Bölüm 30

5.6K 279 103
                                    

Allahım 30. Bölüm 😭 mutluluktan ağlıyorum resmen. Bu gerçekten müthiş bir duygu. Hepinize teşekkürler. Bu arada Multide; Pantercik var.
İyi okumalar canlarım...

Gülerek Ediz'den uzaklaştım ve elimdekileri arkama saklayarak Kerem'i "Elini sürersen seni öldürürüm Kerem!" diye tehdit ettim. Kerem "Ama yaa." diyerek suratını asarken ben de kafamı çevirerek Ediz'e döndüm.

O benim aksime ellerini belimden hiç ayırmamıştı.

Dikkatle ona baktığımda yüzünün çok az da olsa sarardığı dikkatimi çekince kaşlarımı çattım ve "Kahvaltı ettin mi?" diye sordum. Ediz gülümseyerek gözlerime bakıp kafasını olumsuz anlamda salladığında daha çok kaşlarım çatıldı. Yavaştan ondan ayrıldım ve elimdeki pamuk şeker ve elma şekerini komodinin çekmecesine koydum. Sonra da Kerem dönerek işaret parmağımı sallayarak tehditkar bir sesle "Sen bir dokun onlara bak ne yapıyorum ben sana!" diye uyarıda bulundum.

Kerem suratını asıp "Tamam be!" dediğinde gülerek tekrar Ediz'in yanına gittim. Bana sorarcasına bakarken uzanarak elini tuttum ve "Hadi sana kahvaltı hazırlamaya gidelim." diyerek onu kapıya doğru çekiştirdim. Ediz elini tutmamla sırıtarak elini sıkıca elime kenetlediğinde ben de utancımı bastırmaya çalışarak gözlerimi ondan kaçırdım. Utandığımı fark edip kıkırdayınca ona sinirle bakıp kapıyı açtım. Benim gözlerim halâ Ediz'in üzerindeyken onun gözleri kapıdaydı ve yüzündeki gülümseme yerini çok sert bir ifadeye bırakmıştı. Onun bu halini anlayamazken kaşlarımı çatıp kapıya döndüğümde ben de donup kaldım. Karşımda eli havada bir Hakan vardı. Sanırım kapıyı çalmak üzereydi.

Hakan'ın gözleri yüzümden yavaş yavaş ellerimize inerken utancımdan Ediz'in elini bırakmayı düşünsem de Ediz'in sıkılaşan eli ve sinirden kızaran suratı beni vazgeçirmişti. Ben de Ediz'i rahatlatmak için elini sıkıca kavrayıp Hakan'a "Bir şey mi oldu Hakan?" diye sorduğumda Ediz'in vücudunun gevşediğini hissederken Hakan çattığı kaşlarını yüzüme çevirdi ve "Sabah kötü görünüyordun, ben de tekrar bakmaya geldim." diye açıklama yaptı.

Sabah aklıma Hakan'a patladığım gelince mahcupça gülümsedim ve "Kusura bakma ya, sinirliydim de biraz." diyerek özür diledim. Hakan başını sallayarak gözlerini tekrar kenetli olan ellerimize indirdi ve "Anlaşılan barışmışsınız?" diyerek sorarcasına konuştu. Tam ağzımı açmış ona cevap verecekken araya Ediz "Küsmemiştik, sadece gereksiz biri yüzünden biraz tartışmıştık." diyerek araya girince başımı çevirip ona baktım.

Ediz'e her ne kadar şaşırsam da Hakan'a laf sokması komiğime gidince boştaki elimle ağzımı kapatarak gülmemi engellemeye çalıştım ama arkadan gelen kahkaha sesine bakılırsa Kerem kendini tutma gereksimi duymamıştı. Hakan çatık kaşlarıyla bir süre Ediz'e baktıktan sonra bana döndü ve "Buna daha ne kadar katlanabileceksin?" diye sordu. Kaşlarım çatılırken ilk önce Ediz'e baktım. O da çatık kaşlarıyla Hakan'a bakıyordu ama onun bakışları benimkinin aksine merak değil öfke doluydu.

Kafam daha çok karışırken tekrar Hakan'a döndüm ve "Neye?" diye sordum. Hakan bana bakmak yerine Ediz'e baktı ve onun gözlerinin içine baka baka "Ediz'in seni üzmesine?" diye sordu. Kaşlarım daha da çok çatılırken "Ediz'in beni üzdüğü falan yok." diye cevap verdim. Hakan alaycı bakışlarını bana çevirip "Her seferinde onun yüzünden ağladığının farkında değil misin?" diye sorduğunda Ediz -muhtemelen sinirden- elimi sıkarken benim de sinirim bozulmaya başlamıştı.

Çatık kaşlarımla Hakan'a bakıp sert bir sesle "Bunun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum." diye cevap verdiğimde Ediz'in başının bana döndüğünü fark ettim ama ona dönmeden çatık kaşlarımla Hakan'a bakmaya devam ettim. Hakan'ın ona verdiğim sert tepkiye şaşırdığı yüzünden belli oluyordu. Yüzündeki şaşkınlık ifadesini atarak ciddileşince bir şey söyleyeceğini anlayarak dikkatimi ona verdim. Konuşmaya başlamasıyla Ediz'de tekrar ona dönmüştü.

YETİMHANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin