Uyarı:Bu hikayedeki tüm karakterler hayal üründür.+18 niteliğinde olup büyük ölçüde şiddet içerir.Başlayacak olanlar lütfen bunu dikkate alıp öyle başlasınlar.Psikolojisi sağlam olanlara ithafen...
Bu bir delinin iyileşme hikayesi değil aklı olanların delirmesinin hikayesidir...
Bölüm 31:
"Özür dilerim... Sensizlikten korkarken sensiz olabilmeyi seçtiğim için."
🔱Keyifli okumalar🔱
Araba duralı henüz 5 dakika kadar olmuştu ki beklediğim bir şekilde Earl hiçbir şekilde konuşmamıştı.Bir saatten daha uzun süren bu araba yolculuğunun sonucunda karmakarışık ormanların içinden geçip hiç tanıdığı olmadığım bir yere gelmiştik.Bir ara uyuya kalmıştım.Belki daha uzun sürmüşte olabilir.Bilmiyorum.Nasıl uyudum, onu da hiç bilmiyorum.Şuan tek bildiğim şey az sonra inmek zorunda olduğum bu arabadan indiğimde ve Earl burayı terk ettiğinde tamamen yapayalnız kalacağımdı.
"Burası yolun sonu." Dedi Earl.Bu üstü kapalı bir şekilde artık inmem gerektiğini söyleyiş şekliydi sanırım.
Ne karşılık vereceğimi bilemedim.Ne diyebilirdim ki ?"Milena" dedi.Evet.Sanırım şimdi bana birkaç cümle sıralayacak ve sonra inmemi sağlayacaktı.Anlamıyordu.
Onun için hayatlarına yapışmış, ayrılmak bilmeyen iğrenç bir sakızdım belki.Ama o bilmiyordu.Ben sadece iyi hissettiğim yerde kalmak için çabalayan ve maalesef ki boşluğun içine düşmüş çaresizce kendi kendine debelenen bir kadındım."Aragorn'la bir anlaşma yaptık.Sana karşılık hem Abel'e karşı Akata'yla iş birliği yapacağına hem de hiçbirimize dokunmayacağına söz verdi." Dedi.
İçim sızladı.Bahsettiği kişi abisiydi. Aragorn onun abisiydi.Earl'u bu kadar çaresiz bırakıp diğer abisine karşı saf tutmaya mecbur bırakan yine kendi abisiydi.Benim bile vicdanım sızlarken Aragorn bunu nasıl yapabiliyordu ?"İstediğini aldı." Dedi.Rahatlamış gibiydi.
"Gerçekten bırakacağını düşünüyor musun ?" Dedim ve ekledim.
"Peşinizi ?" Kısa bir an duraksadı ve kafasını iki yana salladı.
"Hayır." Dedi."Ama en azından bir süreliğine de olsa etraf sakinleşir." Dedi.
Duyduğuma inanamadım.Aragorn'un bu tehtidi yalnızca bir süreliğine geçerli iyi günlerin olacağı anlamına mı geliyordu ?
Earl bunu bile bile ona istediğini nasıl hiç tereddüt etmeden veriyordu ?"Korkuyorsun." Dedim.Yine içimdeki öfke duygusu harekete geçmişti.Tam olarak neye öfkeli olduğumu bilmiyordum ama öfkeleniyordum işte.
"Korkuyorsun, değil mi ?" Dedim tekrar eder gibi ve ona baktım.
"Abinden, Aragorn'dan." Dedim.Suratıma beni ilk defa görmüş gibi bakarken bakışlarını kaçırdı ve konuştu.
"Onu tanımıyorsun." Dedi.Sesinin tınısı değişmişti.Ben ona dikkatle bakarken konuştu.
"Aragorn asla gördüğün gibi değildir.
Ne yapacağını bilemezsin.Söylediklerini çözemezsin.Bizim dilimizde konuşmaz çoğu zaman.Ona deli diyoruz.Deli olduğundan değil.Hepimizden çok daha farklı olduğundan.Onu çözemiyoruz.
Bir adı yok bunun.Erişemiyoruz.
Zekadan dolayı mı bilmiyorum.Ama onun zihni o kadar karanlık ki gözlerindeki alaycıl parlama bile, yüzündeki yalancı kıvrılmalar bile onun karanlığını gizleyemiyor.Beyninin içi tahmin edemeyeceğinden daha sisli.
Günahlar ve cinayetlerle dolu bir ömre çok şey sığdırmış ve kendisine ait bir evren bulamamış, hiçbir dünyaya sığamamış birisi o.Hiçbir kalıba sığamadığı gibi." Dedi.Konuşurken ki mimikleri ve dalgın bakışları bile Aragorn'a karşı olan bu tedirginliğini açıklıyordu.Anlattığından çok daha fazlasıydı Aragorn onun için.Kafasını kaldırdı ve bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK LORD
Fantasyİmkansızlık nedir Lena ?" Dedi.Sonra yavaşça soludu.Konuştu: "Benim doğama göre en büyük hakaret... Ve ben bu hakareti yudum yudum içmekten zevk alıyorum." Kanımın donduğunu hissettim.Kolları arasında bulunduğum adam bir canavardı.Fakat söylediği s...