Bölüm 24

282 31 0
                                    

Buğra hala inanamıyordu. O kadar sene sonra tam da İlkay'ın yanındayken Tuğçe'yle karşılaşmaları olacak şey değildi. İlkay önemsemediğini söylemişti ama tavırlarından belliydi. Apaçık sinirlenmişti. Aslında bir açıdan kıskanması iyiye işaretti. Sevildiğini gösteriyordu. Yine de sevdiği kadının kalbini kıracak bir şey yapmak bu dünyada isteyeceği son şey olurdu.

"Oğlum iyi misin?"

Annesinin seslenmesiyle derin düşüncelerine bir son verip kendine geldi.

"İyiyim anne."

"Yani ne bileyim biraz durgun gibisin."

"Evet evladım, bak çorbana bile dokunmadın."

"İyiyim babaanne. Ufak bir mesele vardı onu düşünüyordum sadece."

Evdekileri alarm durumuna sokmaya gerek yoktu. Silkinip çorbasını içmeye devam etti.

Yemek bittikten sonra da müsaade isteyip odasına çekildi. İlkay'ın gönlünü almalıydı. Ama nasıl?

Yatakta uzanmış ne yapacağını düşünürken saate bakmak için telefonuna uzandı. Telefona bakarken takvimine işaretlediği bir tarih dikkatini çekti. Doğru ya, o gün maç vardı! İlkay'ın kardeşleri için bilet alacaktı.

"İşte beklediğim fırsat."

Hemen yataktan doğrulup Murat'ı aradı.

"Alo"

"Alo Buğra, nasılsın?"

"İyiyim Murat, sen nasılsın?"

"İyiyim ne olsun.."

Uzatmadan konuya girse iyi olacaktı.

"Murat senden bir iyilik isteyeceğim."

"Elimden gelen bir şeyse seve seve."

"İyi dinle o zaman" deyip anlatmaya başladı.

İlkay buna kesin bayılacaktı.

***

Erdem ilişkilerinin artık rayına girdiğini düşünüyordu. Sadece tek bir sorunları vardı o da kendilerine vakit ayıramamak. Ya hastanede oluyorlardı, ya nöbette ya da arkadaş gruplarıyla bir yerlerde. Başbaşa kaldıkları zamanların sayısı bir elin parmağını geçmiyordu.

Başlangıç olarak Pelin'i evine davet edecekti. Nasıl tepki vereceğini kestiremese de şansını deneyecekti.

Son hastası gidince üzerini değiştirip eşyalarını aldıktan sonra odasından çıktı. Pelin'in odasına geldiğinde kapısı kapalıydı. Kapının önünde de bir hasta vardı.

"İki hastası kaldı demek."

Boş bir yere oturup beklemeye başladı.

İçerideki hasta çıkınca dışarıdaki hasta girdi. O da sadece rapor göstereceği için işi çok uzun sürmemişti. Son hasta da çıkınca kapıyı tıklatıp odaya girdi.

"Girebilir miyim?"

"Gel gel, benim de şimdi bitti işim."

"Biliyorum, hastalarının gitmesini bekliyordum." dedi gülümseyerek.

"Bak sen."

"Pelin hanım, ben çıkıyorum."

"Tabii Derya, iyi akşamlar"

"İyi akşamlar. " deyip Derya odadan ayrıldı.

İşte tam sırası!

"Bu akşam bir planın var mı?"

Gereksiz İşler MüdürüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin