Ben Kocanım ( Emek Serisi 1 )

Süprizler

Defne ve Poyraz orada geçirdikleri geceden sonra evlerine dönmüşler ve bir süre sakin kalmaya söz vermişlerdi. Sanki hiç sorunları yokmuş gibi davranacaklardı. Bu biraz kendilerini kandırmak gibiydi ama elden başka birşey gelmiyordu sonuçta.

2. gün Burak acilen Poyrazı ofise çağırınca poyraz gidip gitmeme arasında kaldı ama daha sonra defnenin benim yanıma da gülçin gelir otururuz biraz demesi ile gülçini eve çağırıp onun geldiğini görünce çıktı evden.

Gülçin defnenin onu çağırmasına şaşırsada özlemişti arkadaşını hem de çok. O nedenle poyrazın açtığı kapıdan girdiğinde ilk gözüne can arkadaşı takılmıştı. Poyraz çıkınca çekingence yaklaştı defneye. Geçen sefer ki o çıkışmasını unutamıyordu hala. Onun bu halini farkeden defne hatasınıda biliyordu o nedenle ondan önce davranıp sarıldı gülçine. Gülçin şaşırsa da hemen ayak uydurmuştu.

" Ay nasıl özlemişim ben seni ya " diyen kıza gülümsedi defne.

" Poyraz anlattı biraz çok yakınmışız " dedi ardından. İçeri geçtiklerinde iyice inceledi defneyi genç kız.

" Çok iyi görünüyorsun cidden iyisin değil mi ? "

" İyiyim gerçekten. Evet hala hatırlamıyorum ama yepyeni bir hayat kurdu sanki bana poyraz. Kendisini hatırlamayan bir kadını yeniden kendisine aşık etmeyi başardı. "

Kahkahasını tutamadı gülçin.

" Öyledir o romantik adam. Çok sevindim ama cidden iyi olmana , iyi olmanıza "

" Emin ol bende " dedi defne ardından eskilerden yenilerden bir sürü şeylerden bahsettiler. En son yaptığı şeyi defneye anlattı gülçin.

" Aaa ben yapamazdım heralde öyle birşey " dedi utanarak.

" Ay ne utanacaksın ki hele sen yani kocan o senin defne hem düşünsene adam senin için nelerle uğraştı ve hala uğraşıyor onu biraz mutlu etmek istemez misin he "

Biraz düşündü defne haklıydı aslında gülçin. Poyraz onun için o kadar çabalamışken kendisi ufacık birşey yapabilirdi sanki , yapmalıydı yani.

" Nasıl yapıcam peki öyle kıyafet falan lazım sanki "

Gülümsedi haince gülçin. Hemen hazırlanıp dışarı çıktılar. Geçen sefer kendisi için gittiği mağazada bu sefer defne için alışveriş yaptılar. Defne zümrüt yeşili bir takım beğenmişti. Öyle güzel bir takımdı ki kendisi bile üzerinde gördüğünde şaşırmıştı. Oradan çıkıp bir giyim mağazasına girdiler oradan da şık bir gömlek elbise tarzı birşey aldılar. Ardından eve geçip evi hazırladılar. Gülçin bunun ardından defneyi yalnız bıraktı. Defne hazırlıkları tam gaz devam ettiriyordu ama hala net olarak nasıl yapacağını bilemiyordu. En iyisi doğaçlama diye düşünerek rahatlatmaya çalıştı kendisini. Çok geçmeden kapı sesi duyduğunda heyecanlandı.

" Defneem " diye seslenen adama cevap vermedi. Tıkırtılar duyuyordu demek ki poyraz ceketini asıyordu.

" Gülçin " diye denedi bu kez şansını poyraz ama yine cevap alamadı.

" Nereye kayboldunuz ?" diyerek salona girmişti ki gördüğüyle gözleri büyüdü. Defne ışıkları kısmış masanın üzerine güzel atıştırmalıklar koymuş ve olanca güzelliğiyle kendisine bakıyordu. Asker yeşili gömlek elbisesi , kıvırcık saçları ve doğal güzelliğiyle gülümseyen kadına bakarken yutkundu. O yutkununca adem elması öyle belirginleşmişti ki Defne içinden gelen oraya dudaklarına değdirme isteğine karşı koyamadı. Adamın yanına gelip öncelikle " Hoşgeldin " dedi yanaklarına öpücük kondurarak. Beklemeden de hemen adem elmasına değdirdi dudaklarını. Poyraz ise öylece kala kaldı. Ne oluyordu ki şu an şurada. Genzini temizleyip " Defne " dedi ama sesi öyle boğuk çıkmıştı ki. Defne daha çok moda girdi onun bu haliyle.

" Efendim sevgilim " dedi defne adama hala öpücüklerini sunarken.
Dilide işin içine girmişti ve bu poyrazın hepten uçmasını sağlıyordu.

