Mutide; kendi ellerimle yaptığım BukEm posteri var vnxmnv. Çook tatlı olmadı mı sizce? Biliyorum karakterlerimiz daha küçük ama bulabildiğim daha genç fotoğrafları yoktu bu yüzden kusura bakmayın olur mu? 😘
İyi okumalar...Buket bana heyecanlı bir şeklide Kerem'le yaptıklarını anlatırken ben de dikkatle onu dinliyordum. Vay be, sanırım bizim BukEm çifti baya iyi anlaşmıştı. Bu arada Ediz yemeğe niye inmemişti acaba, hasta falan mıydı yoksa?
Buket hızlı hızlı olayları anlatmaya devam ederken dikkatimi ona verdim.
"Sonra tatlı tatlı 'İyi geceler' dedi ben de gülümseyerek 'İyi geceler' dedim. Bunun gözleri ben gülümseyince gamzelerime kaydı tamam mı? Sonra öyle güzel gülümsedi ki bir an kalbim durdu sandım."
Onun bu haline güldüm ve "Ee, sonra ne oldu?" diye sordum merakla. Buket yavaştan kızarırken "Sonra ben başladım kızarmaya. Kerem benim o halimi görmesin diye de hemen içeri kaçtım." diyerek kafasını önüne eğdi. Sanırım yine utanmıştı. Yüzümde geniş bir gülümseme oluşurken "Çok tatlısın sen ya!" diyerek yanaklarını sıktım. Buket ellerimden kurtulmaya çalışırken aynı zamanda da gülerek bana laf yetiştirmeye çalışıyordu.
"Sen de çok tatlısın mavişim ama lütfen yani, ben yanaklarımı seviyorum."
Büyük bir kahkaha atarak ellerimi ondan uzaklaştırdım ve ayağa kalkarak "Var mısın bir film izlemeye?" diye sordum. Buket kafasını sallayarak "Bana uyar." diyerek cevap verdiğinde "O zaman sen yatakları birleştir ben de filmi hazırlayayım?" diye sorarcasına konuştum. Buket ayaklanarak "Tamamdır." diye cevap verince bende bilgisayarımı alarak filmlere bakmaya başlamıştım.
En sonunda karar verip Marvel'ın Yenilmezler 1 adlı filmini açtım ve bilgisayarı televizyona bağladım. Sonra da koşarak Buket'in yanına atladım. Buket benim bu halime gülerken ben de "Bana güleceğine filmi izle." diye azarladım onu. Buket ekranı göstererek "Daha film başlamadı Melis." diye benimle alay ettiğinde ben de gülerek omuz silktim. Ben gülerken o ayaklanarak çalışma masasının altındaki bölmeden bir paket cips ve iki tane karam çikolata çıkarınca gözlerim büyüdü.
"Kızım varya, seni çok seviyorum."
Buket gülerek yanıma oturduğunda elindeki cipse uzanarak hemen tıkınmaya başladım. Abur cuburlarımızı yiyerek filmi izlerken kendimi Kaptan Amerika'nın ne kadar müthiş olduğunu düşünmekten alamıyordum. Bu adam insansa bizim Doğukan neydi yahu?! Bu arada Doğukan benim bir diğer arkadaşım. Oda Eda gibi kardeşim sayılır.
Biz heyecanla filmi izlemeye devam ederken yavaş yavaş uykumun geldiğini hissettim. Saat kaçtı acaba? Telefonu elime alıp saate bakınca 22.09 olduğunu fark ettim. Zaten filmde birazdan biterdi. Filmle beraber cipsimiz de bitince çöplerimizi topladık ve ikimizde birleştirdiğimiz yatağa yayılarak bu gün böyle uyumaya karar verdik.
Buket esneyerek "Ben hemen uymak istiyorum. Sen uyuyacak mısın?" diye sordu. Ben de kafamı sallayarak onu onayladım. Yatmadan önce banyoya uğrayıp işlerimi hallettim ve dişlerimi fırçalayarak odaya geri döndüm. Buket çoktan bana kıçını dönerek gözlerini kapatmıştı bile. Onun bu haline gülerek ışığı kapattım ve hızlı adımlarla yanına geçerek geniş yatakta iyice yayıldım. Hadi gel uykucuğum biz biraz sarılalım.
***
"Offff!"
Saat gecenin üçü olmasına rağmen ben halâ uyuyamamıştım. Sebebi ise durmadan guruldayan karnım ve bulanan midemdi. Sanırım yemekhanedeki dolabı karıştırsam hiç fena olmayacaktı. Aksi taktirde açlıktan ölebilirdim. En sonunda kararımı vererek yavaşça yerimden doğruldum ve Buket'in uyuyup uyumadığını kontrol etmek için "Buket, kız uyuyor musun?" diye fısıltıyla sordum. Ses gelmeyince telefonumu şortumun cebine soktum ve yavaşça odadan çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETİMHANE
Teen FictionAnnesi ve babasının kavgalarından bıkmış, düşünceli ama aynı zamandan her durumda çemkirebilen bir kız. Bay Ukalanın Panterciği; Melis Aral Babası tarafından nefret edilen soğuk ama aynı zamanda sevdiklerine karşı çok eğlenceli ve düşünceli olan bir...