BÖLÜM 20: Sema'yı Arzulamak

2.5K 252 162
                                    

Bu bölümü cpnvado1907 'ye ithaf ediyorum :)

♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤

'O adama verebileceğin en büyük hediyeyi verdin insan yavrusu! Bunun için sana minnettar hissettiğine şüphe yok.'

Chen, gözleri kapalı bir şekilde yatağın üzerinde oturuyor meditasyon yapıyordu. Vücuduna akın eden enerjiyi, kanıyla karıştırarak tüm bedenine ortak bir şekilde dağıtıyordu.

"Anladım küçük böcek, artık sesini keser misin? Burada dantian oluşturmaya çalışıyorum değil mi?"

Küçük periyle son bir haftadır bayağı sohbet ederek zaman geçirmişti. Bu süreç içerisinde ufkunu büyük bir oranda genişletmiş dünya hakkında bir çok şey öğrenmişti. Küçük periye geçmişini anlatmış aynı şekilde onun geçmişini yüzeysel bir şekilde dinlemişti. Sonuçta 170 yılı en ince ayrıntısına kadar anlatacak mecâl ikisinde de yoktu. Küçük peri, Chen'in dantianı olmadan yetişim yapabildiğini öğrenince şaşırmış ancak daha önce de böyle dahileri görüp duyduğu için ona pek tuhaf gelmemişti. Odanın içerisinde gezerken bir yandan da konuşuyordu.

'Dediğim gibi insan yavrusu, dantianın olmadığı müddet yaptığın yetişim, seni fiziksel olarak Başlangıç Aleminin zirvesine kadar çıkartabilir. Ama daha fazla bu metotla ilerleyemezsin! Dantian oluşturmak mecburi bir şey. Hem dantianın sayesinde seviye atladıkça biolojik ömründe katlanarak artar.'

Chen, artık küçük periye susmasını söylemekten bıkmış, ona kulak asmamaya başlamıştı. Küçük peri, etrafta uçuşurken bir haftadır aklını kurcalayan soruyu Chen'e sormak için kendini toparlamıştı.

'Son bir sorum olacak insan yavrusu, Frey denen birini tanıyor musun?'

Küçük perinin dediklerini kulak ardı eden Chen'in gözleri bir anda açılmıştı. Hemen ayağa fırlamış küçük periyle aynı hizaya gelmişti.

"NE DEDİN SEN! TANIYOR MUSUN ONU?"

Chen'in büyük bir heyecan ve korkuyla, küçük perinin üzerine çullanması küçük periyi de şaşkınlığa bürümüştü.

'Sakin ol insan yavrusu! Onu tanımıyorum.'

Chen'in heyecanı biraz yatışsa da hâla dikkatli gözlerle küçük periye bakıyor, cevap bekliyordu.

'Onunla sadece bir kere karşılaştım.'

O anları hatırlayınca içini yine o korku kaplamıştı, varlıktan silinme korkusu.

"Konuştun mu? Nerde gördün?"

Chen, büyük bir sabırsızlıkla sorularını ard arda saydırıyordu.

'Bir sus insan yavrusu! Anlatacağım.'

Chen, küçük perinin azarını duyunca susmuş yatağın üzerine oturmuştu. Bu kişi hakkında ne kadar bilgi edinirse, gerçek ailesini bulması o kadar kolaylaşacaktı. O adamın kendi ailesinden olduğuna emin gibiydi.

'Seninle ruh anlaşması yaptığımız zaman bu odanın içerisine geldi.'

Chen, bunu duyunca şaşkınlıktan kan kusacaktı. Büyük bir hışımla küçük periye baktı.

"Bunu daha yeni mi söylüyorsun? Ağhh..Küçük böcek! Çok umursamazsın!"

Chen'in sinirle onu azarlaması küçük perinin moralini bozmamıştı. Çünki bu adamdan bahsetmek için kendini hazır hissetmiyordu.

MhitraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin