Bölüm 37

13.6K 354 22
                                    

          Merhaba Herkese :) Fazla ara vermeden yeni bölümü yazıyorum sizler için. Herkese meraklı yorumlarından dolayı teşekkür ederim arkadaşlar. Medya da ki Fatih. Düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim. Sevgilerimle...


       Dudaklarımdan akan kan ve dişlerimin sızısı beynimde zonkluyordu. Ağzımda ki o ekşimsi kan tadı gırtlağımdan süzülürken acı bir tat bırakıyordu. Lanet olsun sanırım dişlerim alt dudağımı kesmişti. Ağlamaya fırsat bile bulamamıştım. Aslında bunu hakediyordum bu adama geri dönmekle...

      Elimle ağzımı tutup Abdullah'a kin dolu bakışlarımı çevirdim. Tek kelime bile etmemiş edememiştim. Yüzümde ki kanı gördüğünde panikleyip elini yanağıma götürmüştü. Dudağımı oynayıp konuşamıyordum bile, hoş konuşmakta istemiyordum. Arka koltukta duran çantama uzanıp içinden kağıt peçete aldım. Arabanın kapı kolunu kendime doğru çekip açtığım da kendimi dışarı atmıştım. Onun '' Nereye gidiyorsun ? '' diye seslenmesini umursamıyordum bile. 

      İner inmez gelen taksiye el edip durmasıyla birlikte içine attım kendimi. Yarım yamalak konuşmayla en yakın hastaneye gitmek istediğimi söyledim şoföre. Öyle kötü sızlıyordu ki dudaklarım ve dişlerim anlatılamaz bir duyguydu bu... Dilimle dişlerimi kontrol ettiğimde eksik yoktu, anlaşılan dişlerim kırılmamış sadece vurmanın etkisiyle darbe aldığı için ağrıyordu.

     Hastanenin acil servisine yanaştığımız da bir elimle dudağım da ki peçeteyi tutuyor diğer elimle de cüzdanımdan para çıkartmaya çalışıyordum. Dudağım ve yüzüm fena halde şişmişti. Acile girdiğim de hemşireye yüzümü gösterip önündeki kağıda konuşamadığımı yazdım. Beni hemen doktorun yanına götürüp durumu anlattığın da kır saçlı gözlüklü doktor amca peçeteyi alıp dudaklarıma bakmıştı. Alt dudağımı aşağı doğru çektiğinde acıyla birlikte ağlamaya başlamıştım.

- Operasyon odasını hazırlayın. Dişler dudağı kesmiş dikiş atılacak.

Ellerim ile yaptığım işaretlerden anlamış olacaktı ki bana açıklama yapma gereği duymuştu doktor amca. 

- Dişleriniz iyi durumda ama alt dudak çok fazla kesilmiş ve dikilmezse kapanmayacak. Oldukça da derin.

     Hemşire odadan ayrıldığında saate baktım. Gece yarısı 00:08 i gösteriyordu. İlk aklıma Fatih gelmişti aramak için çünkü ben iğneden oldum olası korkardım. Telefonu elime alıp ona mesaj yazdım.

'' Özür dilerim. Bu saatte rahatsız ediyorum ama Özel Medicana Hastanesindeyim ve sana ihtiyacım var. Konuşamıyorum dudaklarıma dikiş atılacak. ''

    Mesajı göndermemin üzerinden henüz bir kaç dakika bile geçmeden cevabı gelmişti. 

'' Yola çıktım. Hemen geliyorum ''

      Yaklaşık 10-15 dakika sonra Fatih bulunduğum katta görünmüştü. Şişen yüzüm, vurmanın etkisiyle moraran gözlerim ve kesilen dudağımla ona bakıyordum ve ağlamamak için kendimi zor tutuyordum şuanda. Bana yaklaştığın da başımı göğsüne yaslayıp;

- O şerefsiz yaptı değil mi bunu? Ağlama lütfen geçecek hepsi. Emin ol unutacaksın.Ben hep yanındayım.

       Öyle kötü ağlıyordum ki... Canımın acısına yüreğimin de acısı karışmıştı... Kalbim kanıyordu sanki dudaklarım yerine. Hemşire beni operasyon odasına alırken Fatih de benimle gelip elimden tutuyordu. Doktor uyuşturduğunda hissetmiyordum ama yine de elimi tutması bana en büyük destekti.

İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin