Bölüm 8

20.2K 494 2
                                    

Abdullah ile birlikte tüm hızıyla ev arama çalışmalarımız devam ediyordu. Akşamları buluşup onun birliğinin yakınlarında kiralık evlere bakıyorduk birlikte. Ben de aynı zaman da şube de ki çalışmalarıma devam ediyordum. İşlerim iyice yoğunlaşmıştı nefes alacak vakit bulamıyordum bile. Eğer ev tutabilirsem naklimi evimin yakınındaki şubeye alabilecektim. Sevil ve Uğur ile bile doğru düzgün görüşemiyorduk, şube için de ki ufak tefek sohbetlerimizden ilişkinin güzel gittiğini biliyorlardı hepsi bu. Ev de ise durumlar kritikdi. Annem evden ayrılma kararıma saygı duymuştu ama o kadar uzağa gitmem hiçte hoşuna gitmiyordu.

Akşam iş çıkışı yine karşımda Abdullah'ı bulmuştum. Her zaman ki gibi arabaya yaslanıp kollarını da önünde birleştirmiş beni bekliyordu. Karşımda görünce şaşırmamıştım çünkü artık sık sık karşıma çıkmasına alışmıştım. Diğer yan yanda bu durum canımı sıkmaya başlamıştı. Her akşam buluştuğumuz için kendime ayıracak vaktim kalmamıştı ve onda kaldığım için de annem tarafından evde sorun oluyordu.

Arabaya bindiğimde kiralık bir ev bulduğunu onu görmeye gideceğimizi söyledi. Kızdığımı belli etmek istemiyordum o bu kadar çabalıyorken bu ona yaptığım bir ayıp olurdu. Yorgun olduğumu söyleyip koltuğa kafamı yaslamamla uykuya dalmam bir olmuştu. Arabaya bindiğim de annemi arayıp haber verdiğim için sorun yoktu.

Gözlerimi açtığım da bitkin bir haldeydim Abdullah yanağıma ufak bir öpücük kondurarak uyandırmıştı beni. Arabadan inmeden önünde durduğumuz ev hakkında kısaca bilgi veriyordu bana.

- Ev dördüncü katta bende sitede gördüm ama içi çok hoşuma gitti sevgilim. Teras kat ve çok şirin bir balkonu var. Umarım sende beğenirsin.

- Sen beğendiysen bende beğenirim zevkli sevgilim. diyerek arabadan indik.



Abdullah arabadan indiğimiz de ev sahibini arayıp geldiğimizi haber vermişti. Kapıya inen kişi ile tokalaşıp birlikte asansöre binip yukarı kata çıktık. Ev sahibi olan kişi kapıyı açıp içeri girdiğimiz de evin eşyalı olduğunu fark etmiştim. Demek ki bir kaç gün önce bahsettiği gibi eşyalı ev tutacaktı bana. Çünkü telefonda konuşurken benim eşya almak için zaman kaybetmemi istemediğini söylemişti Abdullah. Kapıdan girdiğimiz de ufak bir koridorun karşıladığı tatlı bir evdi bu. Üç odadan oluşuyordu aynı Abdullah'ın evi gibi. Birinde son derece zevkli döşenmiş oturma grubu ve yemek odası bulunuyordu. Diğer oda da siyah beyaz renklerin hakim olduğu ve duvarlar da dekoratif aynaların bulunduğu bir yatak odası vardı. Galiba bu adam gerçekten siyah ve beyaza aşıktı. Salondan terasa açılan kocaman bir kapısı ve büyükçe bir balkonu vardı. Terasta ki şömine ileride yapacağımız mangal partilerinin hayalini kurmamı sağlamıştı. Bu evi çok sevmiştim şimdiden.

Ev gezmemiz görmemiz bittikten sonra Abdullah ev sahibinin yanından uzaklaşmamız için gözleriyle mutfağı işaret ettiğinde ufak adımlarla mutfağa geçtim.

- Hayatım evi beğendin mi?

Bana kalsa eve bayılmıştım ama kirasının çok uygun olduğunu düşünmüyordum.

- Kirasının durumuna göre değişebilir diyerek güldüm.

- Sen beğendin mi? Kirayı düşünme karım değil misin ben vereceğim sonuçta.

Söyledikleri gülümsetmişti. Bu adam ne kadar benimsemişti beni.

- Peki o halde burasını beğendim tutabiliriz. dedim

Abdullah yanımdan ayrılıp ev sahibiyle konuşurken ben de evi geziyordum. Gerçekten çok hoşuma gitmişti bu ev. Sımsıcak gelmişti. Ilk kez sevgilim ile birlikte bir ev bakıyordum haliyle heyecanlıydım. İçim de bir sürü hayal vardı BİZ ile ilgili. Ben bu evde yemekler hatırlayacaktım. Abdullah geldiğin de birlikte sohbet edip yemek yiyecek sarılıp oturacaktık. O terasta mangal yaparken ben de misafirlerimiz için hazırlık yapacaktım.

Hayallerimden Abdullah ' ın sesiyle sıyrıldım. Evi tutmuştu. Sevinçle boynuna sarıldığım da terasta onu öpücüklere boğuyordum.





İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin