Oy ve yorumları unutmayın :))
Kader:
"Ali ben çok üzgünüm. Ne diyeceğimi bilemiyorum gerçekten. Ailem adına çok özür dilerim senden. Dün gece neden öyle davrandıklarını inan ki..."
Ali:
"Tamam sorun etme Zeynep. önemli değil" dedi kızın masanın üzerindeki elini tutup.
Gülümsedi. Ama genç kız onun tebessümüne karşılık veremiyor, ailesi adına suçluluk hissediyordu hala. Kader:
"Daha önce kimseye böyle davrandıklarını görmedim. Yani neden böyle yaptılar ki?"
"Ön yargı" dedi genç adam burukça gülümseyip. " Geldiğim yerden ötürü beni yargılıyor olmalılar. Ama zamanla ön yargılarından kurtulacaklardır. Eminim ben. Hem kızlarına sevdirmişim kendimi ailesine mi sevdiremeyeceğim" dedi çapkınca kıza sırıtıp göz kırparak.
Bu durumda bile güldürebiliyordu onu bu çocuk. Sanırım en çok da onu bu yüzden seviyordu.
Ali kızın ellerini daha sıkı tutup, gözlerini kıstı. Bu Alicede aklıma bir şey geldi, bir şey söyleyeceğim demekti. Ali:
"Zeynep biliyorsun ki birkaç güne okullar kapanıyor. Benimle Şanlıurfa'ya gelsene."
"Ne?!"
Kader böyle bir teklif beklemiyordu. Çocuk onu terk etmek bir yana memleketine götürmek istiyordu. Ali:
"Belki damat bey gelin hanımın ailesine kendini sevdirememiş olabilir ama gelin hanım kendini damat beyin ailesine sevdirecektir kesinlikle."
"Yani sen..."
"Evet. Aynen anladığın gibi. Seni ailemle tanıştırmak istiyorum. Annem, kız kardeşlerim, abim.... eminim ki hepsi seni çok sevecekler."
Genç kız yarı şaşkın yarı heyecanlı bir şekilde karşısındaki genç adama bakarken çocuksa ona gülümsüyordu yine. Söylediklerinden aksini olacağına ihtimal vermiyordu çünkü..
Oy ve yorumları unutmayın :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER(Aşkın Urfa Hali) Watty2020
General Fiction"Siz iki kardeş biraz şeysiniz. Yani şey..." Kader bir türlü doğru kelimeyi bulamıyordu. "Farklı." Neyse ki karşısındaki genç adam en uygun kelimeyi bulmuştu. Ve Kadir devraldı bundan sonra konuşmayı. "Biz iki kardeş farklıyız. Siyah ve beyaz gibi t...