Deadpool 2 | Marvel Filmleri Mucizedir

96 10 0
                                    

İlk filme 2016'da heyecanla gitmemiştim açıkçası. Evet, fragmanlar ve uğruna yapılan reklam kampanyaları güzeldi ama Deadpool, film olup genel kitleye yayıldığı vakit önünü alamayacağız bir kitle enfeksiyon silahı olabilecek kapasiteye sahip diye düşündüğümden dolayı heyecanım yoktu.

Film bitişinde ise oldukça memnun çıkmıştım. Neyse, nostalji için bu kadar yazı yeter. Çok uzatmadan asıl konumuza geçelim.

İnfinity War gibi direk spoiler vererek meramımı anlatacağım, ona göre kendinizi hazırlayın.

Neredeyse ilk film kadar beğendim. Neredeyse... Neden mi neredeyse? Filme bir gönderme yaparak söylemem gerekirse, "Bazı kısımlarını DC'den almış olmalı fazla karanlık," demek durumunda kalırım. 

Filmle ilgili tek şikayetim bu. Bazı noktalarda film fazla ciddi ve karanlık oluyor. Bildiğimiz ve sevdiğimiz Wade; bir Frank Castle, bir Peter Parker, bir Natasha Romanoff kadar ciddi oluyor. İlk filmde de bazı kısımlarda ciddi idi fakat bu sefer ki serüveninde ciddi olma dozajını biraz kaçırmış gibi. 

Vanessa öldükten ve hapishaneye düştükten sonra öyle bir ciddi oldu ki film, nefes almam yavaşladı. Nefes alamaz oldum ciddilikten. Vanessa şöyle öldü, böyle öldü, yanına gideceğim ama gidemeyeceğim dertleri ile yandı döndü bitti kül oldu. 

Bu bazı noktalarda aşırı ciddi olmayı es geçersek geri kalan komedi unsurlarının hepsi çok iyiydi. Karakterler de çok iyiydi. Hikaye çok iyi değildi ama enteresandı. Film çıkmadan önce synopsisini okuduğumda "Bundan film mi olur," tepkisi vermiştim. Adamlar yaptı koydu önüme ben de afiyetle yedim. Şimdi üstüne tatlı istiyorum da seneye diyorlar. 

New Mutants ertelendi, tatlar kaçtı...

Deadpool 2 ilki kadar komik bir film. İlk filmdeki kadar katıla katıla gülmedim ama göndermelerine bayıldım. Bu yüzden şöyle bir cümle kurmak istiyorum. Esprileri ilk film kadar iyi değil ama göndermeleri ilk filmden daha iyi. 

Espri ve göndermeyi kafamda şöyle ayırıyorum: Deadpool'un bacakları koptuğunda Cable'a temel içgüdü yapması bir espri ama Deadpool'un Cable'a Thanos demesi gönderme benim için. Belki temelinde bu ikisi aynıdır ama ben ayırma ihtiyacı duydum. 

İlerleyen zamanlarda en beğendiğim göndermeler tarzı bir bölümle geleceğim ama şimdilik favorilerimden bir kaçını belirtmeliyim. Seyircinin metal kol sevdası ve Wade'in kendinin X-Men Origins'teki halini vurması.

Mizah bakımından yine Deadpool'a yaraşır bir film. Ona şüphe yok. Esprileri konuşsak sabahı çıkartırız herhalde. O yüzden mizah konusunu, oldukça başarılı diyerek kenara bırakalım ve başka konulara odaklanalım. Mesela benim ilk filmin bütçesinden dolayı yeterince tatmin olamadığım ve bu filme heyecanla beklediğim aksiyon.

İlk film oldukça düşük bir bütçe ile çekilmişti ve bu yüzden son dövüşte Deadpool'un ateş ettiğini bile görememiştik. Şimdi bütçenin artmasıyla ne güzel aksiyon sahneleri gelmiş öyle. Gerek hapishane dövüşü, gerek otobanda araç içindeki dövüş olsun hepsi bir harika. Muhtemelen Avengers İnfinity War'dakinden daha fazla stilize aksiyon sahnesi izledik.

Cable ile Deadpool'un dövüştüğü her sahne ayrı bir güzellikteydi. Hapishanedeki biraz ciddi olduğu için filme yakıştıramıyorum. Bu yüzden otoban üstündeki dövüş bana daha çekici geliyor. Üstelik o sahnede Domino da var. 

Aksiyon sahnelerini geçersek. Birazcık Cable ve Domino da konuşmak lazım. Sonuçta filmin pazarlanmasında büyük bir rol oynadılar. Hem Cable, hem de Domino internette ilk görüceye çıktıklarında büyük bir linç yediler. Her türlü noktaları eleştirildi, yerlere vuruldu, çamur atıldı. Özellikle Domino'ya neler dediler neler. 

Biliyor musunuz? İlk defa bir çizgi roman karakterinin ten renginin değişmiş olması bana hiç batmadı. Normalde Heimdall olsun, Ben Urich olsun, Kingpin olsun hepsi bana batmıştı ve severek izlesem bile içimde orijinaline karşı bir hasret vardı. 

