Norenminhyuck Dairesi~
Kaos geldiğinde ve hatta bir çığ gibi önce büyüyüp, sonra da üzerime düştüğünde artık hareket etmemin ve belki de bir şeyler söylememin faydası olmadığını çok iyi biliyordum. Bir süre sonra her şey, sanki olabilirmiş gibi daha da kötü ilerliyor, bu kadarı da olmaz dediğim ne varsa düşen çığın üzerine yükleniyordu. Tıpkı o uzun gecede olduğu gibi.
Doğrusu bir güne birden fazla berbat olayı sığdırmakta çok başarılıydık. Tüm lanetleri kendimize çekmekte olduğumuz kadar hem de...
Eğer size şişmiş gözlerimin daralan görüş açısında oynayan kareyi özetleyecek olursam, zor olsa da bunu yapacaktım, kendini birinin öptüğünü geçirdiği ağlama krizinin arasında söyleyen abim ve ona eşlik eden benim gözyaşlarımız eşliğinde apartman dairemize ilerliyorduk. Doğrusu iki dakikalık yol on beş dakika kadar sürmüştü resmen. Abim ve ben ara ara durup sokağın ortasında kendimizi yere atarak ağladığımızdan da olabilirdi bu tabii... Arkamızı toplamak zorunda kalan Renjun'e acımıştım doğrusu.
Nihayet, gözlerimi biraz daha aralamayı denediğimde, koluma girmiş abim ve Renjun ile oldukça normal olmayan bir şekilde apartman dairemizin kapısında dikiliyorduk. Renjun bizimkiler uyumuştur, diye düşünerek zorlukla bulduğu anahtarlarla kapıyı açmıştı. Henüz ne abim ne de ben durumumuzun farkındaydık. Daha sonrasına, yani tam da gözlerimin irileştiği ana gelecek olursak, bir gece için üçüncü bir aksiyondu diyebilirdim.
Kapının girişindeki dolaba yasladığı Jaemin'i sanki evrende ikisinden başka kimse yokmuşçasına öpen bir Jeno görmeyi beklemiyordum doğrusu.
Abimin koluma sarılı kolu uzaklaşmış, Renjun ise elindeki anahtarı pat diye yere bırakıvermişti. Midemin bulandığını hissedebiliyordum. Çocukluk arkadaşlarımı bu halde görmek bekleyeceğim son şeydi doğrusu.
Jaemin ve Jeno bizi farkettiğinde, her nasıl olduysa Jaemin dengesini sağlayamayıp yanındaki ayaklı askılıkla birlikte yere bir nevi yere uçmuştu. O sırada önünde odun gibi dikilmekte olan Jeno yere düşen Jaemin'i kaldırmak yerine üzerinden atlayıp odasına koşmuştu. Kesinlikle şişmiş gözlerim ve ben bugün yaşananlardan sonra dahi bu sahneye şok içerisinde bakıyorduk.Neyse ki sessizlik fazla uzun sürmemişti. Abimin çifte kumrulara olan tepkisini biraz fırça ve belki birkaç da küfür olarak hayal etmişsem de o gece herkes beni şaşırtmaya yemin etmiş olacak ki, abim her zamanki tepkilerini bir kenara bırakıp daha da şiddetle ağlamaya başlamıştı.
"Resmen herkes öpüşüyor bugün! Gördün değil mi Hyuck!? Yoksa sen de mi öpüştün biriyle?!" Dedi kendinde olmayan sesiyle. Kesinlikle kendinde değildi. Yalpalayarak girdiği karanlık salondaki ışığı açıp koltukta büzülmeden önce ise ortadaki sehpada duran peçeteden büyük bir parça koparmıştı.
Odadan çıkıp, hala kapıda dikilen Renjun'e baktığımda aralık dudaklarından koca bir kahkaha kopmuştu kıyamet basıklığı taşıyan geceye.
"Biliyordum! Bu iki salağın sonunda bir araya geleceğini adım kadar iyi biliyordum!"
Yerinde zıplayan arkadaşıma nasıl baktıysam yüzündeki tebessüm daha sade bir hal almıştı. Ceketimden kurtulup eline tutuşturduktan sonra odama ilerledim.
O gece masamızın altında iki saat kadar geçirmiş, kimse tarafından rahatsız da edilmemiştim. Öylesine karmaşık bir durumdaydık ki, hangi birine şaşırsam bilemiyordum. Jeno ve Jaemin resmen öpüşüyorlardı! Bu da demekti ki ikisi artık bir çiftti. Bu fikir midemin ezilmesine ve suratımın buruşmasına sebep oldu. İkisi için heyecanla atan kalbim, o geceki kırgınlığım daha ağır bastığından olacaktı ki, mutlu olmama pek de izin verecek gibi değildi.
Mark Lee beni tekrardan yok edecek ne varsa onu yapmıştı. O geceyi belki de hiç unutmayacaktım zira bu benim barışmamızdan sonraki ilk adımımdı. Ve açıkçası uzun bir süreliğine de son adımım olarak kalacağa benziyordu. Zira kendime bu denli zarar verdikten sonra bile onu seviyor olmam bana artık dayanılmaz bir acı veriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Finally//Beautiful Stranger • markhyuck
Teen Fiction//markhyuck// ... Birkaç kez sertçe yutkunup ilk kez dolan gözlerini gizlemeden gözlerime baktı. Yağan yağmur muydu bütün bedenimi üşüten, yoksa onu bu denli güçsüz görüşüm müydü bilmiyordum. " Değişimden korktuğumu biliyorsun, belki de bu yüzden he...