Dreams, NF
Doin' Time, Lana Del Rey
Söylediğin her şey doğru mu?
●○●
BÖLÜM - 54
Acı... Acı, tam olarak neydi? Benim tam şuan, yaşadığım şey mi? Yoksa bir tehlike durumunda ve ya darbe alındığına hissedilen duygu mu? Sanırım benim ki hem ruhen, hem de fiziki acıydı... Gözlerim kapalı olsa da acımı hissediyorum. Kafamda ki o şok etkisi sanki hala etkindi. Uyuşmalar da devam ediyordu.
Artık ne kadar verdiyse .. Gözüm kendiliğinden açılırken oldukça gariptim. Lakin ne yönden gariptim bilmiyorum. Açar açmaz Alice' in yüzünü görmek güvende hissettirdi. Yanımda başkası var sandım. Gururlu bir yüz takındı.
"Sana söz verdim ve tutuyorum. Artık yeterince uyku çekmiş olman lazım. Arkadaşlarının yanına, yatakhane ne dönebilirsin. İvan dışarıda seni bekliyor. Ama bir kaç şey konuşmamız lazım."
Yattığım yerden doğrulup yastığı arkama hizaladım. Zaten sıcak da olduğu için üstümde ki battaniyeyi kenara ittim. Ayaklarımı da kendime çekip bekleyen yüzüne baktım.
"Seni dinliyorum. " Kenarda ki sandalyesine oturup karşımda durdu yine. Bacak bacak üst üstüne atıp, kollarını birleştirdi.
"Zor bir tedaviden geçiyorsun. Ve beynin yorulmaya başlayacak. Bu tedaviyi hafta da iki kez, toplam dört kere yapacağız. Yani haftaya da geleceksin sonra bitecek. Tamam mı?"
Hangi gün geleceğimi söyleyecek mi acaba? Aman sen sor ne olacak! "Hangi gün geleceğim tekrar?' Ayağa kalkıp sandalyesini iteledi. 'Ben haber vereceğim."
O zaman bana tamam demek düşüyor. Yaşasın özgürlük! Ayaklarımı bu sefer sarkıtmadan aşağı atladım. Parmak uçlarımda kırmızı nokta görünce gitmeden seslendim.
"Alice!" Kapı koluna uzanan kolunu hemen çekip bana döndü. O kadar hızlı döndü ki boynu az kalsın eminim kırılacaktı.
"Ne oldu?" Parmak uçarımı göz hizasına kaldırdım. Ne cevap vereceksin acaba? Merakla gözlerine baktım.
"Parmaklarım elektrikten dolayı böyleyse kafam ne haldedir Alice?"
Dediklerimden sonra gözünü kapatıp geri açtı. Sanırım başka bir şey diyeceğimden korktu.
"Sadece parmakların öyle Annabeth. Sorun etme, o da geçecektir iki güne."
Derin bir uf verdim. Kapı kolunu çekti. Kapıyı sonuna kadar açtı. İmalı bir şekilde kafasını çevirdi ve sırıtmaya başladı.
"Bir ara Prens Matt'e teşekkür edin isterseniz. Sizin için endişelendi ve elinden gelen tüm yardımları yaptı." Bakmaya devam edince odadan çıktı. Hayır neden saçma imalarla bunu dile getirirsin ki? Dümdüz söyle, bunun için gülümsemeye gerek yok. Neyse İvan'ı daha fazla bekletmeyeyim. Üstümde ki eşofmanlara tekrar göz attım. Siyah tişört , kahverengi eşofman altı ve terlikler.. İyiyim. Tek bir kötü şey vardı. O da günlerdir banyo yapmadığım gerçeğiydi. Acilen gidip duşa girmem gerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PRENSESİN DÖNÜŞÜ -[DEK]
Fantasy|𝔇ö𝔯𝔱 𝔈𝔩𝔢𝔪𝔢𝔫𝔱 𝔎𝔯𝔞𝔩𝔩ığı 𝔖𝔢𝔯𝔦𝔰𝔦 1.𝔎𝔦𝔱𝔞𝔭| On yedi yaşında kendini toplumdan soyutlamış genç kız diğerlerine ne kadar tehlike arz edebilir? Kendine göre hayatını yaşarken, eve geldiğinde öğrendiği haber onu ne derece hayal kırı...