Canlarımmm benimmm💕
Tatlış, samimi, sevecen ve her bölümümü heyecanla okuyan okurlarımm! Hepinize Günaydın kocaman öpücüklerle😘
Yeni bölümümüzü bugün yayınlıyorum, çünkü yarın birazcık işlerim var sizi keyfi bir nedenden dolayı bekletmek asla istemem. O yüzden sabah şekeri niyetine yeni bölümümüz sizlerle!🙈
Hadi bakalımmm Sırık'ın Minik'leri yorumlarınızı bekliyorumm😍😍😍°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●°•○●
Her şey eski rutininde ilerliyordu. Ailecek yaşadıkları büyük sevinçlerinin üzerinden neredeyse iki ay geçmişti. Mart ayının kendini göstermesiyle soğuk havalarda birazda olsa geride kalmıştı. Barkın, işe gidip geliyor Deren'e ise evde olduğu zamanlarda kısmen nefes aldırmıyordu. Canı hiçbir şey istemediği halde her eve gelişinde illaki elinde yiyecek bir şeyler oluyordu. Önünde daha yedi ay vardı. Yedi ay boyunca Barkın'ın tepesinden ayrılmayacağı düşünülürse hiçte iç açıcı bir durum olmadığı kesindi.
Birkaç saate kadar misafirleri gelecekti. Tek başına olmasına rağmen sabah erken saatlerde uyanıp tüm hazırlıklarını yapmıştı. Yine her zaman olduğu gibi en güzel ikramlıklarını hazırlamış, henüz kullanmadıkları misafir odası diye adlandırılan odadaki büyük masaya yerleştirmişti. Bebeği daha doğmadan hayırlı olsun demeye gelmek isteyen birçok akrabası vardı. Şimdiden böylelerse doğum yaptıktan sonraki ev halini görmek bile istemiyordu.
Kapı zilinin işitmesiyle misafir odasını gözleriyle bir kez daha tarayıp oradan ayrıldı. Üzerini düzelterek kapıya kadar gelip, yüzüne eklediği sıcacık gülümseyişiyle açtı kapıyı. Karşısında ondan fazla kadını görmeyi beklemediği kesindi. Neredeyse gülen yüzü solacaktı. Sine Hanım ve Semra Hanım önde diğerleri ise arkada gülümseyen yüzleriyle içeriye girmeyi bekliyorlardı. Neyse ki Deren, üzerindeki şok etkisini atıp eski haline dönerek "Hoş geldiniz," diyerek yapmacık bir sevinçle şakıdı. Nedense sülalesindeki sevdiği insanlardan çok sevmedikleri gelmişti. Eh, buradaki amaçları "Bakalım Deren'in evi nasıl? Acaba neresine nazar değdirebiliriz." düşünceleriydi.
Herkesle teker teker görüşüp onları misafir odasına buyur ettikten sonra müsaade isteyip kendisini mutfağa attı. Bu kadar insanla nasıl uğraşacaktı bilmiyordu. Bir tepsi dolusu çay ile yeniden misafirlerinin yanına döndüğünde herkes birbirleriyle koyu bir muhabbetin içerisindeydi. Tepsiyi masanın üzerine bırakıp, gülümseyerek "Buyurun," dedi. Hepsi ima dolu bakışlarıyla Deren'i izliyordu. Bu durumdan oldukça rahatsız olsa da sesini çıkarmadı. Dakikalar geçip giderken ikramlıklar tadılmış herkes beğenisini dile getirmişti. Birkaç kişi Deren'e yönelik kinayeli bir şekilde konuşsa da umursamamaya çalıştı. Orta yaşlardaki kadınlardan biri çayını masanın üzerine bırakıp, "Eee, Deren kızım kaç aylık hamilesin?" diye sordu. Deren gülümseyerek "İki aylık Mübeccel teyze," diyerek yanıtladı.
"Ay kızım, bizim alt komşunun kızı iki aylık hamileyken çocuğunu düşürdü yazık. Dikkat et hemi."
Bir diğer kadınlardan biri "Sorma Mübeccel abla, benim beyin iş yerinde bir kadın vardı. Kız, yazık ayol bebeği karnında ölmüş garibim kahrolmuştu." diyerek ellerini birbirine vurdu acıyarak.
Başka birisi "Allah sizlerden uzak etsin, benimde yeğenim geçenlerde çocuğunun engelli olduğunu öğrendi yıkıldı kızcağız," diyerek konuşmaya dahil oldu.
Deren, neredeyse fenalık geçirecekti. Annesi ile kayınvalidesinin yüzüne baktı. Onlarda anlamış olacaklar ki birbirlerinin yüzüne bakıp konuyu dağıtmak için bir şeyler düşünüyorlardı. Fakat kadınların iç bayıcı muhabbeti bitecek gibi gözükmüyordu. Deren, tabağındaki kekine çatalını batırmıştı ki, biri daha atılıp "Sen şimdi yemene de dikkat etmiyorsundur. Tabi açıldı bir kere boğazın dört aya kalmaz kapılardan zor geçersin valla. Fazla kiloda zarar canım hamilelikte. Benim eski oturduğum evimdeki kiracım yüz yirmi kiloyla doğuma girdi kadının üç kere kalbi durmuş." diyerek göz süzerek Deren'e bakıyordu. "Ayol kocasının isteklerini karşılayamadı diye karnı burnundayken boşananlar bile var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çünkü Beni Sevdin | Tamamlandı | Maviye Tutkun Serisi-1
Romance☆ Tüm hakları şahsıma aittir. ☆ Gölgesinde yaşayacağı geçmişi olmayan bir adam, Geçmişin acılarını unutmaya çalışan yaralı bir kadın. Ortaya çıkmayı bekleyen onlarca sır, aydınlatılmayı bekleyen karanlık bir geçmiş. İmkanların imkansızlığına yenik...