15. Bölüm

603 59 14
                                    


San arkadaşının onu dinlemediğini fark ettiğinde başını yana eğdi. "Yeosang beni dinliyor musun?"

"Lan anladım yeter başımı siktin Wooyoung'u öptün tamam." Yeosang bir an olsun susmayan çocuktan uzaklaşmaya çalıştıkça o devam ediyordu. "Pişman ettin beni yaptığım sürprize. Sus artık."

Yeosang başının dibinden ayrılmayan San'ın sözlerini duymamak için inadına kulaklarını kapatmıştı. Her şeye rağmen onları yaklaştırmak için attığı adımda başarılı olduğu için memnundu ama San bir an olsun susmuyordu. Aslında çok komikti şu anki halleri hatta kahkaha bile atabilirdi, sadece gıcıklığına takılmaya devam ediyordu.

"Sonuçlarını duymak istemiyor muydun? Tüm ortamı sen ayarlatmışsın istiyordun sen de bizim birleşmemizi hiç yan çizme." San olduğu yerde mutlulukla iyice kayarken bir yandan da birkaç saat önce yaşadıklarını düşünüyordu. Gerçekten sonunda istediğini yapıp Wooyoung'u öpebilmiş olmanın başarısıyla arkadaşını darlamaya başlamıştı.

Onun bir türlü yapamadığını Yeosang sayesinde Wooyoung yaptığı için 1-0 öne geçmişti onun için. Kendisinin de ilerde daha düzgün bir şey hazırlanması gerekecekti, baskı hissetmişti üzerinde. Wooyoung'un hoşuna gidecek yerleri şimdiden düşünmeye çalışıyordu arkadaşını konuşmalarıyla boğarken.

"Şu halini başkası görse ben bunu ringde benzetirim der ciddiyim." San inadına Yeosang'ın saçıyla oynayıp gülmeye devam ederken eline tokadı yedi. "Gitsene lan başımdan."

"Sadece sana yapabiliyorum ya. Benim yerime mutlu olamıyorsun değil mi kırıcısın." Yerinden kalkıp karşı koltuğa oturarak kollarını göğsünde birleştirdi. Arkadaşıyla inatlaşmak hoşuna gidiyordu.

Yeosang duyduğu şeyle sinirlendi birden. "Wooyoung'u sıkıştırıp senin için neler diyorum ayakta uyuyorsun birde gelmiş beni suçluyorsun öyle mi?"

"İşte bu yüzden her zaman bir numaram sen olacaksın." San onu övdükten sonra heyecanını yok sayamadı ve tekrar devam etti. "Bak şimdi tam bana bir şeyler anlatıyordu-"

Yeosang alnına vurup kafasını geriye doğru attı. "Başlıyoruz yine ellinci kez duymaya."

Yeosang her ne kadar isyan etsede onun şu anki halini eski haline tercih ediyordu. Suratını asmış herkese öfke kusan San'ı, üzüntüden yataktan bile kalkamayan San'ı hiç özlememiş, bu yüzden bir daha onları görmemek için de elinden gelini yapmıştı. Neyseki Wooyoung da artık ona eşlik ettiği için bu korkusu artık geçmişti.

"Ondan sonra anlattı işte böyle bana özledim dedi," San diğerinin sözlerine asla kulak asmadan heyecanını sabahtan beri anlattığı halde hâlâ ona yetmediği için devam ediyordu. "Sonra bende dayanamadım bilirsin bazen kötü çocuk hallerine giriyorum sonra işte birden çenesinden tutup kendime baktırdım. Bana bakmasıyla mahvoldu zaten hissettim ben o duyguyu. İkimiz de çok yükseldik orda zor durdurdum zaten kendimi lan."

Yeosang susmayan arkadaşının inadına başına kaldırıp gergin bir yüz takındı. "Zorladın yani çocuğu? İnanamıyorum sana."

"Hayır, kendisi geldi ilk bana." Ellerini olumsuz bir anlamsa sallayıp hemen ben suçsuzum görünümüne büründü. "Gayet sakindim ben aslında hem arkadaşın benden etkilenmişse yapacak bir şey yok."

Pişkin bir şekilde sırıtıp koltuğuna yayılan San gerçekten de etkilenmiş olmasını düşündükçe iyice heyecanlanıyordu.

"Çocuğun üstünde baskı kurmuşsundur onun da öpmekten başka çaresi kalmamıştır." Bu kez konuyu uzatan Yeosang olmuştu. San'ı sinirlenmeye başlamasına karşı gülümsemesini gizliyordu.

Damaged | Woosan |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin