debelenip duruyor ama çabaları hiçbir şekilde karşılık bulmuyordu. Yolda karşılaştıkları öğrenciler Sirius'u görünce dehşete düşmüş bir ifadeye bürünürken Harry de onların hallerine gülüyordu.

Dumbledore'un odasına gelince Profesör Snape şifreyi söyledi ve hep birlikte içeri girdiler. Dumbledore soran gözlerle Snape'e bakarken kimse söze girmeden önce Harry söze girerek "Bakan Bey ve Marlene geldiği zaman konuşursak daha iyi olur profesör." dedi ve kimsenin konuşmasına izin vermedi.

Bekleyiş içinde geçen 10 dakikanın ardından önce Marlene içeri girdi ve Sirius'u görünce hiç düşünmeden boynuna atladı. Sanki birbirlerinden ayrı geçen 12 yılın acısını çıkarırcasına sarılıyorlardı. İkisi için de zaman durmuş ve sanki odada başka kimse yoktu. 2 dakika sonra Bakan Fudge geldi ve Sirius'u içeride Marlene ile sarılır bir halde bulunca şok geçirerek bir adım geriledi.

"Sayın Bakanım," diyerek söze girdi Harry, "Sizin ile üç süpürgede yaptığımız konuşmayı hatırlıyorsunuzdur. Orada benim söylediğim her şeyin gerçek olduğunu öğrendik bugün. İzin verirseniz kanıtlamak isterim."

Bakan Fudge, şok içerisinde olduğu durumdan kurtularak Harry'ye onay verdi. Hâlâ konuşabilecek gücü kendinde bulamamıştı. Şoktan kurtulsa bile içinde bulunduğu durum onun için son derece garipti. Harry de elindeki kabın içinden fareyi çıkarınca anlamaz bakışlar attı. Harry onun attığı bakışı fark etse de ifadesiz yüzünü bozmadı ve asasını fareye doğrultup gerekli büyüyü yaptı. Daha önce de olduğu gibi kısa bir sürenin ardından farenin olduğu yerde Peter Pettigrew duruyordu. Bakan, onu görünce bir an dengesini kaybetti. Yaşadığı şoku tarif edecek kelimeler bulamıyordu.

Harry, bakanın geçirdiği şoktan faydalanarak "Gördüğünüz gibi öldü sandığınız Peter Pettigrew kanlı canlı karşınızda Sayın Bakanım." diyerek söze girdi. Sonra da Profesör Snape'e dönerek "Profesör, iksir stoklarınızda veritaserum vardır sanırım, değil mi?" deyince Profesör hemen asasıyla veritaserum ile dolu şişeyi çağırdı ve Harry'ye uzattı. Harry zorla da olsa Pettigrew'in ağzından içeriye doğru şişeyi boşaltıp kilit soruları sormaya başladı:

"Adın ne?"

"Peter Pettigrew!"

"Ölüm Yiyen misin?"

Pettigrew sol kolunu sıyırıp üstündeki karanlık işareti göstererek "Evet!" dedi.

"Annem ve babamın saklandığı evin sır tutucusu sendin ve bunu Voldemort'a söyledin, doğru mu?"

"Evet!"

"Sirius ile karşılaşınca arkandaki 13 muggle'ı öldürüp suçu Sirius'un üstüne attın ve parmağını kestin, sonra da fare formuna dönüşüp kendini ölü gösterdin, doğru mu?"

Peter yine "Evet!" deyince Fudge'a dönerek "Gördüğünüz gibi Sirius'un hiçbir suçu yok Sayın Bakanım. Bütün suçlunun kim olduğunu kendi gözlerinizle görüp itiraflarını dinlediniz. Artık Sirius'u rahat bırakırsınız umarım." diyerek Sirius'un yanına geçti.

Fudge, bir kaç dakika yaşadığı şokun etkisinde kaldı. Kendine geldiği anda bir kaç bakanlık görevlisini çağırarak Peter Pettigrew'in Azkaban'a götürülmesi emrini verip onlarla beraber odadan çıktı. Sirius yarın yapılacak mahkeme ile aklanacaktı. Sirius ve Marlene sevinçle tekrar birbirine sarılırken aralarına Cygnus da katıldı. Sonrasında ise Harry'nin öksürük sesi ile ayrıldılar.

Zümrüt PrensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin