EVET PUDRA ŞEKERLERİM...YİNE VE YENİDEN FIRINDAN TAZE ÇIKMIŞ DERDİMİN DERMANI OL İLE KARŞINIZDAYIM.YALNIZ BU SEFERKİ KURABİYEM BİRAZ TATSIZ HADİ YANAKTAN BİR TUTAM SERPELEYİNDE ŞEKERİ KIVAMI TAM YERİNDE GELSİN...BU BÖLÜMÜ DE OĞUZ AMİRİN AĞZINDAN YAZDIM VE SANIRIM BİR SONRAKİ BÖLÜMDE ÖYLE OLACAK...SIKMIYOR DEĞİL Mİ OĞUZ AMİR SİZİ??SIKMIYORDUR SIKMIYORDUR...NEYSE GALİBA BEN SIKMAYA BAŞLADIM.HADİ İYİ OKUMALAR...
Oğuz'un ağzından;
Emniyete Osman babanın izniyle geldiğimizde bende Yıldırım ekibine dağılmaları emrini verdim beklemeden.Şimdi ne gürültü çekecek nede konuşma yapacak halim kalmamıştı.Bedenen değil ama ruhen tamamen çökmüş halde odama geçip oturdum.O zavallı kızların yüzleri gözlerimin önünden bir türlü gitmiyordu.Nasılda korkmuşlardı yavrucaklar.Kim bilir ne şekilde kandırdılar da bu hale düşmüşlerdi.Allah'ın cezası o adamı öldürmeliydim hem de en kötü şekilde.Çok fazla dişlerimi sıktığım için şu an çenem felaket ağrıyordu.Birde hırsımı tam olarak alamadım için başım.Bıraksalardı da keşke...İçimdeki alev yeniden körüklenirken içeri Ufuk girdi.Önce gözlerime ardından ritm tutturduğum dizime baktı.Yüzü her zamankinden ciddiydi ve şu an buz gibi ifade ile yüzümü inceliyordu.
"Ufuk sakın abuk sabuk şakalar yapma şu an kaldıracak durumda değilim."Dediğimde derin bir iç çekti.Bir sıkıntısı var gibi duruyordu.Tam karşıma geçip koltuklardan birine oturduğunda bu hali beni germeye yetmişti.
"Abi..ah!!Nasıl anlatsam?"Kaşlarım çatıldı.Yoksa evdekilere mi?Hemen ayağa fırladım.
"Lan ne oldu yoksa evdekilere mi bir şey oldu Lam_"Dediğim an ellerini havaya kaldırıp hızla lafa girdi.Elinde daha önce fark etmediğim mavi dosyayı masaya bıraktı.
"Evdekiler iyi sıkıntı yok ama buna baksan iyi olur."Önüme duran dosyayı biraz daha kendime doğru çekip kapağını kaldırdım.İçerisinde bir çok kimliğin bulunduğu dosyalarla doluydu.Tek tek sayfaları çevirdim.Gözüme çarpan bir suret dikkatimi çekti ve iyice yaklaşıp o olup olmadığına baktım.
"Bu...Bu Lamia'nın evini basan Hamit Yavaşi değil mi?"Ufuk başıyla onaylayınca tekrar resme odaklandım ama bu kimlikteki ismi Hasan Değirmenci diye yazıyordu.
"Ufuk beynim durdu şu an.Bu ne alaka oğlum bu adamın ne bağlantısı var bunlarla."
"Bize onu araştırıyoruz.Yaralı olarak yakaladığımız bir kaç adamı sorguya aldık ve bu iş adamı kimlikte sahtecilikte yaptığını öğrendik."Yok artık adam tam anlamıyla yürüyen suç makinesi gibi ortalıkta elini kolunu sallaya sallaya geziyormuş.Daha ona öfkem geçmemişken birde bu...
"Ee bu sahte kimlikleri yapan kimmiş onu buldunuz mu?"
"Bulduk!Bizim çocuklardan bir kaçını almaları için gönderdim."
"Oğlum ben onlara izin vermedim mi?Ne diye yorgun argın çocukları göreve gönderiyorsun?"Dediğimde Ufuk pi pis sırıttı.Allah bilir o kırk tilkinin dolandığı aklından yine neler geçiyordu?
"VAllaha bende söyledim ama konu senle,Lamia yenge olunca bizim çocuklar işi sağlama almak istediler.O yüzden organize şubeye bırakmadılar."Güldüm.Bu çocuklar deliydi ve ben her birini kardeşim gibi seviyordum hatta daha fazla.
"Tamam.Osman babaya haber verdin mi?Sonra başları ağrımasın çocukların!"Ufuk başını sallayıp onayladı beni.
"Söyledim haberi var."Elimi başıma,kendini iyiden iyiye hissettiren ağrının olduğu yere bastırdım.
"Çay içtin mi??"Başımı sağa sola salladım.Değil canım çay su bile içmek istemiyordu.
"Senin başının ağrısı çay içmeden geçmez.Birde açsın tabi kalk kantine inelim bir şeyler yiyelim.En azından çocuklar gelene kadar vakit geçmiş olur."Dediğini yapıp ayağa kalktım.Eğer bu berbat ağrı geçmezse ortalıkta Leyla gibi gezecektim yoksa.Kendimi bir an önce toparlamam ve gelecek olan adamı bizzat kendim sorguya çekmeliydim.İşin ucunda Lamia vardı ve ben onunla ilgili her konuya vakıf olmak zorundaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derdimin Dermanı Ol(Tamamlandı)
SpiritualSpiritüel#1 Hiç bilmediği şehirde ilk görevini icra eden Lamia'nın başından geçen biraz komik,biraz hüzünlü hikayesi anlatılmaktadır.Çocuklara çok düşkün, işini özveriyle yapan kızımız ilk atandığı okulda başlar olaylar.Zamanla öğrencilerini tanır v...