Bölüm 35

4.7K 252 56
                                    

Multide; yaramaz Arda'mız var.

Arda'nın kahkahasıyla Ediz ve ben donup kalırken arkamı dönerek diğerlerine baktım. Onlar da ağlamayı bırakmış bize gülüyorlardı.

Nasıl yani? Şaka mıydı?!

Sinirim tepeme toplanırken tam onlara bağırmak için ağzımı açmıştım ki Ediz Arda'yı yere bırakıp "MAL MISINIZ LAN SİZ?! BÖYLE ŞAKA MI OLUR?!" diye kükreyince korkuyla yerimden sıçradım. Kerem gülmeyi bırakıp "Abi sadece şakaydı." deyince gözlerimi büyüterek ona baktım. Ne kadar da rahat söylüyordu.

Ediz hızla gidip Kerem'i yakalarından kavrayınca korkuyla "Ediz!" diye bağırarak koluna yapıştım. Kerem korkmuş ve pişman bir şekilde ona bakarken Ediz sinirden kızarmış gözleriyle "NE ŞAKASI LAN! NASIL HİSSETTİM BEN HABERİN VAR MI SENİN?! ÖLDÜ SANDIM LAN!" diye bağırdı. Sesi o kadar yüksekti ki resmen tavandaki avize sallanıyordu. Gözümden deli gibi yaşlar akarken Ediz'i kollarında tutarak çekmeye çalıştım. Arda ve Defne bir köşede birbirlerine sarılmış otururken Buket de benim gibi Ediz'i çekmeye çalışıyordu.

"Ediz lütfen dur!"

Ediz benim sesimle bir an boş bulunurken onu bir iki adım geri çekebildim ama hıncını alamamış gibi tekrar Kerem'in üzerine atladı ve "Piç herif!" diye bağırarak suratına sert bir yumruk geçirdi. Gözlerim büyürken "Ediz!" diye bağırdım. Buket ve Defne ise Ediz'in bu hamlesiyle çığlığı basmıştı.

Kerem yüzüne yediği yumruk sebebiyle yere yığılırken Ediz sert bir şekilde kollarını bizden kurtardı ve hızlı adımlarla odadan kapıyı çarparak çıktı. Onun çıkmasıyla Buket ağlayarak Kerem'in yanına eğilirken Kerem bana bakarak pişman bir sesle "Sarışın..." diye mırıldandı. Ona sinirle bakıp kafamı olumsuz anlamda iki yana salladım ve "Bunu hak ettin Kerem." diyerek ben de odadan çıktım.

Kapıyı kapatıp etrafıma bakındığımda Ediz'den bir iz göremeyince yan odaya girdim. İçeri girdiğimde Ediz sinirli bir şekilde deli gibi bir oraya bir buraya yürüyüp duruyordu. Beni hiç umursamayıp volta atmaya devam ederken "Ediz..." diye korkuyla mırıldandım. Çok sinirli görünüyordu. Haklıydı da. Kardeşini kaybetmiş birine böyle bir şaka yapılması insanı deliye çeviriyor olmalıydı. 

Ediz tam duraksayıp bana dönmüştü ki arkamdan kapı açılınca göz bebekleri büyüdü ve "DEFOL!" diye gürledi. Korkuyla yerimden sıçrarken Kerem, Ediz'e doğru birkaç adım atarak "Abi-" diye lafa başlamıştı ki Ediz onun lafını bölüp sinirle Kerme'in üzerine "Abi deme lan bana!" diye bağırarak yürüyünce lafını bitiremedi. Korkuyla Ediz'in önüne geçtim ve "Ediz lütfen dur!" diyerek onu sakinleştirmeye çalıştım. Göz göze gelmemizle duraksayıp derin bir nefes aldı ve "Götür şu piçi buradan!" diyerek kapıyı gösterdi.

Hızla kafamı sallayıp yanağına sakinleşmesi için küçük bir öpücük kondurdum ve Kerem'i ite kaka odadan çıkardım. Ben kapıyı kapatırken Kerem bana pişmanlıkla bakıyordu. Kapıyı kapatmamla onu sinirle kolundan kavradım ve çekeleyerek bizim odaya soktum. İçeri geçerek kapıyı sertçe kapattım ve Kerem'in üzerine doğru yürüyerek "Gerizekalı mısın olum sen?! Zaten bir bok yaptınız sinirlendirdiniz çocuğu! Niye yanına geliyorsun?!" diye bağırdım. Buket ağlayarak beni kolumdan tutmaya çalışırken sinirle onu da geri doğru ittim ve "Dokunma bana!" diye bağırdım.

Şu an onlara gerçekten çok sinirliydim!

"Siz nasıl insanlarsınız ya?! O çocuğun kardeşi öldü kardeşi! Böyle şaka mı yapılır?! Biz nasıl korktuk haberiniz var mı sizin?!"

Kerem beni kollarımdan tutarak sakinleştirmeye çalışırken sinirle onu ittim ve hiç acımadan yanağına tokadı yapıştırdım. Çıkan yüksek sesle Kerem'in başı sağa doğru düşerken Buket "Hiih!" diye bağırmıştı. Kerem bir süre öylece durup kafasını bana çevirince dolmuş gözlerindeki pişmanlığı gördüm. Bana pişmanlıkla bakıyordu. Onun bu halini önemsemeden ondan tiksindiğimi belli eden bir bakış artım ve "Yazıklar olsun size." diyerek omzuna çarparak yanından geçtim. Benim yatağımda sarılarak ağlayan Defne ve Arda'nın yanına gittim ve "Hadi çocuklar." diyerek onları yataktan kaldırdım.

YETİMHANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin