Ben Kocanım ( Emek Serisi 1 )

Sorumluluk

Hep birlikte kahvaltıya geçtiklerinde defne önündeki kreplere ağzı sulanarak bakıyordu. Öyle çok yemek istiyordu ki şu an onları o nedenle kimseyi beklemeden bir tanesini tabağına alıp yemeye başladı. Çay doldurduğu için arkası dönük olan poyraz önüne döndüğünde karısının kıtlıktan çıkmışçasına krepe saldırdığını gördüğünde kahkahasını zor tuttu. Yavaşça çayını karısının önüne koyup yerine geçti oda ve yemeye başladı defneden ziyade sakin bir biçimde.
Defne ise bir ondan bir bundan ağzını dolduruyordu sürekli. Yemediği hiçbirşey kalmamıştı sofrada. Onun bu hali hem babasının hemde poyrazın dikkatini çekmişti fakat ikiside sessizliği tercih ettiler.

Gülçin hayatındaki en mutlu sabaha uyanmıştı. Kafasını kaldırıp göğsünde yattığı adama baktı aşık gözlerle. Kırpık uçlarını bile ayrı ayrı seviyordu metenin , hepsini tek tek öpesi vardı.
Kafasını yerine geri yerleştirip derince kokladı hastası olduğu kokuyu ve bir öpücük kondurdu metenin göğsüne. Hiç düşünmemişti böylesine aşık olacağını , kendisini hemen kaptırabileceğini.
Annesi ve babasının sürekli ettiği kavgalar , birbirlerini aldatmaları bunları gördükten sonra asla yaşayamam dediği birşeyi yaşıyordu şu an. Bunun için bütün şükürlerini gönderdi gökyüzüne , böyle bir adamı ona nasip ettiği için...
İlgi kendisine gelen iş teklifi telefonuyla güne harika başlamıştı. Dans ederek banyosunu yaptı , şarkı söylerken saçlarını kurutup şekillendirdi ve nimete ayıp olmasın diye sakince atıştırdı.
Hevesle aştığı yolların sonunda plazaya ulaştığında gülümseyerek baktı binaya.
Herşeyin başlangıcı olabilirdi bu binada yaşayacakları. İçeri girerek danışmadaki bayana cengiz beyle görüşmesi olduğunu söyledi.
Danışmadaki bayanın yönlendirmesi ile 12. kata çıkarak cengiz beyin odasına geldi. Cengiz bey olarak beklediği şahıs böyle orta yaşlı biriyken şu an karşısındaki adam 30'lu yaşların başlarında gayet yakışıklı biriydi. Alıcı gözle bakıldığında gerçekten oldukça yakışıklı bir adamdı.

" Hoşgeldiniz ilgi hanım böyle buyurun lütfen "

Genç adama gülümseyip yerine geçerken etrafa göz atma fırsatı olmuştu İlginin. Genelde kahverengi gibi kasvetli renkler yerine oldukça ferah renklerde döşenmişti burası özellikle menekşe renginin kullanılmasına bayılmıştı ilgi.

Cengiz beyde yerine geçtiğinde görüşme başlamış bulunmaktaydı.

" Siz avukat olduğunuza eminsiniz değil mi ?" diye sordu cengiz bey önündeki ilginin dosyasını incelerken.

" Tabiki eminim niye böyle bir soru sordunuz ki ?"

Kafasını kaldırıp ilgiye bakarken yarım ağız gülümsedi cengiz.

" Çünkü bir avukata göre fazla güzelsiniz manken falan olmalıydınız bence "

İlgi normalde olsa bu sözler üzerine adamı buraya gömerdi ama bu adamdan değişik bir güven algılamıştı. Bunun için içten şekilde gülümsedi.

" Benden bekleneni yapmayı sevmem insanları şaşırtmayı severim "

Sıcak başlayan görüşme aynı sıcaklıkta devam etmişti ve en sonunda ilgi işe kabul edilmişti.

" Eee bunu kutlamak için bir kahve içelim " diyerek kahveleri istedi cengiz. İlgide memnuniyetle kabul etmişti.

Burak adliyedeki işini hallettikten sonra oldukça yorgun hissediyordu. Sabahın köründe oldukça zorlu bir davayı halletmişti yorgun olması normaldi yani. Kırmızı ışıkta durduğunda karşısındaki bina dikkatini çekti ve birden bire arkadaşını özledi. Arabasını kenara parkederek verdiği ani kararla arkadaşıyla bir kahve içmek istedi. Binadan içeriye girdiğinde geçen geldiğinde bir iki gece takıldığı danışmadan adını dahi hatırlamadığı kızın ağzı yırtılırcasına gülümsemesi ile bir tiksinti doğdu içine. Bu aralar hep böyle oluyordu , kızların çoğu davranışı kendisine yılışık geliyor ve tiksinti yaratıyordu. Kıza hiç yüz vermeden direk asansöre bindi ve cengizin odasına doğru yol aldı.