HAZIRLIK

1.9K 166 118
                                    



III. BÖLÜM

1  EYLÜL 1943

Lyncia gözlerini açtığında uyuyakalmadığını umarak duvarda asılı olan saate endişeyle baktı. 11.00'ı gösterdiğini görünce rahatlamıştı. "Geç kalmadım."

Odaya vardıktan sonra kendini derhal yatağa atmış üstünü bile değiştirecek gücü kendisinde bulamamıştı. Uykuya dalabildiğinde ise gün çoktan ağarmıştı, yine de birkaç saat uyuyabilme fırsatı bulduğuna seviniyordu.

Yataktan kendisini adeta sürüyerek kaldırdı. Adımlarını içeride ulunan lavaboya doğru ilerletti ve beyaz mermere asılı işlemeli çerçeveye sahip aynanın önünde dikilerek siluetini süzdü. Göz altları çökmüş, uzun sarı saçları birbirine dolaşmıştı. Berbat görünüyordu. Dün gece üniformayla uyuduğundan, o da bir hayli kırışmıştı. Hala bir duş alabilecek vakti vardı. Üzerindekilerden bir hamlede kurtularak, yanı başında duran duşun işlemeli musluğunu sonuna kadar açtı. Suyu bilerek soğuğa ayarlamıştı. Akan buz gibi su bedenine çarptığında bağırmamak için kendisini zor tuttu. Pek fazla oyalanmadan temizlendi ve giyindi. Asasını eline alarak hem saçının kurumasını sağladı hem de artık son derece kırışmış olan formasını bir hamlede düzeltti. Saate baktığında gitme vaktinin geldiğini anlayarak adımlarını aceleyle Karanlık Sanatlara Karşı Savunma kulesine ve ardından sınıfına yöneltti. Profesör Dumbledore K.S.K.S öğrettiğine göre, ofisi burada olmalıydı.

Vardığında okula henüz öğrenciler gelmediğinden kimseciklere görünmemeyi başarmıştı. Aceleyle sınıfa girerek daha iç kısımdaki kapıya doğru ilerledi ve çaldı.

"Girebilir miyim?"

Kapı ardına kadar açıldığında masasının başında oturan Dumbledore hafifçe gülümsedi. Eliyle masasının önündeki koltuğu işaret etti. "Lyncia, otur lütfen."

Lyncia kapıdan girerken odanın elli sene sonraki solgun haliyle aynı olduğunu fark etmeden edemedi. Yalızca Albus'a ait pek çok ıvır zıvır ile doldurulmuş dolaplar ve masasının üstünü kaplayan ve yere taşan parşömen tomarları farklılık yaratıyordu. Gerçekten de bu kale, zamanın bile değiştiremediği ender şeylerdendi.

"Dinlenebildin mi?" diye sordu Albus bir eliyle önündeki kağıda hızlı hızlı bir şeyler karalarken.

"Sayılır efendim. Kendimi biraz toplayacak fırsatı buldum." Diye yanıtladı Lyncia. Tamamen kendine geldiği söylenemezdi.

"Güzel. O zaman konumuza geçebiliriz. Kayıt ve nakil işlemlerin tamamlandı. Ilvermony'den nakil olarak kayıtlara geçirebildim. Yani oradan geldiğini söyleyeceksin. Ayrıca orada da Wampus binasındaydın."

"Bizim gibi binaları olduğunu bilmiyordum." diye yanıtladı Lyncia şaşkınlıkla.

"Var. Tam olarak bizimki gibi denilemez ama benzer diyebiliriz. Boynuzlu Yılan, Fırtına Kuşu, Wampus ve Pukwudgie. Orada binalar öğrencileri seçiyor."

"Peki bu akşamki törende bina yerleştirmem yapılacak mı?" Yeniden Slytherin seçilmesinin önemli olduğunu biliyordu. Diğer binalardan Tom'a ulaşmak, Slytherin'den ulaşmaktan kat be kat zor olacaktı.

"Evet yapılacak. Sanırım kendi zamanında Slytherindeydin."

"Evet. Aslında bu binaya aidiyetimi uzun zaman sorguladım. Annem bir Ravenclaw'dı. Ancak onun ailesi nesiller boyu Slytherindeydi." Kısa bi sessizliğin ardından "Yeniden Slytherin'e mi seçileceğim?" diye sordu tedirginlikl. Başka binaya seçilirse bina değiştirmek ya da seçmen şapkayı onu Slytherin'e seçtirecek şekilde tılsımlamanın mümkün olup olmadığını merak etmişti.

Pus (Tom Riddle)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin