Uyarı:Bu hikayedeki tüm karakterler hayal üründür.+18 niteliğinde olup büyük ölçüde şiddet içerir.Başlayacak olanlar lütfen bunu dikkate alıp öyle başlasınlar.Psikolojisi sağlam olanlara ithafen...
Bu bir delinin iyileşme hikayesi değil aklı olanların delirmesinin hikayesidir...
Bölüm 37:
"Bazen bizi terk edebilecek kimselere ihtiyaç duyardık."
🔱 KEYİFLİ OKUMALAR 🔱
Söylediği ile saniyelerce kıpırtısız kaldım.Akata'yı nerden tanıyordu ? Benim kim olduğumu, Aragorn'un gerçekte bir insan olmadığını biliyor muydu ? Nasıl bilebilirdi ?
Ayrıca, beni tanımıyorken Akata'ya ihanet ettiğimi nasıl ima edebilirdi ? Brendon kimdi ?Dudağında çarpık bir gülümseme oluştuğunda konuştu.
"Şaşırmak sana yakışıyor tatlım." Dediğinde yutkundum.
"Sen ne saçmalı-" sözümü bölen şey Elif'in mutluluk dolu sesiydi.
"Brendon ! Akşam buluşacağız sanıyordum."
Elif ve Brendon oldukça yakın arkadaşlardı.
Ve Brendon her ne biliyorsa Elif'in bununla gram alakası bile yoktu."Öyleydi.Ama sonra belki kahve içmek istersin diye düşündüm." Dedi bana bakarken.Elif'e söylüyor ama amacının ben olduğumu da ima etmekten kaçınmıyordu.Ne istiyordu ?
"Aslında bende elbiseye karar verdim.Ancak bedeni kalmamış.Sipariş ettim.Yani, işim bitmiş sayılır." Dedi Elif.Bu açık bir daveti kabul konuşmasıydı.Bana baktı.
"Bizimle kahve içmeye gelirsin değil mi ?" Dedi tebessümle.Ona baktım.Yüzündeki samimiyet ve sıcaklık çok net hissediliyordu.Brendon beni rahatsız ediyordu.Normalde şimdi bunu redderdim ancak bildiği şey her neyse öğrenmem gerekiyordu.O, Akata'nın adamlarından birisi de olabilirdi.Yalnızca bunu düşünmek bile kalbimin ritmini değiştirmeye yetti.Fakat dikkatli olmalıydım.Brendon kartlarını kapalı oynuyordu.
"Olur." Dedim bende hafif bir tebessümle.
Brendon'da gülümsemeyi es geçmedi."Öyle ise, hanımlar önden..." Dedi elinin birini lütfeder gibi öne doğru uzatıp.Elif ile birlikte mağazadan çıktığımızda hemen arkamızda Brendon vardı.Birlikte Elif'in arabasına doğru yürüdük.İçim sıkkındı.Hoşuma gitmeyen şeyler olacak gibi hissediyordum.Şuan korumasız ve savunmasız hissediyordum.Bir tedirginlik vardı içimde.
Aragorn olsa... Dedim kendi kendime.
O şimdi olsa yine böyle hisseder miydim ki ?
🔱🔱🔱
Kahvemi içerken başımı tamamı ile sağ tarafa çevirmiş ormanı izliyordum.Geldiğimiz mekan orman manzaralı, yüksekçe teraslı sıcak bir cafeydi.Aslında bu sıcakta neden kahve içtiğimizi de pek anlamamıştım.Neyse ki pervaneler vardı ve terlemiyorduk.
"Milena." Kafamı Elif'e çevirdiğimde konuştu.
"Sonunda duyabildin.İki saattir sana sesleniyorum.Dalgınlığının sebebi ne ?" Dediğimde kafamı iki yana salladım.
"Bir anda dalmışım.Nedensiz." dediğimde yerinden kalktı.
"Benim acil gitmem gerekiyor." Diyerek toparlandığında konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK LORD
Fantasyİmkansızlık nedir Lena ?" Dedi.Sonra yavaşça soludu.Konuştu: "Benim doğama göre en büyük hakaret... Ve ben bu hakareti yudum yudum içmekten zevk alıyorum." Kanımın donduğunu hissettim.Kolları arasında bulunduğum adam bir canavardı.Fakat söylediği s...