-50- YÜZLEŞMELER

2.2K 126 180
                                    

Biraz geç gelen bir bölüm oldu biliyorum ama lütfen kusura bakmayın. Ufak bir tatil yaptım; biraz Siyah Ateş'e yoğunlaştım derken buraya bölüm atamadım. Size söylemek istediğim bir şey var öncelikle. Maalesef sezon finaline yaklaştık. 52. Bölümde sezon finali yapacağız. Biraz dinlenmem gerekiyor açıkçası. Biliyorsunuz ki Kasırga'yı çok kısa bir sürede 50 bölüme ulaştırdım ve bu beni biraz yordu. Kurgunun gidişatı ve kitabın sıkıcılaşmaması açısından biraz ara verip düşünmem gerekiyor. Zihnimde bu kitaba dair çok fazla şey var fakat dediğim gibi yorulduğum için toparlayamıyorum.

Bunun da haberini vermiş olayım buradan, hepinizi çok ama çok seviyorum. İyi ki... iyi ki varsınız. Gerçekten az kişi olmamızın, hikayemin az oy almasının bir önemi yok. Sizlerin desteği bana fazla fazla yetiyor zaten.

Üstelik gerek Instagram'da gerek burada kurduğumuz iletişimi çok seviyorum. Sizlerle dm üzerinden konuşup gülüşmeyi çok seviyorum. Kalabalık olsak buna yetişemezdim 🥲

Sizden istediğim tek şey yorumlarınız çünkü bölümleri yazarken ne tepki vereceğinizi inanılmaz merak ediyorum. Lütfen düşüncelerinizi iyisiyle kötüsüyle belirtmeyi unutmayın ❤️

Instagram: @ezgivani
Twitter: @vanililate

Diğer kitabım: SİYAH ATEŞ

🎶 KALEO - Way Down We Go

Keyifli okumalar!

"Hayatta en hakiki ilişki; karşındakine duyduğun sevginin, ona duyduğun ihtiyacın ötesine geçtiği sevgidir."
-Dalaï-Lama

"Hayır!" Çığlığım karanlık odada yankılanırken Kaya sıçrayarak uyandı. "Gece?"

Nefes nefese kalmış bir şekilde etrafa bakındım. Kâbus, yine kâbus görmüştüm. Kalbim ağzımda atıyordu. Dilim damağım kurumuştu; boğazım acıyordu. Elimi alnıma attım ve önüme düşen saçlarımı geriye savurup sakinleşmeye çalıştım. Ense köküm karıncalanmıştı ve sırtımdan aşağı doğru iniyordu bu ürperiş. Bu kâbusu aylardır düzenli olarak görüyordum ama her seferinde korkuyordum. Her seferinde dehşet içinde uyanıyordum.

"Gece?" dedi bir kez daha Kaya. Komodine uzanıp ışığı açtı ve doğrulup allak bullak olmuş uykulu bakışlarıyla yüzüme baktı. "Ne oldu?"

Yutkundum ve gözlerimi kapattım. "Kâbus gördüm," dedim kuru bir sesle. "Yine gördüm."

Kaşları çatılırken bana biraz daha yaklaştı ve yüzümü avuçlayıp yüzümü inceledi. "Ne kâbusu?"

Derin bir nefes aldım. "Akıl hastanesindeyken," dedim ve henüz sakinleşmemiş kalbim hatırladıklarımla bir kez daha tekledi. "Bir adam tarafından saldırıya uğradım."

"Ne?" dedi Kaya gözleri irileşirken. "Ne saldırısı? Bunu bana neden anlatmadın?"

"Hastaydı," dedim pürüzlü bir sesle. "Durumu ağırdı. Beni şeytanın gönderdiğini düşündüğü için saldırdı bana." Titreyen ellerimi yüzüme kapattım. "Gözlerimi oymaya çalıştı."

Kaya'nın bütün bedeni kaskatı kesildi, çenesi kasıldı. Beni kendine çekip sakince sarıldığında eli yatıştırıcı bir dokunuşla sırtımı sıvazlıyordu. "Geçti," dedi yumuşak bir sesle. "Geçti güzel sevgilim. Sana kimse zarar veremez artık. Buradayım, yanına kimse yaklaşamaz."

"Biliyorum," diye mırıldandım başımı omzuna yaslayıp kollarına sığındığımda. "Biliyorum ama bu kâbus artık kronikleşti. Sürekli görüyorum ve çok sıkıldım."

KASIRGAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin