Uyarı:Bu hikayedeki tüm karakterler hayal üründür.+18 niteliğinde olup büyük ölçüde şiddet içerir.Başlayacak olanlar lütfen bunu dikkate alıp öyle başlasınlar.Psikolojisi sağlam olanlara ithafen...
Bu bir delinin iyileşme hikayesi değil aklı olanların delirmesinin hikayesidir...
Bölüm 23:
"Tekrar karşılaşmamıza sevindim."
Aragorn'dan
"Hey ?" Ona seslendiğimde artık hiçbir tepki vermediğini gördüm.
Nefes alışverişlerinin ve kalbinin yavaşlaması bilincini kaybettiğinin açık bir kanıtıydı.Lanet olasıca bayılmanın zamanını mı bulmuştu ?
Derin bir nefes verdim ve yerimde dikilmek yerine yürümeye başladım.
Sürekli yokuş yukarı olarak 3 kilometre kadar yürümem gerekiyordu.Bu benim için sorun değildi.Onu rahatlıkla taşlayabilirdim ama istiyor muydum ? Daha önce kimse için yapmamıştım ? Neden bu kızın hayatını kurtarıyordum ki ?
Saçmaydı.Hala yaşaması bile ironikken şuanda onu kucağımda taşıyordum.Tanrım, neden ? Neden onun ölmesine izin vermek istemiyordum ? Dur.Belli değil miydi ? O bana bağlı olan tek normaldi.Bu garip şey 328 yıl boyunca ilk defa başıma geliyordu.
Merak etmemden ve ondan yararlanmamdan ne gibi bir sorun olabilirdi ki ? Kanı beni daha güçlü kılıyordu.Bundan yararlanmamak aptallıktı.Tam da bu yüzden yaşamalıydı.O, daha çok güç demekti.Dakikalar boyunca yürüdükten sonra sonunda evlerden birinin yanındayım.Şimdi insani bir şekilde yardım istemeliydim.Sonrası basitti.
Milena'yı gördüğüm samanlıkların üzerine yavaşça bırakıp atlarda göz gezdirdim.Harika.Hiç olmazsa burası 150 yıl önce gibi hissettiriyordu.
Garip teknolojik eşyalar yoktu.
Doğrulup eve ilerledim ve kapıyı tıktıklattım.Işıklar yanmıyordu.
Herkesin uyuduğu açıktı.Pes etmeden tıklatmaya devam ettiğim sırada içeriden gelen ayak sesleri ile durdum.Kapı bir anda açıldığında karşıma bir adam çıktı."Gecenin bu saatinde ne istiyorsun ?
Kimsin ?" Diye sordu gergin bir şekilde."İlerideki yolda, arabam bozuldu ve yolda kaldım.Yardım isteyecektim."
Dediğimde adam suratıma baktı."Telefonun yok mu ?" Diye sorduğunda afalladım.Telefon mu ?
O da neydi ?"Neyse, olsa da bir işine yaramaz.
Burada telefon çekmez." Diyerek etrafa göz gezdirdi."Yalnız mısın ?" Diye sorduğunda konuştum.
"Evet." Adam kafasını salladı.
"Peki, bu gece bana eşlik edebilirsin.
Salonda uyuyabilirsin.İçeri gel" dediğinde gülümsedim ve konuştum."Sağol." Diyerek içeri geçerken adamın arkasını dönmesiyle ellerimle başını kavrayıp işi uzatmadan boynunu kırdım.Adamın ölü bedeni kollarımın arasına yığılırken bu işin ne kadar da basit olduğunu düşündüm.Tanrım, insanlar hâlâ çok saftı.Bir iblis olmayı haketmeyecek kadar aptallardı.
Kural 1: Kimseye arkanı dönecek kadar güvenme.
♤♤♤
Milena'danGöz kapaklarım titreyerek uyandığımın habercisi olduğunda kulağıma gelen sesleri dinledim.
Odun çıtırtısı vardı.Bunun dışında hiçbir ses duymadım.Gözlerimi zorlanarak açtığımda bir odada olduğumu gördüm.Kanepede yatıyordum.Odanın içini yanan şöminede alevlenen ateş aydınlatıyordu.Oldukça loş bir ortamdı.Ellerimle kendime destek olarak yavaşça doğrulduğumda duyduğum ses ile korkudan kalbim çıkacak gibi oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK LORD
Fantasyİmkansızlık nedir Lena ?" Dedi.Sonra yavaşça soludu.Konuştu: "Benim doğama göre en büyük hakaret... Ve ben bu hakareti yudum yudum içmekten zevk alıyorum." Kanımın donduğunu hissettim.Kolları arasında bulunduğum adam bir canavardı.Fakat söylediği s...