Mhitra

BÖLÜM 41: Mhitra

Hayatındaki ilk büyük atılımı yapalı, bir saatten daha kısa bir zaman geçmişti. Dantianının enerji merkezinde küçük, beyaz renkli bir çekirdek oluştu. Çekirdeğin yüzeyinde yeşil bir desen, mavi bir desenle iç içe geçip karmaşık bir güzellik ortaya çıkarıyordu. Dikkatli bakılacak olunursa yeşil desen ve mavi desenin sırasıyla 'Mhitra' ve 'Skyfall' yazıları olduğu belli oluyordu.

"Vakıflarını stabilize etmeye devam et."

July, Chen'in dantianındaki değişiklikleri gözlemlerken konuşuyordu. Küçük çocuk, ilk başlardaki heyecanını bitirmişti. Şimdi sakin ve dikkatli bir şekilde dantianına enerji çekiyordu.

Dantianındaki boşalan enerji merkezi, yavaş yavaş sıvıyla dolmaya başladı. Sıvı tüm dantianı kapsayınca, geriye sadece beyaz çekirdek kaldı. Kısa süre sonra da beyaz çekirdek, kendi ekseni etrafında yavaş yavaş dönmeye başladı.

"Kırılma Alemi 1. Seviye! Elemental uyanış."

Gözlerini yavaş yavaş açan Chen, yaslandığı ağaçtan sırtını geriye çekerek ayağa kalktı. Yüzünde beklenti dolu bir bakış vardı. Zihnini yoklayınca elemental bilgiyi hızlı bir şekilde öğrenmeye başladı. Bir kaç saniye sonra, sersemlemiş bakışlar gözlerinde belirdi.

"Bu ne sikim böyle?"

Zihnindeki belirtilere bakarken, elementinin ne olduğuna anlam veremiyordu. "July?! Mhitra denen şu şey de ne oluyor? Herhangi bir element yatkınlığım bulunmuyor mu?"

Mavi gözleri, hayal kırıklığıyla parıldıyordu. Güvenebileceği tek kişi olan July'e bu konuyu hemen sordu. Küçük peri ise çaresiz bir şekilde mantıklı bir cevap düşünüyordu.

"Mhitra'nın ne demek olduğu hakkında bir fikrim yok. Ancak atılım yaparken yaslandığın ağaca bak!"

July'nin isteği üzerine arkasına döndü. "Bb..buna ben mi sebep oldum?"

Şaşkınlıkla ağaca bakıyordu. Geniş yapraklara sahip bu ağaç, oldukça uzun ve sağlamdı. Ama şimdi baktığında, kurumuş ve çürümüş bir gövdeye sahip, bin yıllık yaşlı bir ağaca benziyordu. Bir salak bile ağaçtaki canlılığın tükendiğini tek bakışta görebilirdi.

"Hayır Chen, buna sen değil uyandırdığın element sebep oldu."

Ağaca yaklaşan Chen, elini ağacın gövdesine sürdü. Kurumuş odun, tırnaklarının altında ufalanıyordu. Kırılma Alemine geçince gücü daha da artmıştı. Şimdi turnuvanın finalinde savaşacak olsaydı, Arakne isimli o rakibini çok daha kolay yenebilirdi.

Gözlerini kapatarak, Mhitra denen elementi çağırdığını düşündü. Kısa bir zaman sonra, fiziksel bir tepki hissedemiyordu. Ancak garip bir algı durumuna girdi. Bunu istese de tarif edemezdi, sanki 6. Bir his gibi etrafını çevreliyordu. Bu algı, bir nevi doğadaki kaynak enerjisi gibiydi ancak daha ağır bir his veriyordu.

"Bu bir tür gizemli enerji olmalı, ancak bunu nasıl kontrol edeceğim?"

Kurumuş ağaçtan uzaklaşırken, algısının daha keskinleştiğini hissetti. Başka bir ağaca yaklaşıp elini o ağacın gövdesine yerleştirince, ağacın fiziksel formunun altında garip bir enerji akışının olduğunu hissetti.

"Bu sadece bitkilere has bir enerji türü mü?!"

Şaşkın bakışlarla elini ağaçtan çekerek, başka bir ağaca attı. Parmaklarının ucundan gıdıklanma hissi geliyordu. Ardından yeni bir canlılık hissi avucunun içine yayıldı.

"Bu element sadece gıdıklamaya falan mı yarıyor anasını satayım?"

Bir kaç dakika sonra, onlarca deneme yapmış ama Mhitra'nın farklı bir kullanım alanını bulamamıştı. Hayal kırıklığı dolu bir ruh haliyle, kuleyi terk etmek için hazırlandı. Mekansal portal vücudunu çekerken, dengesi bozuldu ve ayaktaki duruşunu koruyamadı.