Gereksiz İşler Müdürü

Bölüm 8

Amisos Tur sunumundan sonra nihayet eski rutinime dönebilmiştim. Fazla mesailer sayesinde proje neredeyse bitmek üzereydi. Bu yüzden de tüm hafta elimdeki diğer işlere zaman ayırdım. Haftasonuna rahat bir kafayla girdim sonuç olarak.

Cumartesi uyanınca yatakta bir güzel gerindikten sonra ilk işim horozlu çalar saatime bakmak oldu. Babaannemden almıştım bu saati. Birkaç kez bozulmuştu ama her seferinde atmaya kıyamadığım için paraya bayılıp tamir ettiriyordum.

Saat sekizdi. Vay be, bir cumartesi günü İlkay Ocak sabahın sekizinde kendiliğinden uyandı. Bu tarih bir kenara not edilmeli. Normal şartlarda öldürseler bu saatte kalkamam.

Yataktan fırlayıp salona geçtim. Pelin henüz uyanmamıştı. Bugün şaşırtma sırası bende. Yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geçip kahvaltı hazırlıklarına başladım.

Balkona mükellef bir kahvaltı hazırladıktan sonra az geriye çekilip masaya alıcı gözle baktım. İyi iş çıkarmışım.

Gayet haklı bir gururla "Dışardaki anormal derecede pahalı serpme kahvaltılar halt yesin" dedikten sonra tekrar salona girip bilgisayarımı açtım. Youtube'dan Beyonce'un Single Ladies şarkısını bulup son ses açtıktan sonra Pelin'in odasına daldım.

"All the single ladies, all the single ladies."

Pelin bir anda sıçradı yataktan.

"Ne oluyor ya sabah sabah?"

"O o ooo! O o ooo" diyerek şarkıya eşlik etmeye devam ettim. Bir taraftan da dans ediyordum.

"Haydi, Pelin kalk"

"İyi saatte olsunlar mı geldi kızım?"

"Uyanasım geldi bugün ne var. Kalk hadi kahvaltı hazırladım."

"if you liked it then you should have put a ring on it" diyerek şarkıya eşlik etmeye devam ediyordum bir taraftan da.

"Tamam tamam kalkıyorum. Delisin yeminle. Başka bir şey demiyorum."

"Hadi hadi" deyip tekrar salona geçtim.

Pelin gelene kadar şarkı bitmişti. Mecbur müziği tekrar başa sardım. Bu sefer o da kahkahalarla eşlik ediyordu bana. İkimiz de deliler gibi hem şarkı söylüyorduk hem de dans ediyorduk. Biz böyle delirirken ding dong kapı çaldı. Dans ede ede kapıya koştum. Gelen Cihan'dı.

"Ne oluyor size sabah sabah" dedi gözleri yarı açık yarı kapalı. Uykudan yeni kalkmıştı belli.

"Uyandırdık mı?"

"Yok canım uyanmıştım zaten de sesi duyunca merak ettim."

"Haftasonu ev arkadaşımla delirmeceler." dedikten sonra devam ettim "Kahvaltı yaptın mı?"

"Yok yapmadım henüz." dedi esneyerek.

"Süper. Gel hadi kahvaltı hazırladım."

"Dur anahtarı alayım o zaman." deyip evine döndü tekrar.

"Kapıyı açık bırakıyorum girersin içeriye" deyip salona döndüm ben de.

Şarkıyı tekrar başa sardık tabii. Biz tepinirken Cihan da geldi. Garibim deli bunlar der gibi bakıyordu.

"Single Ladies diye eşlik etmiyorsan sözlere takılma, gel hadi" dedi Pelin.

"Yok kalsın, ben böyle iyiyim siz devam edin." dedi ellerini bana dokunmayın dercesine kaldırarak.

"Sen geç balkona, şu menemen olsun biz de geliyoruz." deyip tepinmeye devam ettim.

Beş, on dakika sonra menemen olmuştu. O arada kurtlarımızı da dökmüştük. Pelin nihaleyi alıp balkona çıktı. Ben de tavayı kaptığım gibi peşi sıra balkondaki yerimi aldım.