Video: Bir Derdim Var Bin Dermana Değişmem..
Sırf bu söz için defalarca bıkmadan dinlediğim bir türkü.
Aramızda, derdini bin dermana değişmeyen var mı?Bu eve geldiğimden beri ilk kez herkesi bu kadar keyifli görüyordum. Geç saate kadar ailece sohbet etmiştik. Şimdiden bebeğim için planlar yapılmaya başlanmıştı. Hemen bu haftasonu bebeğim için mevlit okunmasına karar vermişlerdi.
Odamıza gittiğimizde kapıyı kapatır kapatmaz kendimi Ömer'in kollarında buldum. Büyüklerin yanında utandığından sevincini çok belli edememişti. Şimdi neredeyse kanatlanıp uçacaktı.
"Annelerin en güzeli. Seni çok seviyorum. İyi ki varsın. İyi ki benimsin."
Ömer'in sımsıkı saran kolları arasında ağlamamak için zor tutuyordum kendimi. Gerçekten birbirimize aşık bir çift olur muyduk acaba? Beni gerçekten sevdiğine inandırabilir miydi beni? Ömer'in kokusu burnuma dolarken ilk kez onu özlediğimi hissettim. Üç gündür aramızda uçurumlar vardı sanki. Aynı evin içinde onu özleyeceğim aklıma gelmezdi.
Ömer'in kollarından geri çekilince gözgöze geldik. Alnımdan öperken onun da mutluluğu gözlerinden okunuyordu.
"Demek karım beni seviyor. Beni sevdiği için hep yanımda oldu."
Ömer'in gülümseyerek söylediği sözlerle, terasta onun yüzüne haykırdığım sözler geldi aklıma. Onu sevdiğimi haykırmıştım yüzüne. Ömer yüzüme içten bir gülümsemeyle bakarken ben utancımdan başımı önüme eğmiştim.
Sevmiştim onu. Nedensizce, bana acı vereceğini bile bile. O gerçekten sever miydi beni bilmiyorum ama ben ilk kez hissediyordum bu duyguyu. Beni çoğu zaman üzüp kırsa da çok bağlanmıştım ona. Zaten aşk böyle birşey değil miydi. Sevmek için sebep aranmazdı. İyi olanı, mükemmel olanı sevmek kolaydı. Ben zoru başarmıştım. Böyle bir adamı korkmadan sevebilmiştim
Pervane böceğinin ateşe olan aşkı gibiydi benimkisi. Pervane böceği ateşin etrafında döner durur. Döndükçe yaklaşır ateşe, yaklaştıkça yanmaya başlar. Sonra kanadını değdirir ateşe. Acı verir, yakar içini. Ama ona verdiği acı o kadar hoşuna gider ki, daha fazla dönmeye başlar. Acı ve lezzet.. Birbirine zıt bu iki duygunun bir arada olması nasıl mümkün..
Sonra büyük bir cesaretle ateşi kucaklar. Sarıldığı ateş yakıp kavurur onu. Yaktığı ateş onun canını alırken sessizce yere savrulur. Fakat ateşin onun aşkından haberi bile yoktur. Ateş te yanar kendince. Hem yanar hem de yakar onun aşkına düşeni..
Ben de yanıyordum. Ona yaklaştıkça, dokundukça daha çok yanacaktım. Bu yanmak lezzetli gelse de yavaş yavaş tüketecekti ömrümü. Bunu bile bile sığınacaktım o ateşe.
Belki de bebeğimin mucizesiydi bu. Onun sayesinde Ömerle sorunlarımızı çözecektik belki. Ne olursa olsun artık kendimi eskisi kadar üzmeyecektim. Sadece bebeğim için mutlu olacaktım.
Yatağa girdiğimizde Ömer beni kollarına sarınca sımsıkı sokuldum göğsüne. Bir koluyla beni sararken diğer eli karnımın üstündeydi. Bebeğimi hakkında konuşmuştuk bütün gece. Küs geçen üç günün acısını çıkarırcasına güzel bir gece geçirmiştik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL
SpiritualBEDEL SERİSİ 1 Bir canın bedeli kaç can, kaç hayat, kaç umut eder? Elif ve Ömer'in hikayesi bu.. Bedele kurban edilen iki hayatın hikayesi.. Birbirine zıt iki karakter, iki yaşam, iki kırık kalp.. Mecburen birleşen iki hayat.. Elif.. İstanbul'da doğ...