Pastayı yedikten hemen sonra yaptığım ilk iş tabii ki oradan tüymekti.
Mo Chen'i unuttum la...
Neyse çevreme bakınayım da bulayım, yoksa annem ciddi ciddi belamı okur.
***
Öte yandan Li Shi'nin yolları Aurumla kesişti. Li Shi gülerek elini Aurum'un omzuna koydu ve " Ne oldu ? Suratın asık" diye sordu.
Aurum o anı hatırlayınca surat astı ve "Bir pasta için yarışmaya girmiştim de, şerefsizin teki ağzına tıkıp tüydü" dedi sinirlice.
Evet, Shi La ile savaşan kadın Aurum du. Her ne kadar Aurum ile Shi La birbirini tanısa da, Aurum buradayken Shi La'yı ilk bakışta tanıyamazdı. Çünkü Shi La şuan şeytan formunda değildi.
Açıkçası durum şöyleydi. Şeytanlara bir ruh denebilirdi. Yani bedenleri ruh formundaydı. Tabii ki Bedenlerini insan gibi katılaştırabilirlerdi. Lakin onlara göre ruh bedenleri daha avantajlıydı. Ve buna "Infazyon" deniyordu.
Shi La ise şuan ruh bedenini katılaştırmadı. Yani Infazyon durumunda değildi bedeni.
Shi La gerçek bir insanın bedenindeydi. Bu nedenle şeytan güçlerinin tamamını kullanamıyordu ve bu nedenle kördü. Ruh gözünün olmasının nedeni ise açıkça ruhu şeytan olduğu içindi. Güçlerini kullandığında sadece yarısını kullanabiliyor, bu durumdayken fiziksel değişiklikler yaşıyordu. Saçlarının beyazlaması ve gözlerinin daha da parlaklaşması gibi.
Kısaca annesi Leina bir çocuğa yani ona hamileyken, şeytan olarak bu insan bedenine geçiş yapmıştı. Nasıl olduğunu bilmese bile...
Aurum Shi La'yı hatırladı. "Li Shi, galiba Shurin Lanesy'yi buldum"
Li Shi döndü, bedeni titredi ve "Ne ?" diyerek tekrar sordu.
Neredeyse 20 yıldır...
Neredeyse 20 yıldır kayıptı.
Şimdi onu görebilecek miydi yani ?
Aurum'un yakasından tutup sirkeledi ve heyecanla "Nerede ?!" dedi.
Aurum iç çekip "Emin değilim ama, sadece olabilir dedim" dedi.
Ve ardından Shi La'yı aramak için festival alanını gezdiler.
***
Mo Chen'i çoktan bulmuştum. Neyse geziyorduk işte.
Sonra kocaman bir insan sırası gördüm.
"Bunlar neye sıra oluyor be ?"
Merakla ilerledim. Tabi ilerlerken Chen'i de kolundan tutup sürükledim.
En arkadaki kadını dürttüm. "Hanımefendi bir bakar mısınız ?"
Öhöm, ay ışığı enerjisi için kibar olmalıydım bayanlara. Erkeklereyse...
Siktir et at!
Kadın bana bakınca nazik bir gülümsemeyle "Neden sırada duruyorsunuz ?" diye sordum.
Kadın ardına bakıp da beni görünce tatlı bir gülümsemeyle "Müzayede düzenlenecek. Lakin içeri girerken arama yapılıyor."
Hmm.
Müzayede ?
İyiymiş bende katılayım bari.
Belki ilginç bir şeylerle karşılaşırım.Sıraya girdim. Tabi Mo Chen'i de önüme itekledim. Arkamda sırada durursa kaybolur falan sonra hiç uğraşamazdım.
Neyse beklemeye başladık. Sıra yavaşça azalırken çevreme bakındım. Sonra bir köşede içmiş yaşlı bir kadını farkettim. Gelen geçen adamları taciz ediyordu.
Umursamayıp geri önüme döndüğümde kafamdaki şeytancıklarım bana tekrar fısıldadı "Neden okul olayının intikamını almıyorsun ?"
Gözlerim yavaşça kararırken dudaklarının köşeleri yükseldi.
Gülümsedim.
Sinsice elimi uzattım ve Mo Chen'in bir önündeki kadının poposunu avuçladım. Ardından elimi çekip ıslık çalarak başka yere bakarken kadın sinirle ardını döndü.
Tabi ilk gördüğü kişi benim önümdeki, kadının da ardındaki Mo Chen'di.
Kadın Chen'e tokadı basıp "Utanmaz" diye bağırarak sıradan ayrılıp öfkeyle giderken ben gülmemek için kendimi tutuyordum.
Chen'in suratına baktım. Kaşlarını çatmıştı birkaç saniye. Lakin ardından hiçbir şey yokmuş gibi suratı tekrar ifadesiz haline geri döndü.
Başardım!
Lan başardım!
Sonunda bir surat ifadesi yaptı!
Oha!
Her ne kadar 1 saniyelik de sürse çocuğun bu uyuz inadını kırdım lan!!
Sinsice sırıttım.
Ellerimi ovuşturdum ve sırıtarak avıma bakar gibi Mo Chen'e baktım.
He he he...
-Devam Edecek-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🔹️❕Hayalet❕🔹️
Romance1️⃣ Tamamlandı. ___ Başlangıç Tarihi: 10.01.2020 Tamamlanma Tarihi: 03.06.2020 ___ Shi La. Asıl adıyla Shura kaçık, manyak, deli bir kızdı. "Hakkımda saçmalama alırım kelleni!" Shura yazara çakısını doğrultarak konuştu. Ardından yazara tepiği basıp...