Soğuk rüzgar bedenimi ele geçirdiğinde başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü. Anlık bir öfkeyle düşünmeden davranıp asla yapmamam gereken şeyi yaptım. Ayaz'ın üç günlük tanıdığı bir kıza kendi geçmişini anlatmayacağını Orkun hoca adı gibi emindi. Kendimi hiçbir şekilde savunamazdım. Ayaz söyledi desem Ayaz söylemediğini söyleyecekti ve onların gözünde bambaşka birisine bürünecektim. Bunun olmasına izin veremezdim ama çıkmaz sokağa çoktan girmiştim ve susmaktan başka yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
"Azra?" Orkun hoca kaşlarını çatarak beni iyice sorguya çektiğinde tüm herkes bana bir yabancıya bakar gibi bakıyordu. Hepsi merakla benden bir cevap bekliyordu fakat bir yandan Ayaz hakkında söylemiş olduğum şeyler hakkında fısıldaşarak konuşuyorlardı. Orkun'un Ayaz'ın amcasına olmasına mı yoksa Ayaz'ın tecavüze uğramasına mı şaşırsalar bilemiyorlardı. Ben de tüm herkese bakarak "Iıı... şey..." diyordum ama asla devamı gelmiyordu. Elimi yüzüme bulaştırdığım için Orkun hocanın ezici bakışları altında kaldığım esnada bir anda hiç beklemediğim bir şey oldu.
"Ben anlattım." Ayaz yanı başımda belirip ifadesiz bir şekilde karşısında duran amcasına mavi gözleriyle baktığında şaşkınlıktan gözlerim kocaman açılmıştı. Normal bir şeyden bahseder gibi oldukça rahat olması beni afallattırmıştı. Bunu gerçekten söylemiş miydi? Neler oluyordu böyle?
Orkun hoca bir kaşını havaya kaldırdığında "Ömrün boyunca kimseye anlatmayıp üç günlük tanıdığın bir kıza mı bunları anlattın Ayaz?" dedi sorgularcasına. Orkun hoca her ne kadar haklı olsa da beni bu kadar küçük görmesi beni sinirlendiriyordu. Kendi yaptığı ayıbın üstünü kapatıp okları bana çeviriyordu.
"Evet, bir sorun mu var amca?" Ayaz ifadesizliğine devam ederek tıpkı amcası gibi bir kaşını havaya kaldırdığında Orkun hoca daha fazla uzatmaması gerektiğini anlamış olmalıydı fakat Ayaz'ın bu kadar sakin olması onu afallattırmıştı. "Benim tanıdığım Ayaz değilsin. Sen tüm herkesten uzak duran sinirli birisiydin. Geçmişinden kurtulmuşa benziyorsun ve buna sevindim."
Geçmişinden kurtulmuşa mı benziyordu? Hayır, kurtulmamıştı. Gözlerinde ve ruhunda hala geçmişinden kalan küçük parçalar vardı ancak Ayaz sadece bunu iyi saklıyordu. Onu ben anlıyordum ve görüyordum da. Bu kadar basitleştirmesine izin veremezdim. "Sen kör biri-" diyerek öne atıldığım esnada Ayaz, kolumu kavramasıyla beraber beni peşinde sürükleyerek bahçeye doğru götürüyordu.
Şaşkınlıkla kolumu tutan eline baktığımda tüm herkesin garipseyen gözlerinin de bizim üzerimizde olduğunu biliyordum. Ayaz kolumu tutuyordu ve bunun ona acı verip vermediğini fazlasıyla merak ediyordum. Ona işkence edemezdim. Saniyeler sonunda ise bahçeye vardığımız da kolumu hızla bıraktı ve tam karşımda durdu. "Orkun'un amcam olduğunu ve benim tecavüze uğradığımı nereden biliyorsun?"
O başını eğerek bana baktığında ben de başımı yukarı kaldırmıştım. Bana sorgulayan gözlerle dikkatle baktığında öfkeli olmasını bekliyordum ancak öyle değildi. Ben ne cevap vereceğim diye düşünürken gözleri yeterli olmalıydı. "Çünkü gözlerinde ki kanayan yaralar her şeyi gösteriyor."
Ayaz benden bunu beklemiyor olmalı ki ki gözlerinde ki sorgulayan ifade silindi. Yerini şaşkınlık aldığında o duygunun arkasında çığlıklar koparan geçmişini karanlığa rağmen görebiliyordum. Acı çekiyormuş gibi yutkunduğunda geçmişinde babasının ona karşı olan dokunuşlarının vücudunu sardığını hissetmiş olmalı ki anlık olarak titredi. Bu hareketi karşısında paramparça olduğumda nefes alıp verişlerinde bile zorluk çektiğini görüyor olmak boğazıma büyük bir yumrunun oturmasına neden oldu. Tam karşımda geçmişi onu ele geçirmişti ve acı çekiyordu. Şu an bedenen buradaydı lakin ruhu seneler öncesine gitmişti. Donuktu. Onun karanlığıyla yüzleşmeye korkuyordum. "Hangi işkence seni ele geçirdi Ayaz?"
![](https://img.wattpad.com/cover/309428995-288-k225937.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstila
Aksi"Buradan ikimizin bedeni sağ çıkamayabilir ama sen ikimizin kalbini yaşatıyor olacaksın." Bir yaz kampına eğlenmek için giden yüzlerce genç. Orman da hepsi on beşer gruplara dağılmış. Fakat başlarına geleceklerden hiçbirinin haberi yok. Bir istila...