Burada patır patır izledim siyahi Domino'yu. Bunun en büyük sebeplerinden biri de karakterin bütün özelliklerini vermiş olmaları. Lakayıt olması ve şanslı olması, bütün karakter bu ve bu karakteri gerçekten de yansıtabilmişler. Bundan dolayı mutluyum.

Gerçi, mutluyuz falan ama. Bi'orjinalini de görseydik perdede be! Yine de gördüğümüze memnunum.

Aynısı Cable için de geçerli. Wade'in de dediği gibi çizgi romandakine göre çok daha tıfıl ve kısa. Ancak şu da bir gerçek ki kitaplardaki Cable normal bir insan fiziğinde değil. Onun için Josh'un yine Thanos'taki gibi grili pijamalara bürünmesi gerekecekti. 

Şuandaki kablomuz oldukça iyi. Yine gelecekten geliyor, yine kolu metal ve Deadpool'un yanında yine ciddi. Filmin sonlarına doğru bu filmde kanka olarak görmemizin mümkün olmayacağını düşünmüştüm ama şükürler ki yanıldım. Cable ve Deadpool dostluğu da gördük beyaz perdede. 

Filmin bir sürprizi olan Juggernaut'tan bahsetmek istiyorum. Juggenaut ne kadar harika olmuş. öyle! Deadpool serisi hakkında en çok sevdiğim şey, karakterlerin dış görünüşlerini oldukça tutarlı ve başarılı yapmaya çalışıyorlar. Deadpool zaten buna birincil örnek. Juggernaut da çok başarılıydı. 

O kadar başarılıydı ki, küçük tosunumuz hücre kapısının arkasından onunla konuşurken kaskının şeklinden onun Juggernaut olduğunu kavrayabildim. O denli bir başarı söz konusu tasarımcılarda. Gerçi sarı tulumlarda olduğu için orijinal haliyle göremedik. Yine de vücudu ve kaskı ile en başarılı uyarlamalardan biri.

İlk üçlemeye göre konuşacak olursak. Gerçi, ilk üçlemeye de çok kızamıyorum. Çünkü şu filmde gördüğümüz Juggernaut 2006 yılında nasıl yapılabilirdi ki? Üstelik X-Men 3, üçlemedeki en kalabalık X-Men filmi. Ama yine de Juggernaut kötüydü.

Hazır lafı geçmişken, Iron Fist olarak bahsedilen karakterimiz de tatlıydı. Evet, sinir bozucuydu, evet, biraz gıcıktı ama şişmanlarında süper kahraman olması konusunda takındığı tavrı destekliyorum. Belki Deadpool 3'te bana teklif gelir de köşeyi döneriz. 

Colossus ve Negasonic ilk filmdekinden daha az gözükmeleri ile üzdüler. Gerçi, ben Wade'e daha fazla X-Men görmemiz konusunda hak verdim. X-Men filmlerinde yıllardır geçmişi izliyoruz. 2018 yılında güncel olarak malikanede hangi X-Men'ler kaldı öğrenmek istiyorum ama Fox izin vermiyor...

Filmin bir başka sorun gibi görebileceğimiz ufak bir problemi, adam akıllı bir Villian'ı olmaması. Bundan kastım, bir Magneto, bir Apocalpyse yok filmde. Yani filmde olan kötü olayları kimin üstüne yıkmalısınız karar veremiyorsunuz. Iron Fist biraz kötü adam gibi ama aslında kurbanın ta kendisi. Çocuklara taciz eden kellere laf edecek olsak ekranda üç dakika görünüyorlar ve adları belli değil.

Filmde daha düzgün bir kötü olsun isterdim. Gerçi bu hikayeye biraz abes kaçardı ama süper iyinin olduğu yerde süper kötü de lazım. Deadpool süper iyi değil ama Colossus süper iyi.

Bu filmde onun da ağzı bozuldu ama olsun, arada istisnalar oluyor.

Deadpool 2 benim için bu kadardır arkadaşlar. Aksiyonu ilk filmden daha iyi. Göndermeler ilk filmden daha iyi. Esprileri ilk filme göre zayıf. Tempo tutturması ve durumu ciddiye alma seviyesi ilk filme göre daha dengesiz. Karakterler kendini geliştirmiş, yeni gelen karakterler harika...

Son olarak X-Force çok komik bir hayal kırıklığı. Hepimiz o uçaktan atladıklarında heyecanlandık ama onca yapılan pazarlamanın yalnızca tek bir espri olduğunu öğrenmek biraz acıttı.

Üstelik Brad Pitt'i getirmişsin koskocaman X-Force'a.

Dip Not: James Bond girişi çok iyiydi! Evde tek başıma izlesem çok daha fazla gülebilirdim de, salonda sessiz sessiz gülmek istemedim.

-----------------------------

Siz Deadpool 2 filmini nasıl buldunuz? Nereler hoşunuza gitti? Nereler hoşunuza gitmedi? Yorumlarınızla şenlendirirseniz bölümü, çok minnettar kalırım size. Şimdilik hoşça kalın. Kendinize iyi bakın.

Marvel MucizedirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin