Okumaya başlamadan sizden ricam fikirlerinizi belirtmeniz. Okuyan kişiler az da olsa fikirlerini belirtirse nasıl ilerleyeceğim konusunda fikrim olur sanıyorum. Teşekkürler:)
***
Seul, Güney Kore~
Bir şeylerin boka saracağını hissettiğim anlarda hep yaptığım gibi, bir yandan tırnaklarımı kemiriyor bir yandan da sahneyi izliyordum. Doğrusu oyunun belirli bir yerinden sonrasını pek anlamamıştım.
Lucas bizimkilerle tam ortamıza oturduğundan onlara seslenip durumu anlatamıyordum da. Neden ortamıza oturmuştu sanki?!Dalıp gittiğim anda koluma aniden vurulmasıyla sıçrayıp günümü burnumdan getirmek için yaratıldığına emin olduğum çocuğa baktım. Derdi neydi?
"Napıyorsun ya!? Deli misin?"
"Şu tırnaklarını kemirmeyi kes! Fazla sinir bozucu ve iğrenç!"
Suratını buruşturup onaylamazca başını salladığında kin dolu bakışlarımı ona yolluyordum.
"Bana vurma hakkını sana veren şey bu mu yani? Ayrıca sen-"
Kelimelerim dilimin ucunda kalıvermişti zira izleyicilerden kopan alkış tufanı ve alkışlarına ayağa kalkarak devam devam eden insanlar sayesinde dikkatimiz dağılmıştı.
Yavaşça ayaklanıp bir süre alkışladıktan sonra aceleyle bizimkilerin tarafına geçtim. Lucas çılgınlar gibi sahnedeki çocukları alkışlarken aradan sıvışmak zor olmamıştı.
Buraya isteksiz gelip şimdi aptal bir sırıtışla alkış tufanına katılan Jaemin'i kolundan tutup kendime çektim.
"Ne oldu ya?"
"Şu Mark denen martı surat burada! Hani kelepçeli kaldığımız gün kavga ettiğimiz!"
Gözleri kocaman olup etrafına bakındığında tekrar dikkatini kendime çektim.
"Ayrıca sanırım Lucas'la arkadaşlar..Jaemin bak hemen eve gidelim. Jeno onunla bir kez daha denk gelirse kavga çıkacak biliyorsun."
"Tamam da ne yapabiliriz? Beraber geldik..ama Lucas'ın yanında kavga çıkaramayız..hele de böyle kalabalık bir yerde!"
Saçlarımı çekiştirip boşalmakta olan salona göz gezdirdim. Chenle bize doğru geliyordu bu sırada. Aceleyle Jaemin'e asıl karın ağrımı söylemekten çekinmedim zira Chenle gelirse Mark da tebrik etmeye mutlaka gelirdi. Tanışıyorlarsa tabii.
"Çıkışta konuşacaklarını söylediler aptal! Bir şey yap!"
Renjun ve Jeno da yanımıza geldiklerinde Renjun gözlerindeki yaşı silerken kısık sesiyle konuştu.
"Sonu acayip acıklıydı yaa.."
Jeno onun koluna hafifçe vurup omzuma kolunu attığında gerginliğimi hissedecek diye ödüm kopuyordu.
"Sen şimdi bu sahneyi anlatır anlatır ağlarsın evde..ben baştan herkesi uyarıyorum, bir süre bu salakla konuşmayın."
"Ya kes sesini duygusuz odun! Sen ne anlarsın sanattan? Hayatın odunluk üzerine kurulu."
O ikisi kavga ededursun Chenle gülen yüzüyle abisine sarılıyordu. Daha sonradan hala üzerinde olan kostümlerle bize yaklaşıp beklentiyle hepimizde göz gezdirdi. Sanırım fikirlerimizi merak ediyordu.
"Harikaydın! Ama sonu neden böyle bitti!? Ağlamaktan bir hal oldum canım.."
Renjun gözüne yeniden dolan gözyaşlarını elleriyle silerken Chenle onun koluna girmiş teselli ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Finally//Beautiful Stranger • markhyuck
Teen Fiction//markhyuck// ... Birkaç kez sertçe yutkunup ilk kez dolan gözlerini gizlemeden gözlerime baktı. Yağan yağmur muydu bütün bedenimi üşüten, yoksa onu bu denli güçsüz görüşüm müydü bilmiyordum. " Değişimden korktuğumu biliyorsun, belki de bu yüzden he...