Defne artık poyrazın çalışması gerektiğini ona zorlukla inandırıp onu işe yolladı. Evet genç adamın sürekli yanında olması güzeldi fakat işlerinden alıkoyduğunu biliyor bu duruma üzülüyordu hem burakta yazık tek başına çalışıyordu.
Mutfakta etrafı toplarken telefonunun sesini duydu Defne. Aslında kimin olduğunu tahmin ediyordu ama işte yine de ne yazdığını merak ediyordu.
Telefonu eline aldığında yanılmadığını gördü defne mesaj poyrazdandı.
" Seni şimdiden özledim niye beni işe gönderdin ki " diyordu mesajda poyraz. Onun bu çocuksu haline kahkaha attı defne. Bu adamın her haline yeniden hayran oluyordu. Hatırlayıp hatırlamamak şu an için önemli değildi hatta yanında poyraz ve bebeği olduğu sürece hiçbirşeyin önemi yoktu.
" Bende seni özledim koca bebeğim ama ben ve bebiş için para kazanmalısın " yazıp mesajı cevapladı fakat bir süre sonra oda gerçekten kocasını çok özlediğini fark etti.
Bu farkındalıkla aceleyle odasına geçerek üzerini giyindi , saçlarınıtaradı özenle kocası için hazırlandı.
Taksiye bindiğinde ofisin yerini tarif etti ve sonra bunu nasıl yapabildiğine şaşırdı. Evet gitmişti kazadan sonra bir kez oraya fakat o zaman poyrazın arabasındaydı ve yola bakmamıştı bile.
Kendi kendini tebrik ederek indi taksiden ve ofisten içeri girmeden kapıdan kocasının kahkahasının yankılanmasını duydu , onunda yüzü güldü bu yankılanmayla. Önceden ne kadar seviyordu tam hatırlamıyordu fakat şu an bu adama ölünürdü resmen.
İçeri girdiğinde ise öylece kalakaldı defne . Çünkü az önce kahkahasının yankısıyla yeniden ayık olduğu adam o müthiş kahkayı bir başka kadınla konuşurken atıyordu hemde oldukça samimi bir hal içerisinde.
Kapının açılmasıyla kapıya dönen poyrazın karısını görünce gözleri aşkla ışıldadı fakat defnede o ışıltı öfke ışıltısıydı.
" Sevgilim hoşgeldin " diyerek karısına sarılan poyraz diğer herkesi unutmuştu bile defne ise hala o kadına bakıyordu.
"Hoşbuldum " dedi ama sesi hiçte neşeli değildi.
Bunu poyrazda fark etti ama gözlerine baktığı karısının hislerini anlayamadı o yüzden bir an önce yalnız kalmalılardı.
" Hayatım bak bu hanım benim okul arkadaşım burcu tanırsın aslında ama " diyerek o kadını tanıttı defneye. Adının burcu olduğunu öğrendiği kadın kendisine elini uzattığında nezaketen sıktı elini defne.
" İyi olmana çok sevindim defnecim. Sizi yine böyle mutlu görmek çok güzel "
Kadının söyledikleri güzel olabilirdi ama bu defneye itici geldiği gerçeğini değiştirmezdi.
" Sağolun " dedi yine soğuk bir gülüşle.
" Burcucum sen Burağı bekle ben karımı odama götüreyim izninle" dedi poyraz gayet kibar ama defne o cum ekini takılmıştı bir kere.
" Tabiki izin ne demek beklerim burda ben Eylülle"
Sekreter kızla birlikte burcuyu arkada bırakıp odaya girdiklerinde defne çantasını hışımla koltuğa bırakarak döndü poyraza.
" Sen niye öyle güzel güzel gülüyorsun elin kadınlarına niye o kahkaha sesini duyuruyorsun ?"
Poyraz gülsün mü ağlasın mı bilmiyordu. Bu güzel kadın her daim onu şaşırtabiliyordu.
" Sevgilim birşey yapmadım ki " dedi masumca karısına yaklaşmaya çalışırken. Defne onun kendisine yaklaşmasına izin vermeyip kaçtı ondan.
" Ay birde yapsaydın be adam. Bur daha kimsenin karşısında kahkaha atmayacaksın öyle bin kıskanç bir kadınım vallahi keserim senii "
Kahkasını tutamadı işte bu laflarla poyraz. Karşısında sinirden kıpkırmızı olmuş eli belinde duran bu minicik kadın onu kıskanıyordu.
Defne onun kahkasını yine hayran gözlerle izledi ve bir hışım adama yaklaşıp sertçe dudaklarına yapıştı. Canı bir anda kocasını isteyivermişti , hamileydi o yapılabilirdi böyle şeyler. Poyraz bu ani saldırıyı zevkle karşıladı ve iki ayık ayakta öpüşmeye başladı bir süre fakat defne yorulduğunu hissedip iyice poyraza yanaştığında poyraz ellerini karısının bacaklarına koyarak onu kucakladı. Defnede ayaklarını beline doladığında onunla birlikte ofisinde bulunan ikili koltuğa kuruldu poyraz.
Birbirlerine uzunca bir süre hasret kalmışlar gibi nefessiz kalana kadar öpüştüler.
Nefes molası için kocasının dudaklarından ayrılan defne bu sefer boynuna doğru yola çıktı ve adamın boşnuna yakıcı öpücükler kondurdu.
" Kimseye öyle güzel gülme bir daha " dedi iyice yüzünü boynuna gömerek. Poyraz bu masum kızı ölesiye seviyordu. İçine sokmak istemişçesine sımsıkı sarıldı karısına.
" Gülmem sevgilim yeter ki sen iste "Burak kabullenmişti artık ilginin onu asla affetmeyeceğini ve bu nedenle genç kızı serbest bıraktı. O gün poyrazın ilk okuldan arkadaşı bir bayanla görüşmesi vardı. Onunla görüşme bittiğinde uzun zamandır yapmadığı birşeyi yapıp karşısındaki güzel kadına öğle yemeğine çıkmayı teklif ediverdi. Zaten ortağınında karısı gelince odasına kapandığını duymuştu sekreter eylülden , herkes bir zevk peşindeydi o neden olmayacaktı ki. Zaten amca olacağını bile en geç o ögrenmişti sonradan gelen damat mete bile ondan önce duymuştu.
Burcuyla beraber güzel manzaralı bir cafeye geldiler. Hoş sohbeti vardı genç kadının hemde oldukça dolgun hatları vardı ve bunu severdi burak.
Konuşmadan çıkardığı kadarıyla gerç kadında kendisine yeşil ışık yakıyordu.
Yemekleri devam ederken kapıdan giren sarışın minik kıza fözleri kaydığında lokmasını zor yuttu. Bu kızdan uzaklaşma kararı almıştı güya ama bu seferde kız o nereye gitse geliyordu.
İlgide öğle yemeği için geldiği yerde gözleri burakla kesiştiğinde önce onu gördüğü için bir mutlu oldu kendisine bile itiraf edemesede fakat karşısındaki esmer afeti gördüğünde olaylar ters akışına gelişti. Her türlü hakareti hakediyordu burak. Bu adamın dış görünüşünün güzelliği ne yazık ki içini yansıtmıyordu.
Onlardan en uzak masaya geçti ve hiç onları görmemiş gibi yapmaya çalıştı fakat olmuyordu. Gözü ister istemez pis burağa kayıyordu işte. Gözlerinede kızdı hala bu adamı düşünen beyni ve kalbinede.
Burak ise ilgiyi gördüğü andan itibaren burcuya olan ilgisini kaybetmişti. Konuşmaya yoğunlaşamıyordu bile. Onun bu halini fark eden burcu bundan rahatsız oldu.
" Birşey mi oldu Burakcım " diye sordu.
" Yoo birşey olmadı aklıma öyle birşeyler takıldıda " diye geçiştirdi genç kadını burak.
" Öyle olsun bizim dava umarım çabuk biter " dedi dudaklarını büzerek genç kadın. Böyle hareketler önceden hoşuna gitsede şu anda bir tiksinti duydu burak.
Ah be ilgi ne diye geldin ki yine karşıma !!
İlgiye içinden saydırırken bir yandan da burcuyla uğraşıyordu.
" Ya benim davaya yetişmem gerek kalksak olur değil mi ?" Dedi artık dayanamayacağını hissettiğinde.
" Ah tabi işinden etmek istemem seni daha görüşeceğiz nasıl olsa "
Kafasını salladı gülümseyerek burak.
Genç kadın ona bildiğin koşuyordu ve burak birşey yapamıyordu.
Herşey o minik bücür ilgi yüzünden olmuştu. Çıkarken son kez baktı ilgiye onun hızla yemek yediğini gördü ve gülümsedi. Doğal haliyle güzel olan nadir insanlardandı ilgi , hiçbirşeye gerek duymadan güzel olan biriydi o ve en güzellerini hakederdi burağı değil...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Kocanım ( Emek Serisi 1 )
ChickLitAşk emek isterdi ve genç adam emek vermekten hiç vazgeçmiyordu.