Bölüm 55

3.9K 197 90
                                    

Multide; gamzesi güzel kızımız Buket var.
İyi okumalar...

Uykum yavaş yavaş açılırken içime dolan Ediz'in kokusu gülümsememe sebep oldu. Yanımda olduğunu bilmek beni mutlu ediyordu. Gözlerim yavaşça aralanırken kafamı hafifçe kaldırıp mışıl mışıl uyuyan Ediz'e baktım. O kadar huzurlu görünüyordu ki yüzünde sanki hayatında en rahat uykuyu çekiyormuş gibi bir ifade vardı ve yalan söylememek gerek, uyurken bile acayip yakışıklıydı.

Siyah saçları oldukça dağınıkken hepsi ayrı bir tarafa gitmişti. Uzun ve gür kirpikleri adeta ona bakan insanları büyülüyordu. Şekilli vişne rengi dudakları ise... Sanırım onlar hakkında konuşmasam daha iyiydi.

Ediz'in yüzünde ufak bir sırıtma oluşurken kaşlarım hayretle kavaya kalktı. Rüyasında mı gülümsüyordu acaba?

"Yakışıklı olduğumu biliyorum pantercik ama bu yakışıklılık başkalarına da lazım. Onlara da bırak."

Hayır, kesinlikle uyumuyordu!

Yanaklarım anında utançtan alev alırken sinirle kaşlarımı çattım ve "Ben sana bakmıyordum bir kere! Sadece uyandırmak için kalkmıştım." diye geri atağa geçtim. Ediz kahkaha atarak gözlerini araladı ve burnumu sıkarak "Ben senden önce uyandım pantercik. Bana masal anlatma." diye benimle alay etti. Ben de onunla alay etmek için sırıttım ve "Demek ki birilerinin yeri rahatmış da canı kalmak istememiş." diye imayla konuştum. Ediz söylediklerimle birden duraksarken benim yüzümdeki sırıtma daha da genişlemişti ama maalesef Ediz de yüzüne bana laf sokarken kullandığı sırıtmasını yerleştirince moralim az da olsa bozulmuştu.

"Ben her kızın yanında rahatım pantercik, bu sana özel bir durum değil."

Ediz'in bolca imalı cümlesiyle gözlerim büyürken sinir kat sayımın aşama aşama arttığını hissediyordum. Neden böyle hissediyorum bilmiyordum ama içime beni yakıp kavuran bir öfke vardı ve ben ona mani olamıyordum.

Sinirle kaşlarımı çattım ve yataktan tamamen doğrularak oturur pozisyona geçtim. Ediz merakla ne yapacağımı izlerken ben onun üstünden zıplayarak yataktan indim ve kaşlarımı çatıp ona dönerek "O zaman git keyfini yerine getirecek başka bir kız bul! Hatta Yeliz gibi birini bulursan seni fazlasıyla rahat(!) ettireceğine eminim!" diye çemkirdim. Ediz yüzünü buruşturup "Bir de bağırmasan süper olacaktı." dediğinde artık sabır kotamı doldurmuştum.

Ben burada ona bağırıp çağırıyorum ama o benim öfkemi hiç önemsemeden sesime laf yapıp konuyu alaya alıyor! Söyleyin şimdi bana ne yapayım ben bu çocuğa?!

"Hah!" diye alaylı bir ses çıkardıktan sonra banyoya yöneldim ve girmeden önce sesli bir şekilde "Git o zaman kendine sana bağırmayacak bir kız bul!" diye sitem ederek banyonun kapısını çarptım. Banyoya girişimle oda kapısı tıklatılırken Kerem olduğunu düşünerek geri dönme gereksimi duymadım. Yüzümü yıkarken iç taraftan sesler gelince Ediz'in kapıyı açtığını anlayarak derin bir nefes aldım ve banyodan çıkarak kimin geldiğine baktım.

Bakmaz olaydım!

Şu an benim bay ukalamın kolları arasındaki kızıl şey Yeliz miydi?! Hem de az önce benim arasında olduğum kolların!

Ben içeri girer girmez Ediz'e sarılmış bir şekilde ağlayan Yeliz'le gözlerimiz kesişince bana şeytani bir sırıtma gönderdi. Bense neredeyse sinirden titriyordum. Hayır, benim sinirlendiğim şey onları bu halde görmek değildi. Bu besbelli Yeliz'in bir oyunuydu. Benim asıl sinirlendiğim şey Ediz'in Yeliz'e kendi isteğiyle sarılıyor olmasıydı. Normalde olsa Yeliz ona birden sarılmış diyerek Ediz'i suçsuz çıkarabilirdim ama şimdiye kadar ayrılmamalarına bakılacak olursa Ediz ona gerçekten isteyerek sarılıyordu.

YETİMHANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin