BEDEL 59 *UYAN GÜZEL KIZIM*

86K 3.6K 688
                                    

Bölüm Şarkısı:Kıraç-Uyan Güzel Kızım.

Aradan geçen bir haftada hiç birşey umduğum gibi gitmemişti. Bebeğimin durumunda hiç bir değişiklik yoktu. Kilosunda bile artış yoktu. İzin alabildikçe onu görmeye gidiyordum ama hep aynı durumdaydı. Ömer, İstanbul'dan uzman doktorlar getirtmişti. Bir tanesi burda kalmış kızımla yakından ilgilenmeye başlamıştı.

Üstelik artık hastanede yatış sürem sona ermişti. Ama ne yapsalar da beni eve gitmeye ikna edememişlerdi. Bebeğimin sütüme ihtiyacı vardı. Evde süt sağıp gönderebilirdim ama burda kalmam gerekiyordu. O burdayken ben evde rahat edemezdim.

Odada yatmam şart değildi. Bekleme salonundaki sandalyelerde uyuyabilirdim. Zaten doğru dürüst uyku girmiyordu gözüme. Uyuduğumda ise hemen uyanıyordum.

Hastaneden taburcu işlemlerim yapıldıktan sonra eşyalarımı toplayıp eve gitmiştim. Bugün evde kızım için Kur'an okunacak, kurban kesilecekti. Banyomu yapıp yanıma ihtiyacım olan eşyaları alarak tekrar hastaneye dönecektim. Mihriban ben dönene kadar hastanede bekleyecekti. Bu geçen sürede hep yanımda olmuştu. Serhat yanıma gelmese de devamlı arayıp durumumu soruyordu. Yaşananlar yüzünden ondan özür dilemiştim. Benim yüzümden zor durumda kalmıştı.

Odama girer girmez gözüm bebeğimin beşiğine takıldı. Gözyaşları içinde beşiğin yanına gidip içindeki bebeğimin eşyalarına baktım. Bebeğim dünyaya gelmişti ama henüz bunların hiç birini kullanamamıştı.

Kendimi toparlayıp banyoya girdim. Ne olursa olsun dik duracaktım. Kızım için sağlam durmalıydım. Banyodan çıkıp saçımı kurutarak temiz kıyafetlerimi giyinmiştim. Kızımın eşyaları için aldığım çantaya bazı ihtiyaçlarımı ve kızım için kıyafet koymuştum. Hastaneden her an çıkarabilirlerdi. Onun için hazırlıklı olmam lazımdı.

Bebeğimin kıyafetini özenle çantaya yerleştirirken Ömer girmişti odaya. Onun yüzünü bile görmek istemiyordum. Hala tiksiniyordum ondan. Sevda'nın evine gitmesini hazmedemiyordum bir türlü. Zaten umrumda değildi. Şuan benim için önemli olan tek şey kızımdı.

"Sen bu gece evde kal iyice dinlen. Ben kalırım hastanede. Mevlit okunduktan sonra giderim."

Başımı hışımla çevirip ona baktım.

"Çok istiyorsan sen kal evde. Ben kızımı almadan gelmem buraya. Mevlit olmasa şimdi de gelmezdim."

Arkamı dönüp odadan çıkarken öylece olduğu yerde kalmıştı. Alt kata indiğimde misafirler gelmiş, dua okunmaya başlanmıştı. Kızımın sağlığı için Kur'an okutsalar da kızım olmadan mevlidinin okunması içimi yakıyordu. Oysaki benim hayal ettiğim daha farklıydı. Kimseyle ilgilenmemek için mutfakta oturup orda dinlemiştim duasını.

Mutfağın kapısı açıldığında Sultan ana kucağında ağlayan torunuyla içeri girmişti. Hemen yerimden kalkıp kucakladım çocuğu. Pınar benim ihtiyaçlarım için alışverişe gitmişti ama gecikmişti.

"Acıkmış çocuk. Sen emzir annesi gelene kadar."

Sultan ananın sözüyle neye uğradığımı şaşırdım bir anda. Ben.. çocuk emzirecektim.. ilk defa. Kızımın ememediği göğsümü başka bir çocuk emecekti. Bu durum içimi yaksa da kucağımda ağlayan çocuğa kıyamadım. Göğsümü çıkarıp çocuğun ağzına vermeye çalışınca Sultan ana gelip nasıl yapacağımı göstermişti. Çocuk emdikçe içim acıyordu. O sırada Pınar'ın gelmesiyle sesini duyan çocuğu göğsümü bırakıp annesine bakarak ağlamaya başlamıştı.

"Canım neden emzirdin. Mama verseydiniz ya. Sütün bebeğine anca yetiyor zaten."

"Oğlun ağlayınca kıyamadım abla. Hem sütüm yeter merak etme."

BEDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin