HJC~1.kitap

Birleştirilmiş Ekipman, Depolanmış Yetenekler - Yıldız Derecelendirmesi (2)

Mu En'in elleri, okları hızlıca rastgele savuruyormuşçasına bulanıktı. Ama sanki okların kendi gözleri vardı ve dağ tarafından çığlıklar yükselmeye başladı. Yaklaşık bir düzine asker, boğazlarına saplanan oklarla telef olmuştu. Okçu haydutlar durdukları yerden 50 yard uzaklıktaydı ve kendilerinden yüksekteydi; buna rağmen Mu En, rastgele fırlatışlarla böylesi bir isabet sağlamıştı, bu seviye haddinden fazla yüksekti!

Zhou Weiqing ilk defa öğretmeninin gerçek bir saldırısını görmüştü ve aptallaşmıştı, boş boş bakmaktan başka bir şey yapamıyordu.

O esnada *Poof* sesiyle kalçasına bir tekme yedi. Mu En sinirli bir şekilde konuşuyordu: "Neye bakıyorsun!? Öldürülmeye mi çalışıyorsun? Git şu öndekilerle baş et, eğer herhangi biri kaçarsa sana pay yok! Ok kullanmak yasak !" Bu sözlerden sonra, yalnızca bir saniye öncesine kadar Zhou Weiqing'in ellerinde olan Siyah Şafak Oku, Mu En'in ellerinde belirmişti.

Yoldaki haydutlar durumu daha yeni kavramıştı; en aptal insan bile bu at arabasının kolay bir hedef olmadığının farkına varabilirdi. Haydut lideri kulağındaki yakıcı acıyı yok sayarak kuvvetli bir şekilde bağırdı: "Koşun, alarm vakti!" Bu sözler eşliğinde arkasını dönüp kaçmaya başladı. Haydut grubunun kaçış konusunda tecrübeli olduğu kesindi, hepsi farklı yönlere dağılmıştı, tek bir kişi bile başkasının peşinde değildi.

Mu En tarafından harekete geçirilen, Zhou Weiqing sağ ayağını yere vurmaya hazırlandı. Mu En'in, gerçek bir savaşta yakın dövüş yeteneklerini test etmek için yay ve ok kullanmasını yasakladığını anlamıştı. Kendi adına yüzsüzlük yapmaktan çekinmiyordu, ama babasının yüzünü kara çıkaramazdı! Bunu düşünen Zhou Weiqing kanının kaynadığını hissetti.

Sağ bacağı yere değdiğinde çıkan patlama Mu En'i bile ürküttü. Zhou Weiqing'in bedeni bir ok gibi havalanırken, hızı da Mu En'in şaşkınlığını arttırdı.

Zhou Weiqing neredeyse aynı saniyede 2 haydutu yakaladı; haydutlar en fazla sıradan askerler kadar güçlülerdi ve Cennetsel Cevher Ustalarıyla kıyaslanamazlardı. Böylece, yakaladığı haydutları birer eliyle boyunlarından yakalayıp birbirlerine vurdurdu ve bilinçlerini kaybettirdi. Hemen hemen aynı anda, bedeni de öne ilerledi ve sol elinden siyah bir ışık çıkarttı ve haydutların yoğun olduğu bir yere yönlendirdi. Bedeni farklı bir yöne döndü ve Şeytani Sağ Bacağının gücüyle art arda yeni haydutları bilinçsiz bırakmaya devam etti. Çıkarttığı siyah ışık da tabii ki Karanlığın Dokunuşuydu, şu anda bir düzine haydutu bağlamış ve bir araya getirmişti. Yalnızca haydut lideri dağlara ulaşabilecek kadar hızlı çıktı.

Zhou Weiqing tabii ki onun kaçmasına izin veremezdi ve bir kez daha hızlanarak ona yaklaştı.

Lider, sanki arkasında gözleri varmış gibi ani bir dönüş yaptı ve büyük bıçağını Zhou Weiqing'e doğru fırlattı. Atışın kuvvetinden ve çıkarttığı sesten, içinde bir miktar Cennetsel Enerji barındırdığı belliydi. Haydut lideri 2. Yetişim seviyesinde Cennetsel Enerjiye sahipti, Cevherlerini Uyandırmamış olsa da, yine de haydutların lideri olması için yeterli olmuştu. Ne yazık ki, bu sefer karşısına gerçek bir Cennetsel Cevher Ustası çıkmıştı.

Büyük bıçak Zhou Weiqing'e yaklaşırken yeşil bir ışık çaktı ve haydut lideri kımıldayamaz hale geldi. Bir an sonra, Zhou Weiqing onu yakasından kavradı ve yaklaşık 100 kilo ağırlığındaki lideri 20 yard geriye fırlattı.Tabii ki Zhou Weiqing'in saf bir Kuvvet Fiziksel Cevheri olduğunu unutmamak gerekti.

Zhou Weiqing'in harekete geçişiyle işlerini tamamlaması arasındaki sürede, en fazla 10 nefes alınmıştı. Mu En'in ve taşıttaki diğer üyelerin bu kadar hızlı bir savaş beklemediği kesindi.