Spiritüel#1
Hiç bilmediği şehirde ilk görevini icra eden Lamia'nın başından geçen biraz komik,biraz hüzünlü hikayesi anlatılmaktadır.Çocuklara çok düşkün, işini özveriyle yapan kızımız ilk atandığı okulda başlar olaylar.Zamanla öğrencilerini tanır v...
EVET BEN GELDİM NASILMIŞ BENİM BURMA KADAYIF TATLIMIN KAYMAKLARI...UZUN ZAMANDIR HAYAL_ETİN FIRINI KAPALIYDI TEKRAR AÇIP SİZLERE GÖRSEL ŞÖLEN SUNAYIM DEDİM...NASIL BEĞENDİNİZ Mİ TATLIMI?İŞİN ŞAKASI,BU KONUDA ÇOK GÜZEL YORUMLAR ALDIM.CANLARIM ASLINDA SİZE HİTAP EDECEK BİR ŞEYLER BULMAM GEREKİYORDU BENDE BÖYLE BİR ŞEYLER BULDUM...CANINIZ ÇEKTİRDİYSEM HAKKINIZ HELAL EDİN OLUR MU?
İYİ OKUMALAR;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Babamın itirazından sonra söylendiği gibi erkekler bir alt kata abimlerin evine inmiş biz kadınlarsa Hacer teyze ne ara hazırladığını bilmediğim bohçalara bakıyorduk.Öyle çok şey vardı ki hem Oğuzla ilgilenmesi hemde bunları hazırlaması onu çok yormuş olmalıydı.Ben mahcubiyetin karıştığı üzgün gözlerle Hacer teyze bakarken onun yüzünde mutluluktan başka ifade yoktu.
"Bak az kalsın unutuyordum güzel kızım benim çantamı bi getiriver."Hacer teyzenin isteği üzerine ayağa kalktım.En son çantası salonda oturduğu koltuğun yanında duruyordu.Hemen oradan alıp tekrar misafir odasına geçtim.
"Hacer teyze çantan."Dediğimde bütün kadınların gözleri beni buldu.Kızlar kıkırdamış diğerleri kınayan bakışlar atmıştı.Yanlış bir şey mi yapmıştım neden böyle bakıyorlardı.Annem yanıma yaklaşıp usulca kulağıma neden böyle baktıklarını fısıldadı.
"Kızım anne desene."Annemin uyarısı bende utanma dürtüsü uyandırmıştı ve eminim yüzüm yine domates gibi kızarmıştı.Öyle ya bundan sonra Hacer teyzeye anne demeliyim.Oğuz şimdiden anne, baba derken ben içimden bile anne dememiştim.
"Sıkma canını güzel gelinim zamanla dersin.Sen gel bakayım şöyle yamacıma."Yine utana çekine Hacer teyzenin yanına geçtiğimde beklemeden çantasında bir kutu çıkardı.Ben ne olduğunu anlamadan o kutuyu da açıp sağ elimi elinin arasına aldı.
"Senin gelinim olmanı çok istedim Rabbimde çok şükür nasip etti.Bunu Oğuz almıştı diğer eşini de ben çok sevinerek ve isteyerek aldım.Biliyorum çok takı takan biri değilsin ama bunları kolundan çıkarmazsan beni çok mutlu edersin."Deyip aylar önce evlerine eşyalarımı toplamak için bıraktığım bileziği koluma tekrar takmıştı.Açıkçası duygulanmıştım.İstemeyerek bıraktığım bilezik ve yüzüğüm tekrar üzerimde yerini almıştı.Hacer teyzenin boynuna sıkıca sarılıp yanağından öptüm.
"Sen istersin de ben yapmaz mıyım Hacer annem!Çok teşekkür ederim."
"Oyy deli kız ağlatacan beni."Ciddi olup olmadığını ölçmek için onu kendimden uzaklaştırdığım da gözlerinin dolduğunu gördüm.Böyle mutlu bir günde kimsenin üzülmesini istemediğimi söylemiştim.Buna karşımdaki ton ton kadında dahildi.
"Bu gün ağlamak yok hem söyle bakalım sen bu kadar hazırlığı ne ara yaptın bakalım?"Dediğimde yemenisinin ucunu alıp gözlerini hızlıca kuruladı.
"Meliham sağ olsun her şeyi en ince detayına kadar o düşündü.Sümeyye kızımda hazırlamasında yardım etmiş."
"Öyle mi?Zahmet eden ellerinize,yüreğinize sağlık her şey çok güzel."Deyip önümde duran iğne oyalı namaz örtüsüne baktım hatta bununla da kalmayıp şalımın üzerine geçirdim.Her bir bohçadan ayrı bir şeyler çıkıyordu.Patikler,lifler,yemeniler hepsi ayrı ayrı güzeldi.
