...İYİ OKUMALAR...
Her ne kadar lütfen sözünü duymasam da Elifin yalvaran yüzü Hacer teyzenin mahcup suratı düşünmemi sağlamıştı.Değil kalmak koşarak kaçmak istiyordum aslında ama kıyamıyordum işte Elif'imi o masum bakışlarına.
"Lamia kızım kaç gündür yemekleri yaparken sende yardım ediyorsun ama tek lokma yemeden gidiyorsun.Hiç içime sinmiyordu böyle gitmen.Hadi bu akşam misafirimiz ol beraber yiyelim yaptıklarımızı."
"Hacer teyzem öyle düşünme,okuldan gelince karnımı senin hazırladığın yemeklerle doyurmuyor muyum zaten?"Dediğimde güldü.Öyle ya okul çıkışı saatimi bildiği için çayımı bile hazır tutuyordu eve tok gidiyordum onun sayesinde.
"O ayrı bu ayrı hadi kırma beni."Ben nasıl yok diyecektim dünya tatlısı bu ikiliye.Hem kaç gündür gizli saklı gelmedim mi ben bu eve?Şimdi karşılaşmamak için uğraştığım adamın karşısına oturup nasıl yemek yerdim?
"Hadi öğretmenim kalın lütfen noluuuur."Elifin kedi gibi bakışları komik gelse de yanında oturan babasına kaydı bakışlarım ve anında pişman oldum çünkü oda bana bakıyordu.Gözlerimi hızla ondan çekip tekrar Elife döndüm.
"Tamam madem Elif çok ısrar ediyor bu akşamlık size katılırım ama sadece bu akşamlık anlaştık mı?Bir daha böyle ısrar etmek yok."
"Tamam öğretmenim."Kabanımı çantamı aldığım yere tekrar bıraktım.Hacer teyze mutfağa geçerken bende arkasından yardım etmek için onu takip ettim.Hazırladığımız yemekleri teker teker koyduk masaya.Bayadır böyle kalabalık bir ortamda akşam yemeği yememiştim.Masaya oturmadan önce Elif'e yer ayarlandı.Sandalyeye oturtup ayağını uzatması için masanın içine tabure koydular.Beni de çok ısrar ettiği için yanına oturttu fıstığım.Yemekler masada benim tarafımda duruyordu.Hacer teyze servis etmek için ayaklandığında durdurdum.
"Hacer teyze sen otur ben servis ederim."
"Tamam kızım."Dediğinde tabakları alıp yemekleri dağıttım.Hacer teyze Elif'in karşısına benim karşıma da şansa Oğuz bey oturmuştu.Elim ayağım bir birine girmişken bu şekilde yemek nasıl yenir tam olarak bilmiyorum.Kuruyan boğazımı serinletsin diye bir yudum su aldım.Elime aldığım çatal önümde duran yemeğe gitmiyordu bir türlü.Akşam yemeği değil akşam işkencesi olmuştu resmen.Bu can sıkıcı durumdan kurtulmak adına yanımda oturan Elif'e baktım.Oturuşu rahat olmadığı için yemek yerken zorlanıyordu gibiydi.
"Fıstığım benim yedirmemi ister misin?"
"Olur öğretmenim."Tabağının yanında duran çatalı alıp köfteye batırdım.Ağzına doğru uzattığımda gülüyordu.İçim yine burkulmuştu.Zavallı kuzum annesi olsa nasıl mutlu olurdu kim bilir.Arada konan gülücük yüzünden eksik olmazdı belki?
"Hadi ayrandan iç.Salatadan da ye bakalım."Ben Elif'e masadaki yemeklerden yedirirken Hacer teyze ve Oğuz bey de bize bakıyordu.Tabağındaki bütün yemekleri bitirdiğinde tekrar isteyip istemediğini sordum.
"Doydun mu tatlım?"
"Hııhım doydum öğretmenim."Saçlarını okşadım.Sanırım bu hareketimi seviyordu her dokunduğumda gözlerini kapayıp tebessüm ediyordu.
"Aferin benim kızıma!Babaannesi hep böyle yiyor değil mi Elif?"Aslında biliyorum Hacer teyze bir kaç kere çıtlatmıştı az yemek yeyip,çok yemek seçtiğini.
"Biraz daha açıldı iştahı öğretmeni eskisi gibi değil Elifim."Dedikten sonra durdu benim önümdeki dolu tabağı işaret etti.
"Bu arada Elif'e diyoruz da Lamia kızım sen hiç dokunmadın tabağına."Acı ile tabağımdaki köfte ve pilava baktım .Şimdi bu yemek benim evde kendi çöplüğümde olacak hemen siler süpürürdüm ama şu an pek rahat olmadığım için yiyemiyordum işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derdimin Dermanı Ol(Tamamlandı)
SpiritualSpiritüel#1 Hiç bilmediği şehirde ilk görevini icra eden Lamia'nın başından geçen biraz komik,biraz hüzünlü hikayesi anlatılmaktadır.Çocuklara çok düşkün, işini özveriyle yapan kızımız ilk atandığı okulda başlar olaylar.Zamanla öğrencilerini tanır v...