"YÜCE USTA KANBERK'İN DÖVÜŞ TEKNİKLERİ BÜTÜN DÖVÜŞ TEKNİKLERİ GİBİ NEFES SANATLARINA DAYANIR. AĞIZDAN VAKUMLANARAK ALINAN NEFESİN HEPSİ DİYAFRAMDA TOPLANIR. DİYAFRAMDA TOPLANAN HAVA, BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİNE GÜÇLÜ BİR BASINÇ UYGULAYARAK YÜKSEK ÖLÇÜDE ADRENALİN HORMONU SALGILAR. SALGILANAN HORMON KANA KARIŞIR. ADRENALİN HORMONU DAMARLAR YOLUYLA KISA ZAMAN İÇİNDE KALBE ULAŞIR. KALBE ULAŞAN BÜYÜK MİKTARDA ADRENALİN HORMONU KALBİNİN ATIŞINI HİSSEDEBİLECEĞİ HIZIN DOKSAN KAT ÜSTÜNE ÇIKARIR. NORMAL BİR İNSAN İÇİN BU ÖLÜM DEMEKTİR, AMA BİZİM GİBİ İNSANLAR İÇİN GÜÇLÜ BİR TEKNİĞE DÖNÜŞÜR. KALP O KADAR HIZLI ATAR Kİ BİR ZAMANDAN SONRA KALBİNİN ATIŞINI HİSSEDEMEZSİN. BEYİN TEHLİKE HİSSİNE KAPILARAK BEYİN NÖRONLARINI KULLANARAK VÜCUDUN EN UÇTAKİ HÜCRENE KADAR BİLGİ GÖNDERİR. VÜCUDUN BÜTÜN ENGELLERİNİ KIRARAK İNANILMAZ BİR HIZA ULAŞIR. ETRAFINDAKİ HER ŞEY SENİN İÇİN YAVAŞ HAREKET EDİYOR GİBİ GÖRÜNÜR. BEYNİN İSTEMSİZCE KARŞI SALDIRILAR KURGULAR. BÖYLECE TEKNİK KARAKLILIĞA ULAŞIR."
Yamtar derin bir nefes aldı. Mete hâlâ karşısında dikkatle onu dinliyordu. Belli etmemeye çalışsa da yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.
"AMA HÂLÂ BU TEKNİĞİ BU KADAR KOLAY ANLAMANA ŞAŞIRIYORUM. VÜCUDUNU KONTROL ETMEK DÖVÜŞ TEKNİKLERİNİ ÖĞRENMEKTEN DAHA ZORDUR. NEFES ALIRKEN VÜCUT OTOMATİK OLARAK ALDIĞIN NEFESİ CİĞERLERİNE HAPSEDER. ALDIĞIN NEFESİN HEPSİNİ DİYAFRAMA GÖNDERMEK İNSAN VÜDUNA AYKIRIDIR. EN GÜÇLÜ USTALAR BİLE AYLARCA NEFES SANATLARINA ÇALIŞIP VÜCUDUNU YÖNETMEYE ÇALIŞMIŞTIR.
Beni şaşırtıyorsun çocuk..."
Mete gülümseyerek Yamtar'a baktı. Kızarmış yanaklarıyla çok tatlı görünüyordu. Sanki az önceki canavar gitmiş, yerine tatlı küçük bir çocuk gelmişti.
Yamtar beklemeden devam etmek istiyordu. Mete'nin hızlı öğrenmesine sevinmişti. Böylelikle kısa süre içinde bütün dövüş sanatlarını öğretebilecekti.
Bir dövüş stili öğrenmek normal bir insanın neredeyse bütün ömrünü alıyordu. Ruh enerjisi kullanan insanların ise en az 20 yılını, gözlem yeteneği zayıf insanların ise daha fazla sürebiliyordu. Tamamen yetenek meselesiydi. Bir dövüş sanatının bütün teknikleri birbirine benzerdi. Böylelikle öğrenen kişi bir ustadan eğitim almadan tek başına bile eğitimine devam edebilirdi. Tabii bunu ancak gerçek dâhiler başarabilirdi. Mete'nin öğrenme kapasitesi hiçbir kılıç ustasının ulaşamayacağı bir boyuttaydı. Çok hızlı gelişiyordu. Tabii bunu sadece kendi iradesiyle yapmıyordu. Aldığı hediyenin de büyük yararı vardı.
Yamtar bu sefer anlatırken göstermeye başladı.
"Usta Kızılyumruk'un BASINÇ ATEŞİ isimli dövüş sanatı Usta Kanberk'in YER KIRAN dövüş sanatından daha zordur. Yakın dövüş sanatı değildir. Sadece gücünü arttırarak rakiplerini daha hızlı alt etmeni sağlar. Buna rağmen vücudunu en iyi şekilde kontrol edebilmelisin.
Ağzında topladığın havayı burna doğru yönlendirilmelidir. Hava burundan geçerken bütün yabancı maddelerinden ayırarak geriye saf hava ve ruh enerjisi bırakır. Burundan havayı basınç uygulayarak bırakmalısın. Burundan bırakılan hava vücudunun dış kısmına yayılır. Deri gözenekleri saf havayı üzerinde tutar. Yumruğunu savururken deride asılı kalmış hava yüksek basınçla yumruklara yönlendirilir ve ortaya yıkıcı bir güç çıkar."
Yamtar göstermek için gözlerini kapattı. Mete anında Yamtar'ın yanından uzaklaştı. Bu gücün ne kadar yıkıcı olabileceğini tahmin bile edemiyordu.
Yamtar sesli bir şekilde ağzından nefes aldı. Nefesin sesini Mete bile duymuştu. Ardından burnundan verdi. Sağ bacağını geri itip sol ayağını sertçe yere sabitledi. Bütün gücüyle yumruğunu ileri doğru savurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ragnarok (Boyut Kırılması)
FantasyOn yaşında, Ulu Ata tarafından farklı bir boyuta ışınlanan Mete, kendi isteğiyle Ulu Ata'nın eğitimini kabul eder. Bu dünyada, en büyük eğiticilerden biri olan ve aynı zamanda Ulu Ata'nın öğrencisi olan Yamtar ve İzabella, Mete'nin eğitimini üstlen...