45.Bölüm 🌙

3.1K 240 53
                                    

İyi okumalar 🌙

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Tuna
Yaşadığım şey gerçek miydi hayal miydi sorgulayamıyordum henüz çünkü dudaklarıma temas eden dudaklar hayal gibi geliyordu. Ait dudağımın dişlenmesiyle inleyip geri çekildim. Evet, hayal değildi. Dudağımı ısıran Tuğra'ya baktım. Nefes nefeseydi. Yüzlerimiz hâlâ çok yakındı. Sesimi bulup konuştum sonunda.

"Dudağımı koparacaktın." dedim nefesimi düzene sokmaya çalışırken.

"Burada değil gibiydin. Kendine gel diye ısırdım." dedi. Benim bu çocukla işim vardı cidden. Gülmemek için zor tuttum kendimi.

"Merakını giderebildin mi?" dedim yüzüne bakarak. Afallayarak bana baktı. Ne? Unutmamıştım o dediğini. Hemen affetmeyecektim tabiki de.

"B-ben..." dedi sustu birkaç saniye. Sonra sesini yeni bulmuş gibi tekrar konuşmaya başladı. "Ben korkmuştum Tuna. Cidden ne yapacağımı bilemedim. Kafam karışmıştı. Sen kendini keşfetmişsin çoktan. Ama bu olanlar..." dedi ve elini kalbine götürerek devam etti. "Burada olanlar benim için çok yeni. İlk kez bir erkeğe karşı bir şeyler hissediyorum. Bu yüzden korktum. Aslında öyle demek istemedim. Dediğim anda da pişman oldum yemin ederim." dedi. Gözlerindeki duygu yoğunluğunu görebiliyordum. Doğru söylüyordu. Yalan değildi biliyordum.

"Bana karşı ne hissediyorsun? Açıkça söyleyebilir misin? Eğer söylersen seni affe-" derken sözümü kesti.

"Sana aşığım." demesiyle öylece kaldım. Kalbim deli gibi atıyordu. "Ben sana aşık olmuşum aslında. Ben de yeni farkına vardım. Nasıl oldu bilmiyorum? Hangi ara oldu? Ama..." dedi ve tekrar kalbine gitti eli. "Şurada milyonlarca kelebek var. Sürekli kanat çırpıyorlar. Şu an sana söyledim ya. Serbestler artık. Sana diyene kadar, kafesten kurtulmak için uğraşıyorlardı ama sana söyleyince azad oldu hepsi." dedi. Bu çocuk neler diyordu böyle? Aklımı yitirecektim. Elimi yanağına koydum ve gözlerine baktım.

"Duygularından emin misin Tuğra?" diye sordum. Elimi tuttu avuç içimi öptü. Erime noktasına gelmiştim şu iri bedenimle. Tuğra da şu an yavru kedi modundaydı.

"Hiç bu kadar emin olmamıştım Tuna." dedi sakin, çok sakin bir şekilde.

"Tuğra ben..." dedim ama parmaklarını dudaklarıma bastırıp susturdu beni.

"Lütfen... Seni sevmeme izin ver. Bu dudakları tekrar öpmeme..." dedi dudaklarıma dokunarak. "Bu eli tekrar tutmama..." dedi avucunun içindeki elimi sıkarak. "Kalbine layık olmama izin ver." dedi elini kalbime götürerek. Acayip heyecanlıydım. Ne demeliydim? Tekrar aralandı güzel dudakları. "Seni keşfetmek istiyorum. Dudaklarında hayat bulmak, ellerinin sıcaklığıyla ısınmak, kalbine sığınmak istiyorum." dedi. Boğazım kurumuştu. Yutkunma ihtiyacı hissederek yutkundum. Gözleri boynuma kaydı ben yutkununca. Dudaklarını tam boynuma, adem elması olur ya tam oraya bastırdı. Çileden çıkacaktım şimdi. Bu... Bu çok güzeldi. Harika hissetmiştim. Gözlerimi kapattım kendime gelebilmek için. Birkaç saniye sonra tekrar açtım gözlerimi. Gözlerimin içine içine bakıyordu. Sessizce derin bir nefes alıp verdim. Cevap vermem gerektiğini düşünerek dudaklarımı araladım.

"Izin veriyorum. Bende seni keşfetmek istiyorum çünkü.

Yorumlarınızı bekliyorum 🙏🏻

Sizleri seviyorum 💙

17:02

CANIM ÖĞRETMENİM (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin