Ben Kocanım ( Emek Serisi 1 )

Adını sen koy

İlgi sabaha gözlerini  açtığında keyifli hissediyordu. Gözlerini açmadan şöyle bir gerinmek istedi fakat belinde sarılı olan kollar  hareket etme olanağını engellemişti.
O an bütün görüntüler aklına gelmişti , akşam sahilde otururken uyumuş olmalıydı fakat bu normaldi de çünkü öylesine huzur doluydu ki genç adamın kollarında. Fakat şu anda o akşamki huzurdan eser yoktu ne olacaktı şimdi ?
Ne konuşacaktı ki Burakla ? Birkez daha onun sıcaklığını hissettikten sonra nasıl bırakabilecekti ?
Gözlerini hiç açmadan arkasındaki adamın sıcaklığına sığındı biraz daha düşüncelerine ara vererek bir daha bulamayabilirdi bu yakınlığı.
Burak zaten yarı uyanık haldeyken iyice kendisine sığınan genç kızı vücudunda hissettiğinde hepten ayıldı. Tam dudaklarının önünde olan saçlara bir öpücük kondurdu , kollarını sıklaştırırken.
Hareketlerini yaparken genç kızın kendisini kasmasından onun uyanık olduğunu anladı ve gülümsetti bu kendisini. Biliyordu çünkü İlginin kendisini şu anda sıktığını öyle sevimliydi ki bu kız insanın içine sokası geliyordu.
Hafif doğrulup kızın bol tshirtü nedeniyli çıplak kalmış omzuna öpücük kondurdu.
" Uyumadığını biliyorum numaracı günaydın " derken o sesindeki eğlenen tını hem İlgiyi rahatsız etmiş hem de acayip hoşuna gitmişti. Burakla olmak böyleydi işte sürekli bir çelişki hali. 
" Günaydın " diye mırıldandı İlgi ama dönmedi yüzünü  genç adama.
Burak bulunduğu yerden memnundu ama konuşulması  gereken konular vardı.
" Azıcık konuşsak mı ?" dedi yumuşak sesiyle. İlgi konuşmak istemiyordu çünkü konuşursa bedeni başka dili başka söyleyecekti biliyordu.
Derin bir nefes aldı ve korkunun ecele faydası yok felsefesi ile döndü genç adama. Burak tek omzundan destek olarak biraz tepeden bakıyordu genç kıza. Elini ilginin sarı saçlarına götürüp önüne gelen  kısımları çekti ve dayanamayarak minicik burnuna öpücük kondurdu.
" Ben çok hata yaptım " diye başladı söze,  genç kadında ise tepki yoktu.  Uykulu mavi gözlerini genç adama dikmiş onu dinliyordu.
" İnsanları umursamadan kalplerini kırdım ve bunu hiç umursamadım. Çünkü düşüncem şuydu ki evet birilerinden birşeyler alıyordum ama bende onlara veriyordum elimden geleni. Herşey karşılıklıydı yani bence alan mutlu veren mutlu kafası gibi düşün "
Kızın saçlarıyla oynarken onun her mimiğini inceleyerek konuşuyordu genç adam ve onun böyle tepkisiz dinlemesi hoşuna gitmişti. Bu hareketi ile bir şansı olabileceğini hissetmişti.
" Ama sonra bir kız geldi. Muhabbet ettim onunla hiç gülmediğim kadar güldüm çok mutlu  etti beni ama içimdeku hayvan durmadı. Hiçbir  kızı istemediği kadar istedi onu ve her zaman yaptığı planı uygulamaya koydu. Fakat kızın farklı olabileceğini hesaba katmadım , katamadım.
Sen beni bırakıp  gittikten sonra uzun süre kendime  gelemedim ilgi. Çok  farklıydın sen hem çekici gelen hem de arkadaş gibiydin.
Sonra geldin bana geri geldin ve ben kendimi sana affettirmek istedim. Önce vucdan yapıyorsun dedim ama öyle değildi ilgi sende başka birşey vardı. "
Kızın dolan gözleri içindeki şevkatı ortaya çıkardı. Oysa öyle bir duygusu olduğunu bile  bilmiyordu.  Eğilip kızın alnına kokusunu içine çekerek uzun bir öpücük kondurdu.
" Seninle geçirdiğim gece vardı  ya o gece hem bedenim hemde ruhum doydu benim. Dünyanın en güçlü ve mutlu adamı gibi hissettim. Seninle olmak istiyorum hep ben sadece benim ol istiyorum. Bana gülümse , benimle ağla gerekirse ama hep yanımda kal istiyorum. Bu anlattıklarım ne anlatıyor bilmiyorum inanki sadece isteklerim bunlar benim. "
Elini kızın yanağına koyarak okşamaya başladı.
" Bu anlattıklarım aşk mı , sevgi mi ya da tutku mu bilmiyorum ? Adını sen koy ama adını ne koyarsan koy benimle ol "
İlgi duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Bu öküz galiba kendisine ilanı aşk ediyordu tabi bunuda kendince yapıyordu. Hissettiği karışık duygular zaten dolu olan gözlerinden yaşların akmasını sağladı. Burak kızın konuşmasını beklerken onun gözyaşları ile karşılaştığında başta ne yapacağını bilemesede sonradan dank ederek sıkıca sarıldı ilgiye ve genç kızda hemen sığındı kollarına.
" Ağlama ama lütfen bak kötü birşey dimedim ki hani yanlış anlamış olabilirsin ama cidden kötü birşey demedim ben " diye kendisini açıklamaya çalıştı burak ve aldığı tek cevap daha çok göğsüne sinen kız oldu.
Bir süre onun sakinleşmesini bekledi bu arada saçına öpücükler kondurmayı ve saçını , sırtını okşamayı ihmal etmedi. Biraz olsun sakinleştiğinde ise " İlgi " dedi ve kendisine bakan kırmızı maviliklere hayran kaldı.
" Niye ağlıyorsun bu kadar mı rahatsız ediyor benim olma fikri ?"
Bunları söylemeyecekti ama içindekiler dökülüvermişti dilinden.
Genç kadın yanlış anlaşıldığını anladı o an ve burnunu çekti önce. 
" Hayır ben neden ağladım bilmiyorum çok fazla geldi duyduklarım belki ,  beklemiyordum " diyerek açık oldu. Açık oynayacaktı artık burağı istiyorsa alacaktı.
Gülümsedi burak ve elini kızın yanağına koydu.
" Bende beklemiyordum kendimden ama ilk kez birinin sadece benim olmasını istiyorum ilgi. Sevgilim ol benim ,  evet evet sevgilim ol "
Burağın heyecanı ve o tatlı telaşı gülümsetti genç kızı " Bu kadar çok mu istiyorsun ?" dedi.
" Çoook , herşeyden çok " dedi burak ve sevimli suratı gülümsetiverdi İlgiyi. Bu sırıtmayı olumlu cevap olarak algılayan burak kendisine iyice çekip biraz yukarı çıkardı ilgiyi.
" Artık sevgilimsin küçük hanım kaçış yok " diyerek onun cevabını beklemeden yapıştı dudaklarına , içindekileri öyle aktarmaya çalışarak.

