An itibariyle kaçmaktan vazgeçiyorum. En azından bu gecelik. San'ın ana güvertede nöbetçi olduğunu bilseydim bu gece böyle bir işe kalkışmazdım ki zaten!
O kadar hazırlandım, sessizce ana güverteye çıkan merdivenleri çıktım ama ana güverteye adım atamadan zift karası gözleriyle karşılaştım. İfadesiz bir suratla bakıyordu bana.
Bunu bekliyor muydu?
Hiç kaçacağımı çaktırmadan geminin baş bölümüne gittim. Sanki zaten oraya gidecekmiş gibi davranmaya çalıştım. Hasta olmadan önceki gece San ile oturduğumuz yere. Güvertenin tahta zemininden gelen gıcırtılar onun beni takip ettiğini gösteriyordu.
Nefesimi tuttum. Ondan.. onlardan korkuyordum ama belli etmekte istemiyordum. Niye takip ediyor bu beni!?
Geminin baş kısmına geldiğimde hemencecik yere oturdum. Sırtımı yine tahta kısıma yasladım ve tam karşımdaki kirli beyaz ve kocaman görünen aya baktım.
San'dan kurtulmalıydım. Eğer şu an kamarama dönersem çok büyük dikkat çekmiş olacaktım ve San salak değildi. Elbet bir şeyler çevirdiğimi anlayacaktı.
Gelip tam yanıma oturdu. Aynı o geceki gibi hiç konuşmadı. Sırtını benim gibi tahta kısıma yasladı ve sessizce oturdu. Dalgaları yara yara ve yavaş yavaş ilerlerken duyulan ses ve nefes alma sesiydi aramızdaki muhabbet.
Ne o konuşuyor ne ben. Olması gereken buydu zaten.. Zamanı gelince beni öldürecek olan bir adamla ne konuşabilirdim ki?
Bir süre sonra bir haşırtı sesi geldi. Dönüp ona bakmadım. Ona bakarsam ne olurdu bilmiyorum. Yine bana bir hançer fırlatabilirdi. Sonra derin bir nefes aldı. Yarası onu zorluyor muydu? Neden böyle.. garip davranıyordu?
Neden onu düşünüyorum? Bana ne onlardan!? Saftım ben.. gerçekten saf. Beni gözünü kırpmadan öldürebilecek birini düşünüyordum..
Ayrıca o niye yanıma oturuyor ki? Ay kesin kaçacağımı anladı! Medyum musun çocuğum sen?
Doğrudan aya bakarken çaktırmadan arada San'a bakmaya çalıştım. Ölmeden önce haberim olsun bari...
San da doğruca ileri bakıyordu. Söylemeden edemeyeceğim.. yan profili aşırı güzel. Sivri çene hattı yandan bakınca ona ayrı bir hava katıyordu.Ben ona bakarken birden çene hattı kasıldı ve kaşları çatıldı. O an kendime geldim. Ne yapıyordum ben?
Hızlıca oturduğu yerden doğruldu ve bileğimden sıkıca tutarak beni de kaldırmış oldu. Hızlı adımlarla baş bölümünden ayrıldık ve tekrar güveteye gelmiş bulunduk. Beni alt güverteye inen merdivenlere doğru çekiştirirken direnemiyordum bile.
Bileğimi öyle sıkı kavramıştı ki yarın moraracağından emin olmuştum şimdiden.
Ana güvertedeki yelken direğinin önünden geçerken bir ipi tuttu ve hızlıca çekti. O an bütün gemide bir çan sesi duyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pirate King // ATEEZ
Fanfic"Wonderland neden önemli sizin için? Yani benim gitmek için nedenlerim varsa sizinde olmalı değil mi?" "Eldorado'yu biliyor musun? Altın şehir.." Biliyordum. Taşı toprağı altın olan bir yerdi ama o da aynı Wonderland gibi gizliydi. Varlığı yokluğu b...