✖️60. Bölüm✖️

568 67 100
                                    


Okuyucular şaşkın saat 16.05  dkfjdjfkjfkfkf eveet çok heyecanlandığım için erken atayım dedim. Aynı heyecanı beklorumm. Yorumlardayım eheh

Keyifli Okumalarr🥂

"Burada olduğundan eminim.."

YunHo elindeki kitaptan bizi ilgilendiren kısmı ararken MinGi bağırmaya başladı.

"Aman Tanrım! MiRan! Köpeğine sahip çık!"

Shiber, bana bağıran MinGi'ye karşılık olarak siyah kürkünü ortaya çıkardı ve ona hırladı.

"O tatlı bir köpek MinGi. Onunla ne derdin var?"

"Mir'e hiç iyi bakmıyor ve - Hoşt!"

Ön pençelerini esneterek yanıma adımlayan Shiber'in başını okşadım. Shiber yanıma gelirken MinGi'nin yanından geçmek zorunda kalmıştı ve MinGi'den bir çığlık çalmayı başarmıştı.

Dokunuşumu hisseden Shiber sütlü kahve ve beyaz kürküne yeniden bürünmüştü. Bunu seviyordum.

"WooYoung ile çok ortak noktası var gibi.."

JongHo kaptan kamarasından çıkıp alt güverteye inerken konuşmamıza katıldı. WooYoung ise elindeki minik ağaç dalını onun arkasından fırlattı ve tabiki isabet ettiremedi.

Fırlatılan ağaç dalını almak için güvertede ilerleyen Shiber'i gözlemlerken YunHo bulduğu sayfa ile heyecanına engel olamadı.

"Buldum! O bir gölge kurdu! Gölge kurtları bir gölgeden başka bir gölgeye ışınlanabilir. Kılık değiştirme ve avlanma konusunda oldukça ustalardır ve son iki yüzyılda nesilleri tükenmiştir."

YunHo'nun açıklayıcı metinine WooYoung gülerek tepki verdi ve elini yanından geçmekte olan Shiber'in sırtında gezdirdi.

"Bir fosilsin dostum!"

Kendini WooYoung'un ellerinden kurtaran Shiber bu sefer San ve benim oturduğum yerin ortasına kuruldu. Ağzındaki dalı San'ın önüne bıraktı, kafasını dizimin üstüne koydu ve kuyruğunu sevimlice sallamaya başladı.

"Dün gece kaos yaratan bendim sanki. Şu köpeğe bak."

SeongHwa'nın homurdanmasına bir kişi daha katıldı. YunHo ise aklındaki soruyu ortaya döktü.

"Nesli tükenmiş bir hayvan.. Peki burada ne işi var?"

"Belki de burayı koruyordu? Sonuçta YeoSang'ın dediği gibi yüzeysel yaralar vermiş. O keşif ekibini bir şeyden uzak tutmaya çalışıyordu."

"Wonderland?"

YunHo'yu başımla onayladım. Benim fikrim bu yöndeydi. Fakat doğru mu bilmiyordum.

"Ya! Wonderland'i bulduğumuzu sanıyordum?"

WooYoung söylenmeye başlayınca onu yanıtladım.

"Tam olarak değil, burası benim gördüğüm yerden farklı."

"Yani onu gördün?"

"Hayır ama böyle bir yer değildi. Daha çok bir kaç oda gördüm."

Paralel HongJoong ile etrafı gezme fırsatımız olmadığı için mutsuzdum. En azından bir kaç bilgim olurdu. Tek bilgim bir kapı aradığım?

"Canavardan kurtulduğumuza göre ormanı aramaya devam etmeliyiz. Buralarda olmalı."

SeongHwa ile aynı fikirdeydim. Rigel buradaydı yani yanlış adada değildik. Ormanı aramaya devam etmeliydik.

Pirate King // ATEEZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin