CANIM ÖĞRETMENİM (BxB)

129.Bölüm 🌙

İyi okumalar 🌙

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

"Bugün için çok teşekkür ederim. Gerçekten çok eğlendim." dedi Alper, dönüş için arabaya bindiklerinde. Buğra, gülümseyerek Alper'e baktı.

"Ben de çok eğlendim. Beni ekmediğin için teşekkür ederim. Güzel bir gündü." dedi. Alper, bu sözler karşısında, ellerini bile nereye koyacağını şaşırmıştı. Buğra, Alper'in utandığını anlamıştı. Üstüne gitmemek için, arabayı çalıştırdı. Ezbere bildiği yolu giderken, eli müzik çalara gitti. Yolda müzik dinlemeyi seviyordu.

"Şey..." diye mırıldandı Alper. "Erdem Hoca ve Meriç, koç ve Tuğra hakkında ne düşünüyorsun?" diye sordu. Buğra, beklemediği soru karşısında afalladı. Bir anlık olarak Alper'e baktığında, kendisine baktığını gördü. Daha sonra yola bakarak cevap verdi.

"Ne düşüneyim? Sevenlerin kavuşmasından yanayım. Öğretmen veya öğrenci fark etmiyor bence. Seven sevdiğine, sevdiğini söylemeli." dedi. Alper, son cümleyi duyunca kıkırdamasına engel olamadı. Buğra, gülüşünü duyunca, onun da yüzüne gülümseme yerleşti.

"Yalnız o kadar kolay değil bence o işler. Yani tamam, heteroseksüel olmak daha kolay. Gider bir kıza açılırsın. Ama bir erkeğe açılmak ve aralarında bir ilişki olması... Yani ne bileyim? Aslında demeye çalıştığım şu; heteroseksüel insanlar, ilişkilerinin kıymetini çok bilmiyorlar bence." dedi. Şu an bunları neden söylediğini bile bilmiyordu.

"Neden öyle düşünüyorsun?" diye sordu Buğra. Alper, beklemeden cevap verdi. Sanki bu soruyu bekliyormuş gibi.

"Baksana etrafına. Hetero bir çift düşün. Ilk hafta birbirlerine aşk sözleri söylerken, ertesi gün birbirlerinin arkasından konuşabiliyorlar. Ama eşcinsel ilişkilerde öyle değil. Etrafta çok fazla eşcinsel yok ve ilişkilerinin kıymetini daha iyi biliyorlar bence. Belki de hetero ilişkiler hep gözümüzün önünde olduğu için o örneklere çok denk geliyoruz bilemiyorum." dedi.

"Aslında o biraz da karakter meselesi. Karakteri kötüyse, arkasından her türlü kötü sözü söyler. Karakteri iyiyse, zamanında aşkım dediği insanı iyi anar. Belki eşcinsel aşıklar ne olursa olsun, kim ne derse desin birbirlerine sıkı sıkıya bağlandıkları için böyle düşünüyorsundur. Hetero çiftler hiç zorluk yaşamıyor demiyorum. Ama en azından bizler gibi ailelerine açıklamak zorunda değiller kendilerini." dedi Buğra. Alper, Buğra'yı dikkatle dinliyordu ve yüz ifadesinden çözmeye çalışıyordu onu.

"Demek ki benim gördüklerim hep karaktersiz. Nefret ediyorum bu durumdan." dedi ve ikili sessizliğe gömüldü. Yalnız, akılları oldukca yoğundu.

Bir süre konuşmadan sessizce sürdü yolculuk. Sadece arabada çalan şarkı vardı. Alper'in evine geldiklerinde Buğra durdurdu arabayı. Yapmak istediği bir şey vardı. Onu yapsa ne olurdu? Alper tam ineceği sırada, Buğra Alper'i bileğinden yakalayıp kendine çekti ve dudaklarını dudaklarına bastırdı.

Yaptım yaptım somunda...

Yorumlarınızı bekliyorum 🤗

Sizleri seviyorum 💙