Bölüm 50

12.7K 346 13
                                    

Selam Herkese. Medyadaki Esra'nın gelinliği arkadaşlar. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum mutlaka. Ve lütfen çevrenize de tavsiye etmeyi unutmayın. Sevgilerimle...


     Abdullah'ın keskin freniyle buz yolda sert bir ses yükselmişti. Bize doğru gelen kamyon resmen önümüzden kayıp yandaki bariyerleri aşarak boş arsaya geçmişti. Biz ise yaşadığımız olayın şokuyla donup kalmıştık. Emniyet kemeri hayat kurtarır diye boşa demiyorlardı. Eğer takılı olmasaydı biz çoktan o fren hızıyla arabadan uçmuş olurduk. 

     Abdullah emniyet kemerini açıp bana sarılmış bir vaziyette duruyordu. Korkudan ellerim titriyordu resmen. Az daha canımızdan olacaktık az önce. 

- Korkma bebeğim geçti herşey.

- Abdullah az daha ölüyorduk.     

       Bu cümleyi zar zor kurabilmiştim. Kasığıma giren ağrıyla yerimden sıçradım. Sanki kaslarıma bıçak batırıyorlardı. Ellerimi karnıma doğru ağrının etkisiyle bastırmaya başladığım da arabanın ön koltuğunda kıvranmaya başlamıştım. 

- Aşkım ölüyorum galiba. Sancım var.

      Abdullah yine şaşkınlıktan saçma sapan şeyler söylemeye başlamıştı.

- Ne oldu ya. Doğuruyor musun? Ama çok erken aşkım.

       Bacaklarımı kıpırdatamayacak kadar çok sancı girmişti kasıklarıma. Ne regl ağrısı ne de başka bişey bunun yerini tutmazdı eminim. Arabanın kapısının tutma yerini öyle bir sıkmaya başlamıştım ki tırnaklarım geçmişti. Korkmaya başlamıştım. Çünkü bu ağrının aynısını ilk bebeğimi düşürürken de yaşamıştım.

- Abdullah bebeğim düşüyor. Acil ambulans çağır.

          O an gözlerinde ki korkuyu Dünya'da ki hiç bişey de görmemiştim. Söylediklerimi duyduğunda içi yanmıştı sanki hissedebiliyordum. Eline aldığı cep telefonun tuşlarına bile titremekten basamıyordu.

- Abdullah lütfen sakin ol. Bak rica ediyorum sen böyle oldukça ben daha da panikliyorum yapma.

     Yüzüme bakarak;

- Tamam sakin ol bişey olmayacak bebeğimize.     dedi.

          Yüzünün ifadesi anında netleşmiş, ellerinin titremesi anında hafiflemişti. Nasıl biriydi bu? Bu kadar çabuk insan nasıl değişebilirdi? Sanırım askerliğin verdiği bir avantajdı ruh halinin bir anda değişmesi ve duygularına hakim olabilmek.

- Alo. Ben acil bir ambulans istiyorum. Eşim sanırım bebeğimizi düşürüyor. Tem otoyolu FSM yakınındayız. Yol çok buzlu ben getiremiyorum. Aracın dörtlüleri yanıyor. WV Tıguan bir araç.

         Telefonu kapattığın da yavaş yavaş geri giderek aracı güvenli bir yere almıştı. Önümüzden kayan kamyon boş araziye girdiği için herhangi bir kaza durumu olmamış sadece araçta biraz hasar meydana gelmişti o kadar. 

      Arabayı emniyet şeridine çekip dörtlüleri yaktığında sancım hala devam ediyordu. Buram buram terlemiş ellerimi sıkmaktan tırnaklarım etlerime saplanmıştı. Abdullah ise sürekli sakin olmamı derin nefes almamı söylüyordu. Ambulansa bindiğim de Abdullah da benim yanıma binmiş sıkıca elimi tutuyordu. Bilal'i arayıp arabayı yedek anahtar ile almasını ve hastaneye gelmesini söylemişti. 

        Hastaneye girdiğimizde acil kadın doğum polikliniğine alınmıştım. Abdullah artık hastanede olduğumuz için soğuk kanlılığı bırakmış, ağlamaklı gözlerle beni öpüyor teselli ediyordu. Ultrasonu çeken doktorun yüzüme bakmasıyla birlikte benden önce Abdullah yine sorulara başlamıştı. 

İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin