Kadir etrafta koşuşturan Kader ve Ali'ye baktı oturduğu yerden. Ardından kendi küçüklüğü belirdi.
Küçük Kadir:
"Kader! Ali! Neredesiniz yine ya!"
O gelinceye dek çoktan gitmişlerdi bile. Küçük Kadir:
"Bak yine başınızı belaya sokarsanız elimden çekeceğin var Ali ona göre! Duydun mu!!!"
Sinirle büyük halinin yanına oturdu. Gülümseyerek bakıyordu genç adam çocukluğuna.
Kadir:
"Çok zor değil mi?" Küçük Kadir:
"Sorma gitsin ya. Ben ne yapacağım bu ikisiyle?"
"Abi olmak sa aşık olmak da çok zor."
"Hele ki benim yaşımda!"
Çocukluğunun bu ciddi ve öfkeli ifadesine gülmeden edemedi.
Küçük Kadir:
"Vukuatsız bir günleri yok. Gerçi Kader'in suçu değil. Hep Ali olacak o baş belası kardeşimin başından çıkıyor bütün bunlar. Bir durduğu yerde durmuyor. Kızın da başını yiyor embesil."
"Ama yine de seviyorsun ikisini de öyle değil mi?"
"Sevilmese çekilir çile mi hiç?"
"Peki en çok hangisini seviyorsun?"
"Hı?".
İkisi de birbirine baktı. Çocuğun başını kaşımasından düşündüğü belliydi.
Yeni bölüm bu cumartesi. Oy ve yorumları unutmayın 😉
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER(Aşkın Urfa Hali) Watty2020
General Fiction"Siz iki kardeş biraz şeysiniz. Yani şey..." Kader bir türlü doğru kelimeyi bulamıyordu. "Farklı." Neyse ki karşısındaki genç adam en uygun kelimeyi bulmuştu. Ve Kadir devraldı bundan sonra konuşmayı. "Biz iki kardeş farklıyız. Siyah ve beyaz gibi t...