Cuma akşamı yatmadan önce hikayemizin durumuna bakayım dedim. Bir de ne göreyim!
ATEEZ etiketinde birinciyizz!
San etiketinde birinciyizz!
Ve Wonderland etiketinde birinciyizzzzz!İnanılmazsınız yaa! Ne kadar mutlu oldum anlatamamm. Umarım okurken eğleniyordunuzdurr😁
Seviyore sizleriii😍Keyifli okumalarrr🥂
"Pusula tam olarak ölüm kayalığını gösteriyor. Bu sefer kestirme falan değil, gerçekten o kayalığı gösteriyor."
YunHo, Kaptanın kamarasında toplanan kişilere durum açıklamasını yaparken daha çok bana açıklıyor gibiydi. Yanlış anlamamı istemiyordu. Merak etme YunHo, alıştım ben ölüme sürüklenmeye!
Tabii Sirenlerle dolu bir kayalığa girecek olacağımı bilmek pek hoş değildi ama ne yapalım? Kader diyerek kendimi avutuyorum.
"O halde JongHo, gemiyi içten güçlendirmeye başla. O iblis tohumlarının gemimi batırmasını istemiyorum."
HongJoong oturduğu tahta sandalyede sıkıntıyla emir vermeye başlamıştı bile. Bugün ayrı bir ruhsuzdu. Ruhu çekilmiş gibiydi. Ya kimse bunun farkında değildi ya da görmezden geliyorlardı çünkü hiç bir şey olmamış gibi emirleri bekliyorlardı.
San hariç. O masaya oturmaya bile yeltenmemiş kamaranın tahta duvarlarından birine sırtını yaslamış geçen gün ona vermiş olduğum kılıcı biliyordu. Savaş aletlerimizi halen değiştirmemiştik. Onun hançeri bende, benim kılıcım ondaydı.
Ona kılıcı verdikten bir süre sonra fark ettiğim gerçekle kafamı yerlere vurmak istemiştim ya neyse..
Bu korsanların silah deposu, bir cephanesi vardı ve ben salak gibi San'ın savunmasız kalmasından endişelenmiştim. Aklıma geldikçe kafamı duvara vura vura patlatmak istiyordum.
"MiRan?"
Bana seslenen YunHo ile girdiğim düşler aleminden ayrıldım. Onları dinlememiştim.
"Rotayı çizmemde bana yardımcı olursun diyorduk?"
Kafamı sallayarak onu onayladım. Bu gemide bana başka ne gibi bir görev verilebilirdi ki zaten? Rota, rota ve rota...
Başımı sallayarak onu onayladım. Nedensizce bütün bakışları üzerime toplamıştım ve bu benim hoşuma gitmemişti. Bakışları üzerimdeyken halen geriliyordum. Can sıkıcı bir durumdu.
"Tortugadan çıkar çıkmaz bir çatışmaya girdiğimiz için yeniden bir limanda durmamız gerekiyor Kaptan. Ölüm kayalığına girmeden bu işi halletsek iyi olacak."
İkinci Kaptan üzerimdeki bakışlardan rahatsız olduğumu hissetmiş gibi konuşmasıyla ilgiyi kendine çekmişti. Ona minnettardım. Sadece bu olay için.
Ayrıca rüyamda gördüklerim nedeniyle ona karşı farklı bir tutumum vardı artık. Yanlış gördüğümü umarken kendimi doğru görmüş olmama alıştırmıştım. Halen yanlış görmüş olmayı diliyordum.
SeongHwa, eğer o siyahlı adamlardansa.. ne yapacaktım ki? Bu benim işime yarayacak mıydı? Kendisi bunu biliyor muydu? Bir oyunun içinde miydim?
Korsanlar tarafından aptal yerine konuyor olabilir miydim?
Eğer bu siyahlı adam muhabbetinden haberleri varsa.. yani onlar siyahlı adamlarsa.. bana bunu neden yapıyorlardı?
"Pekala, o zaman çalışmaya başlayın. San, sanıyorum ki bununla ilgilenmek istemez.. Diğerleri de meşgul olduğuna göre.. WooYoung? Bu iş sende."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pirate King // ATEEZ
Fanfiction"Wonderland neden önemli sizin için? Yani benim gitmek için nedenlerim varsa sizinde olmalı değil mi?" "Eldorado'yu biliyor musun? Altın şehir.." Biliyordum. Taşı toprağı altın olan bir yerdi ama o da aynı Wonderland gibi gizliydi. Varlığı yokluğu b...