Gülçin yanında uyuyan kocasına bakarken bir yandan çok huzurlu bir yandan da tedirgindi. Evet kaynanasının bir planını atlatmışlardı başarıyla ama ya daha onlarla uğraşırsa ne yapardı onu bilmiyordu işte. Asla bırakamazdı gerçi meteyi o kesindi.
Keşke dedi içinden keşke bir bebeğimiz olsa belki beni kabul eder ailesi. Bebek fikri bile gülümsetti genç kadını. O çocukluğundan beri hep anne olmak istemişti zaten , ilkokulda ne olacaksın sorularına anne derdi hep. Şimdi böylesine çok sevdiği bir adam varken bu fikir hepten güzel geliyordu. Bu bebek fikri ile ateşlenip uyuyan adamın dudaklarına öpücükler kondurmaya başladı ve bir yandanda iyice yaslandı genç adama.
Mete hayatında hiç böyle güzel uyandırılmamıştı. Dudakları karısının esiriykin gülümsedi ve açtı gözlerini yeni güne.
" Hiç böyle güzel uyandırılmamıştım " diyebildi dudakları her hareketinde karısının dudaklarına çarparken ve sonra hiç konuşmadı genç çift çünkü aşk esir almıştı bedenlerini.

Defne kötü bir mide bulantısı ile uyanmıştı güne ve cidden kötü hissediyordu. Poyrazıda uyandırmayıp lavaboda geçirdi günün ilk saatlerini. Lavabodan çıktığında ise meraklı gözlerle kendisine bakan kocasıyla karşılaştı ama onun bitkin halini gören genç adamın gözleri meraktan çok tedirginlik yansıtmaya başladı.
" İyi misin sen bembeyaz olmuşsun " dedi yanağını okşayıp onu kendisine yaslarken ayakta duramayacak gibiydi çünkü.
" Midem kötüledi biraz " dedi Defne poyraza sarılıp onun kokusunu içine çekerken " Bebeğimiz kendisini hatırlatıyor " dedi.
Poyraz kendisine sarılan kadını tek hamlede kucaklayıp yatağa doğru ilerledi. Kendisi  oturdu ve onuda kendisine yasladı. Elini karnına koyup okşarken yüzünde şapşal bir gülümseme vardı.
" Kendisini hatırlatması elbet güzel ama annesini yormasın bu kadar bozuşuruz yoksa onunla "
Defne bulunduğu yerden aşırı memnun yorgun bedeniyle iyice mayışmıştı.
" Bozuşma bebeğimle hep çok sev onu babası ne olursa olsun " dedi ama bunları söylerken genç adamın bu bebeği herşeyden çok seveceğine emindi zaten.
" Çok seviyorum zaten hep seveceğim de hem seni hemde canımızın parçasını ikiniz benim dünyamsınız " diyerek kollarını sıklaştırdı poyraz.
Kollarıyma dünyayı kucaklıyordu şu anda hiçbirşeye değişmeyeceği dünyası...