Bölüm 63

6.8K 247 27
                                    


         Yüzündeki hırçınlık, gözlerinde ki ateş birazdan kopacak kıyametin habercisi gibiydi. Korkmaya başlamıştım iyice. Ya beni eskisi gibi döverse diye düşünüyordum içimden.

- Peki Esra. Madem gerçekten mutlu değilsin, sürdürmenin anlamı yok. Yıllardır benim çabamla ayaktayız. Her fırsatta gitmek istedin. Yarın git aile mahkemesine ver dilekçeni. Kaan ile de uygun bir dille konuşur anlatırız.

        Duyduklarım karşısında şok olmuştum. Abdullah kabul etmişti. Benim gitmemem için neler yapan adam artık pes etmişti. 

- Çok teşekkür ederim anlayışın için. Gerçekten yürütemiyordum daha fazla.

     Elimi tokalaşmak için ona uzattığım da elim hava da kalmıştı. İçin de yaşadığı acı gözlerinden okunuyordu. Yıllar önce de buna benzer acıları yaşamıştık defalarca hem de...


      Parmağımda ki yüzüğü çıkartıp öylece masaya bırakmıştım. Önüne... İşte esaretim sonunda son bulmuştu. 10 yıla yakındır Abdullah'ın himayesi altındaydım. Dayak yemiş, defalarca aldatılmış ve defalarca mükemmel yalanlarla kandırılmıştım. Kaan artık büyüdüğü için bu duruma alışabilirdi. Sonuçta bende babasız büyümüş ve bu duruma alışmıştım. Hem Kaan babasız kalmayacaktı ki. Ben onu babasından asla koparmayacaktım. Sadece artık kendimi daha fazla küçük düşürmek istemiyordum.  Aynaya baktığımda kendimle gerçekten gurur duymak istiyordum. 10 koca yıldır yuvam bozulmasın aman çocuğum etkilenmesin diye neler yaşamıştım. Artık bitmişti. Artık Esra Gündoğdu olarak tek başına hayatıma gururumla devam etmeliydim.

            Ertesi gün yatağımda gözlerimi açtığım da Abdullah'ın artık hayatımda olmayacağını bir kez daha hatırlamıştım. Yanım boştu. Oda da kokusu yoktu. Yoo hayır bu sefer özlem duymuyordum ona. Onun kokusu bana her zaman zarar vermişti buna emindim. Hem son 6 - 7 aydır aramızdaki cinsellik bile bitmişti. Kendi kendime yaşadığım tatminler ile hayatımı sürdürüyordum.

      Yatakta doğrulup ayağıma pembiş terliklerimi geçirdim. Bunları okul kermesinden almıştım. Elimi yüzümü yıkamak için wc ye gittiğim de bu sabah ayna da kendimi gerçekten farklı görüyordum. Daha dinç, daha onurlu, daha kadınsı ve daha sağlam basan bir kadın.

   22 yaşında bankada çalışırken tanımıştım Abdullah'ı. Defalarca gönderdiği çiçeklerin ardından çıkmıştı karşıma. Sonra da binbir ikna ile birlikte girmişti hayatıma. Tabii onunla birlikte Sibel, Aysun ve diğerleri... 10 yıldır koskoca 10 yıldır bir sürü kadınla uğraşıp en güzel gençlik zamanlarımı ona harcamıştım. Yazıktı geçen zamana. Artık kaybedecek tek bir günüm bile yoktu.

   Yaptığım banyonun ardından oje mi sürüp makyajımı tamamlamıştım. Üzerime,üzerinde siyah biyeleri ve çizgileri olan kızmızı bir elbise giyip siyah stilettolar ile de tamamlamıştım. İşte şimdi hazırdım. Gardırobumu açıp hangi çantayı kullanmam için karar vermem gerekiyordu. İşte şu siyah deri çanta bugün için uygundu. Eşyalarımı kullanacağım çantanın içine yerleştirip evden dışarı çıktım.

                          Bu gün geriye kalan hayatımın ilk günüydü !!!

      Önce şirkete gidip işlerimi tamamlayacak daha sonra da mahkemeye gidecektim boşanma dilekçesi ile ilgili.  Direksiyonu kavrarken fark etmiştim. Parmağım boştu bugün. Dün akşam alyansımı Abdullah'ın önüne bırakmıştım. Sahi o napıyordu? Belki diğer sevgilisinin yanındaydı? Ya da kızının annesine gitmişti? Ya da yeni birini bulmuştu. Tam ondan beklenecek bir davranıştı sonuçta.

İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin