Bu kaçıncı yolumuzdu bilmiyorum ama yinede gidiyorduk.
Hızlı bir şekilde kahvaltıyı yaptığımızda evden çıkmış, şehre doğru sürmüştük.
"Şu sağdan dön önüne gelen ilk klinik" dedim Aren.
Cevap vermeden başını salladı.Sağa döndüğünde kliniğimin önünde bir adamın olduğunu fark ettim.
Kaşlarımı çatarak adamı süzerken Aren seslendi.
"Tanıyor musun?"
"Çıkartamadım"İlk Aren sonrada ben aşağıya indiğimizde, adama doğru yürüdük.
Telefon ile ilgileniyordu.
Bizi fark edince cebine koyup bana döndü.
"Devin?"
Şimdi hatırlamıştım bu salihti.
Salih, diğer kliniğin sahibiydi.
Benim acil bi hayvanın için ilacm bittiğinde ona koşmuştum oda sağolsun beni kırmayıp vermiśti.
"Salih?" Dedim şaşkınca Aren ikimizdede gözlerini gezidirirken boynundaki damarı çıkmasından sinirlendiğini anlayabiliyordum.
"Nerelerdeydin ya seni çok özledim"
Allah. Keşke bunu demeyeydin iyiydi.
Yani biraz daha uzun yaşardın.Kollarını açıp bana sarıldığında öylece kalakalmıştım.
Tam eli ile sırtımı sıvazlarken kuvvetli bir şekilde birbirimizden ayrıldık.
"Ahg!" Diyip geri çekildiğinde salih Arenin eli belimi kavramış beni kendine çekmişti.
"Beyfendi napıyorsunuz?"
"Karımı kıskanıyorum bir sorun mu var?"Aren salihi mor gözleri ile ezerke salih şaşırarak bana döndü.
"Evlendin mi?"
Dedi hayretle, ben tam cevap verecekken.
"Evet. Beğenemedin mi?"
Diye araya girdi Aren.Ama bununda Alfa olduğunu heryerde belli etmemesi gerekir.
"Beyfendi ben Devin ile konuşyorum"
"Ama ben senle konuşuyorum ambaş" dedi Aren yeni bi küfür ederek.
"Anlamadim?"
"Ambaş olduğun içindir" dediğinde belimdeki eli bedenimi acıtmaya başlamıştı.Elimi, elinin üstüne koydum.
Bir anda bana döndüğunde eli saniyesinde gevşemişti."Devin kocana bir şey söyler misin benimle böyle konusma hakkıni ner-"
"Kes lan!" Diye çıkıştı Aren. Onun bağırışı benide yerimden sıçratmıştı.Belimi tuttuğu elinin baş parmağı ile değdiği yeri okşarken bana korka' diyordu sanki.
Salihin yanında kulağıma fısıldamıyor ama parmağı ile hissetiriyordu.
"Görüşürüz Devin ben buna daha fazla katlanamayacam" dedi Salih.
"Bende bunu bekliyordum hadi uza!"Elimin altındaki elini sıktım.
"Görüşürüz salih"
Salih hızlıca yanımızdan ayrılırken,
"Görüşürsünüz tabi canım" dedi Aren sesini benim gibi yapmaya çalışarak.Hiç bir şey söyledim. Zaten içimdeki öfkeyi hissediyordu.
Beni hisseden bir adama nasıl, nasıl hissetiğimi söylerdim?
"Fazla sinir kalbe zarar küçük kız. Sakin ol" dedi.
Ben şimdi sakin olacaktım ona.
Kliniğin kapısını tam açarken, aklıma bir şey geldi.
"Köpecik, sen kıskandın mı şimdi beni?" Diyip çocukca Gülümsedim.
Arem bir sağa bir sola baktı. Sonra bir anda beni belimden kavrayıp hızlı bir hareketle kapıyı kapattı. Benide kapıya yasladı.
"Her zerrene kadar hemde" diyip alını,alnıma yasladı.
"Senin dokunduğun her yeri, baktığın her yüzü, gülümsdiğin herşeyi kıskanıyorum" dedi fısıltı gibi çıkan sesi ile.
"Aren" dedim. Bunun ne demek olduğunu biliyordu.
Gözlerini kapattı.
Derin bir nefes verdi yüzüme doğru.
Bende bunun ne olduğunu biliyordum.
"4 oldu Devin. Dört" dedi elini belimden, alınıni, alnımdan ayırırken.
Dört oldu....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Eşi
Teen FictionDünyada evcilleştirelemyen tek hayvan kurttur. Eğer bir kurdu hapsederseniz pençeleri ile boynunu kopararak intihar eder "Ruhumun eşi" Kurt, masum bir kızı aşkıyla koruyabiliecek mi? Kız o aşka inanıp kurda sığınabilecek mi? 🤍✨ "Bişi sorucam" diy...