" Ne ne yapıyorsun ?" dedi zorlukla. Defne kıkırdadı ama işini yarım bırakmadı.
" Çok güzel şeyler bebeğim çok güzel şeyler "

Gecenin geri kalanı defnenin yaptıklarıyla kalp krizi geçirme riski altında geçirmişti poyraz çünkü böyle birşey olamazdı yani. Bir kadın hem bu kadar seksi olup hem bu kadar masum olabiliyordu anlamıyordu.
En sonunda yan yana yatağa nefes nefese düştüklerinde birbirlerine bakıp gülümsediler.
" Seni seviyorum " diyerek adamın göğsüne sıkı sıkı sarıldı defne.
Gülümsedi adam insanın sevdiği insan tarafından sevilmesinin güzelliğini ve mutluluğunu yaşıyordu.
" Bende seni çok seviyorum "

Burak kendisine inanamıyordu. Gerçekten oturmuş bir kızla öylece havadan sudan muhabbet ediyordu şu anda ve yatağa atmak düşüncesi bile aklında ilk sıralarda değildi. Ne yapıyordu bu deli acaba kendisine. Şu anda ilgi kendisine en güzel dolma nasıl yapılıyor onu anlatıyordu. Konu buraya nasıl gelmişti onu bile anlayamamıştı ama şu an konuşmadan zevk alıyordu. Deliriyor olmalıydı.
" Hayır bence en güzeli fırın dolma ben tencerede sevmem" yazıp gönderdi. Annesinin öyle yaptığını hatırladığı için öyle demişti.
" Yaa sen benim yaptığım tencere dolmasını yemediğin için öyle diyorsun bir yesen başkasını gözün görmez "
İlginin bu dediğiyle içi sıcacık oldu. İlginin yaptığı yemeği yemek onunla güzel sohbet etmek harika olabilirdi şu an ama ilgi konuştuğunun kendisi olduğunu bilse yemeğin içine kesinlikle zehir doldururdu. Olsun be hayali yeter diye düşündü.
Aradan geçen 2 günde defne ve poyraz hala doktora birşey diyememişti bunu düşünmeye vakitleride yoktu aslında çünkü metenin hazırladığı süpriz düğün için uğraşıyorlardı. Burak , defne ve poyraz sabah toplaşmışlar gülçini nasıl hazırlamaya ikna ederiz onu düşünüyorlardı.
" Ya defne arasın uydursun işte bişeyler " dedi burak arkasına yaslanırken.
" Ne uydurucakmışım acaba ben allah allah hasta bir insanım ben aklım yerinde değil ne uydurabilirim "
Gözlerini devirdi poyraz.
" Aman atışmayın yeter ben bulucam şimdi bişeyler "
Telefonu alıp kulağına götürürken herkes onu izliyordu. Poyrazın bir elin telefonda diğeri çenesindeki hafif kirli sakalını okşarken öyle çekici görünüyordu ki. Defne onu izlerken yutkunmaktan geri kalamadı. Şu an aklından geçenlerin haddi hesabı yoktu ve hepsinin yaş sınırı +18'di.
Yalandan öksürdü burak.
" Yenge öyle bir bakıyorsun ki porno film başlangıcı mübarek "
Kızardı genç kadın yani evet düşünceleri o yöndeydi ama böyle suratına vurulunca ister istemez utanmıştı.
" Burak topla o ağzını yeminle dağıtırım " dedi poyraz sertçe. Defnenin bakışlarının oda farkındaydı elbet ama işte ne yapsın bir tutmalıydı kendisini.
Gülçin telefona açtığında ona çalıştıkları bir firmanın bir kokteyli olduğunu fakat defnenin dahatsız olduğu için katılamayacağı için kendisine eşlik edemeyeceğini söyledi. Kendisinden ona eşlik etmesini rica etti. Gülçin arkadaşına tabiki yardım ederdi.
" Olay bu işte " dedi telefonu kapattığında poyraz.
" Lan birde yalan profesörü benim ama adama bak nasıl uydurdu öylee"
Dedi burak gözlerini büyüterek.
" Hadi oğlum sen git bizde hazırlanacaz falan anca hadi canım" diyerek kovdu evden burağı poyraz.
" Az önce sen nasıl bakıyordun bir daha bak bakayım öyle " diyerek defneye sordu üzerine yürürken.
Defne kaçmak istemiyordu ama biraz cilve yapmak iyi olabilirdi. Yatak odasına doğru koşarken " Öyle bakmam için haketmen lazım yakışıklı " diye bağırdı.
İkili 2 saaten sonunda duşlarını alıp hazırlanmaya başladılar.
Defne pembe dizlerinin üzerinde biken uçuş uçuş bir elbise giymişti. Elbisenin dantel detayları ve o şirin rengiyle çok güzel görünüyordu. Poyraz ise siyah bir takım giymişti, karısına uyumlu olmak içinde pembe bir kravat takmıştı. Saçlarını bol bir örgü ile dağınık topuz yapan defne hafif makyajıylada hazır olmuştu.
" Düğünde gelinden güzel olmak yasak değil miydi ?" diye sordu poyraz.
" Lütfen cıvıma poyraz yürüyemiyorum zaten , oturamıcam da orası kesin. Mesafe koy araya sen "
Dudağını buruşturdu poyraz ve bir eliyle çenesini okşarken diğerini beline koydu.
" Şöyle seksi hareketlerde yapma " diyerek odadan çıktı defne. Poyraza kızgın davransada içten içe hala yatak odasına dönmek istiyordu. Fakat buna ne vakit vardı ne de vücudu buna dayanabilirdi.
İkili evden çıkarken arkadaşlarını mutluluklarına şahit olacakları için aşırı mutluydu.